Stuck In Reality

Bölüm 12 : Evliliğe Giriş

~ Kwon RiSe ve Go EunBi anısına ~

[ Minah ]

Ayaklarımı yataktan aşağı sarkıttım ve kendimi kalkmaya zorladım. Miskin adımlarla banyoya gidip elimi yüzümü yıkadıktan sonra yine aynı miskin adımlarla mutfağa doğru yöneldim. Yoldan geçerken kafamı salona doğru çevirdim ve dönmemle birlikte şaşkınlıktan popo üstü yere düşmem bir oldu.

Salon tam anlamıyla bir savaş alanına dönmüştü. Oysa ki dün akşam yatarken her tarafı toplu bıraktığıma emindim. Eğer akşam içimdeki kötü ikizim dışarı çıkıp da parti vermediyse salonun bu kadar dağınık olmasının tek bir sebebi olabilirdi: Chanyeol...

Evleneli yaklaşık bir buçuk ay olmuştu ve ben hala yeni düzenime alışmaya çalışıyordum. Aslında öyle ahım şahım bir şey yoktu alışılması gereken. Mutfak, banyo, yatak odam, salon falan hep istediğim gibi yerleştirilmişti. Komşulardan yana da bir sıkıntım yoktu;çünkü malumunuz bize hemen EXO'nun yurdunun alt katındaki daireyi vermişlerdi. Benim alışmamı bu kadar zorlaştıran şey ise aynı evi paylaşmak zorunda olduğum kocamdı. Goo Jun Pyo ve Geum Jan Di ne kadar uyumluysa biz de Chanyeol'la işte o kadar uyumluyduk; ama onlar bile bir süre sonra birbirlerine aşık olmuşlardı. Benim Chanyeol'a aşık olma ihtimalim ise Kris oppanın galaksiye tatile gitme ihtimali kadar düşüktü.

Ayrıca zaten Chanyeol Dara sunbaenimle çıkıyordu ki; kocamdan bu kadar nefret etmeme rağmen ben bile ikisinin birbiri için yaratıldığını düşünüyordum. Şeytani ve psikopat ruh ikizleri... Neredeyse her haftanın bir gününü - eğer programları uygunsa bazen haftada üç gün falan da oluyordu - beraber geçiriyolardı. Tabi bunu diğer insanların gözü önünde yapamayacakları ve Chanyeol'da 2NE1'ın yurduna rahatça girip çıkamayacağı için BİZİM evmizi buluşma mekanı olarak kullanıyorlardı. 

Bu randevular sırasında ise - eğer evdeysem tabi - genelde ya odama kapanıp dizi-film falan izliyordum ya da yukarıdakileri ziyarete gidiyordum. Bu arada da onlar salonda oturup - artık Tanrı bilir - ne yapıyorlarsa yapıyorlar ve daha sonra da ayrılıyorlardı. İşte böyle zamanlarda ev tam bir harabeye dönüyordu. (Ayrıca ufak bir ayrıntı daha katıldığımız bir programda Dara'nın neden bizim eve bu kadar sık girip çıktığını sorduklarında Chanyeol bizim çok yakın olduğumuzu söyledi.Şaka gibi değil mi? ) 

Salonu daha sonra toplamaya karar verip mutfağa yöneldim; çünkü bugün Pazar'dı. Ve eğer Pazar günleri eğer herhangi bir programımız yoksa kahvaltıyı hep beraber etmek bir gelenek haline gelmişti. Hep beraberden kastım da EXO üyeleri ve ben...Tabi arada pirinç tarlasında yetiştirilmiş Yoda'mız da onunla kahvaltı etme onurunu (!) bize bahşediyordu. Yine de bu durumdan rahatsız değildim. Bana karışmadığı sürece istediğini yapabilirdi;ancak yine de durmadan laf sokmaktan kendini alamıyordu...

Tüm her şeyin hazır olduğuna emin olduktan sonra etrafı toplayıp masayı açmak için salona yöneldim. Eğer sadece EXO-K üyeleri geliyor olsaydı; mutfaktaki altı kişilik masa bize yetiyor olurdu; ama bu gün tüm üyeler Kore'de olduğu için masayı salona açmam lazımdı. Ne yaparsın kalabalık aile işte.İlerde bir gün diğer üyeler de evlenmeye başladığında nerede yemek yiyeceğimizi düşünmeden edebiyorum bazen.Herhalde - artık karşı dairemizde hangi üye ve eşi oturuyorsa - upuzun bir masa yaptırıp iki daire arasındaki boşluğa falan kurarız. Yoksa asla bir evin içine sığamayız. Bu bir fil sürüsünü asansöre bindirmeye çalışmak gibi olur. Hatta belki daha bile manyağı...

Neyse ben böyle düşünceler içindeyken etrafı toplayıp masayı toplamıştım. Tam krepleri - evet bu da benim üyelere bir kıyağımdı - yapmak için mutfağa yönelmiştim ki; kapı çaldı. Üstümdeki önlüğü düzeltip kapıyı açtım.