Ebrar çok titiz bir kız olduğu için evin heryeri tertemizdi. Çelik kapı açıldığında karşımda küçücük bir koridor ve o koridora bakan 3 kapı olduğunu gördüm. Biri banyo ve tuvalet biri salon ve mutfak biri ise ebrar ve benim odam...
Daha önce de bu eve bir kaç kez gelmiştim ama kafam çok dolu olduğundan dolayı hiç fark etmemiştim bu kadar güzel ve temiz olduğunu.
Hatta Ebrar'ın gösterdiği yere eşyalarımı yerleştirmiştim ama bunun benim yatağımla takım bir gardolap olduğunu bile görmemiştim. Oda gayet büyük hatta neredeyse 2 tane oda takımı var diyebilirim. 3 kapılı krem rengi bir gardolap ve krem rengi başlıklı baza bana aitti.
Yine 3 kapılı hemen benim dolabımın yanında bulunan kahverengi dolap ve kahverengi başlıklı baza da Ebrar'a aitti.
Ve birde ikimize ait hemen karşımızda duran krem rengi bir masa, çekmeceleri kahverengi.
Yine kahverengi, aynanın çerçevesi krem rengi olan bir komidin...
Duvarlar da Eyfel kulesi desenli siyah beyaz duvar kağıtları vardı. Eyfel kuleleri o kadar çok ve küçüklerdi ki, işaret parmağımın boyundan biraz kısacaydı.
İşaret parmağım ve baş parmağım arasına eyfeli almıştım...
Zil çaldı.. Yeni evimin yeni zili..
Tam da Eyfel parmaklarımın arasındayken..Bu duvar kağıtlarında huzuru bulmuştum..Ebrar olmadığına göre kapıya bakma işi bendeydi.Zaten muhtemelen de gelen Ebrar'dı.
Huzuruma mola verdim...Ve kapıya doğru yöneldim.Açtığım da Ebrar'a sıkıca sarılmak istiyordum.Bana bu kadar güzel bir evin kapılarını açtığı için. Ve sonra tekrar huzuruma dönmeye kararlıydım.Gerçi huzur beni pek sıkça bulmaz da neyse..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"Bir Kez Olsun Gülümse "
Storie d'amore"Hayat,ağlamaya değmiyecek kadar kısa değil mi sizce de? " -Her zaman bir umut vardır... Yıllar sonra ailesinin gerçek ailesi olmadığını öğrenen bir kız.Ağlamayı aşkta unutan, aşkı Bora'da bulan.. Peki, ailesinin yaptıkları yanına mı kalacak ? Deniz...