21) Sürpriz

158 10 2
                                    

Sabah erkenden kalktıktan sonra hafif tempolu bir koşu yaptım.Tabi ki de koşu bantında, hiç bilmediğim bir ülkede kaybolmaya hiç niyetim yok doğrusu..

Beyonce - Listen şarkısını mp4 ümde açtım ve kulaklıklarımı taktım.Müziğin sesini son seviyeye kadar açtım ve müziğin beni sarhoş etmesine izin verdim.. Yaklaşık 1 saat koştuktan sonra duşumu aldım.Vakit erken diye düşünüp kahvaltı işini sonra ya bıraktım.

Bora'nın kapısına tıkladım ses gelmeyince girdim. Bir kaç kez seslendim kalkmayacağını anlayınca yanına uzandım ve düşünmeye başladım olanları, olacakları..

Gözlerimi açtığımda Bora belime sıkıca sarılmıştı ama o yorganın içinde ben de dışında olduğum için birbirimize örgü ipi dibi dolaşmıştık. Aşağıdan yemek kokuları gelince Bora'yı bir kez dürttüm, hemen gözlerini açtı.

''İşine gelince nasılda bir sefer de gözlerini açıyorsun?''

''Napıyım Deniz ya şampuan kokunu içime çekmek istedim, sen de hemen uyuyakaldın.''

''Seni şapşik, yoruldum napıyım.''

''Yorulduysan dinlenelim.''

''Ben yoruldum ama sen dinlenmeye devam et aşkım, aşağıda ki kokular beni çağırıyor.''

''Sanırım beni de çağırıyor..''

Diyip gülümsedi sonra da yanağıma bir öpücük kondurdu. Dolaptan siyah bir penye ve siyah bir eşofman alıp banyoya girdi. 5 dk sonra elini yüzünü yıkamış ve üzerini değiştirmiş bir şekilde geldi. Koşarak merdivenlerden indik. Ama gördüklerimiz karşısında şok olduk.. Alp patates kızartıyor, Semanur masayı hazırlıyor..

''Yok artık Alp? !''

''Sürpriz! Size kahvaltı hazırladım. Aslında masayı da ben hazırlayacaktım.Ama Semanur beni burada bastı, yardıma gelmiş.''

''Sema'cım bir dk. gelirmisin?''

''Geldim kuzi bekle 2 dk.''

''Kuzi mi? Keyfin yerinde heralde.''

''Yerin de yerinde.''

Biz Semanur'la bahçeye çıkarken Bora'nın sözlerini duyduk ve yerimiz de durup dinledik.

''Sanma ki Deniz'den uzak duruyorsun diye artık gözüme girdin. Sana hálá güvenmiyorum ve Semanur'u da kız kardeşim kadar seviyorum ve sana o yüzden ses çıkarmıyorum.Ama onu veya herhangi birimizi üzecek olursan muhtemelen bir daha sen hiç bir zaman hiç bir şeye ses çıkartamıyacaksın!''

Alp'in tek tepkisi..

''Olur.''

Gıcık şey.. Sanki karşısın da konuşan insan değil.. Bora'nın bu korumacı tavırlarına bayılıyorumm..

''Semanur duydun dimi?''

''Duydum da Deniz, siz abartıyorsunuz biraz, sonuçta çocuk pekte bir şey yapmadı size, ama sen onu kullandın Bora'ya karşı. Ona güveniyorum ve ondan hoşlanıyorum..''

Bunları söyleyenin benim kuzenim olduğuna kulaklarımlarımla duymasam hayatta inanmazdım.Ama yine de şaşırtıcıydı. 19 yaşında bir kız.. Hayatı boyunca hiç bir erkekle samimi olmamış, çıkmamış, hep doğru kişiyi beklemiş.. Belki de Alp gerçekten doğru kişidir.

''Peki tatlım, sen yeter ki mutlu ol.''

''Saol canım, Bora izin verirse olucam inşallah.''

''Ben Bora'yla konuşurum şimdi, sen onu dışarı çağır yeter.''

''Tamam ben de Alp'e yardım edeyim.''

...

''Efendim aşkım?''

''Bora, Semanur, Alp'i gerçekten seviyor ve ona güveniyor bizden de aradan çekilmemizi istiyor..''

''Yok artık ya! Alp denen o şerefsize mi güveniyor..''

''Şişt. Sakin ol hayatım hadi gel sessizce kahvaltımızı yapalım.''

''Boşver gel ben seni daha şık bir yere götüreceğim.''

''Sen biliyormusun ki buraları.''

''Evet babamla her sene geliyoruz.''

''Olsun Bora ayıp olur yine de kahvaltımızı burada yapalım sonra gideriz.''

''Tamam ama burada kalmayacağız, bildiğim çok iyi bir otel var. Bir kaç gün orada kalır sonra gideriz.''

''Tamam hadi gidelim hiç bir şey belli etmeden kahvaltımızı edelim.''

Kahvaltı masasın da kimsenin ağzını bıçak açmadı sessizliği ben bozdum.

''Sema biz Bora'yla birlikte 2 gün bir otel de kalıp döneceğiz.''

''Saçmalama Deniz bırakmam sizi .''

''Sema zorlaştırma, bu sana bir tepki değil. Bora'nın bana sürprizi varmış. Hem ne zamandır birlikte vakitte geçiremiyoruz.''

''Tamam o zaman canım çok eğlenin.''

''Hadi kalkalım aşkım.''

Bora'nın bana bu aşkım - hayatım demelerine hiç alışamıyorummm.. Ben de diyorum ama kırılmasın diye.. Sevmiyorum böyle sözleri.. Gerçi o benim gerçekten aşkım-hayatım..Bora'yı gerçekten çok seviyorum..Onun yanında huzur buluyorum, nefes alıyorum..

''Tamam aşkım hemen hazırlanalım da gerçekten sürprizini çok merak ediyorum.''

Merdivenleri hızlıca çıktık tam odama gidecektim ki Bora kolumdan tutup beni kendine sıkıca sardı ve beni anlımdan öptü..

''Sana gerçekten bir sürprizim var aşkım.''

''Yok artık!''

''Gerçekten söylüyorum.Hadi git ve üzerine güzel bir şeyler giy.''

''Hee. Ben güzel giyinmiyorum yani?! Sen kendine bak eşofmanlı..''

Bora'nın kahkahasıyla irkildim. Onu nerdeyse ilk defa kahkaha atarken gördüm hep ağırlığını korur..

''Bora.''

''Noldu?''

''Annemi, babamı çok özledim.''

''Evet uzun süredir vakit ayıramadın onlara.''

''Evet Bora. Gidelim lütfen 2 gün sonra.''

''Tamam hadi çok konuştuk hazırlanalım.''

Eşyalarımı topladım. Siyah astar üzerine transparan kumaştan yapılmış dizlerden biraz yukarıda biten straples bir elbise giydim. Saçlarımı dağınık topuz yaptım, toz pembe rugan ayakkabılarımı da giydim.Ayakkabıma takım olan mini el çantamı ve valizimi de aldım.Rujumun abartı kalan kısmını da sildim.Ojelerimin ayakkabılarımla aynı renk olduğunu fark edince biraz moralim bozuldu. Aşağıya indiğimde ıslık sesleri neşemi yerine getirdi.

''Çok güzel olmuşsun Deniz.''

''Aşkım harika olmuşsun..''

''Sen de çok yakışıklısın Bora..''

Çok güzel bir otele girdik, görkemli.. Valizleri odalarımıza bıraktık.Ve taksiyle yakında ki bir restoranta gittik.Mükemmel bir restorant.Tam 9. kata çıktık.Asansördeki 9 yazısını görünce elimi sıkıca tuttu.

Bize ayrılan masaya geçtik.Tüm şehir ayaklarımızın altındaydı...

''Çok güzel..''

''Güzel olan sensin.''

''Bora teşekkür ederim..''

''Deniz sana tek bir soru sorucam, ama bana tek seferde cevap vermek zorunda değilsin.''

O anda cebinden çok şık bir kutu çıkartıp bana doğru açtı.Yüzük? Tek taş??

''Benimle evlenirmisin??!''

"Bir Kez Olsun Gülümse "Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin