Öncelikle hepinizin bayramını en içten dileklerimle kutluyorum.Allah hepinize sağlık ve mutluluk dolu nice bayramlar görmeyi nasip etsin inşallah.
Şimdi size bayram hediyesi uzun bir bölüm hediye ediyorum..♘♞♘♞♘
Ece?! Yıllardır orta da yok.Düğünümüze bile gelmedi.Bora'nın yanına geçtim ve kapıyı kapatacak kadar araladım.
''Ne o Deniz içeriye almayacakmısın beni? "
''Üzgünüm sevgili kuzenim, hiç müsait olmadığımız bir an da geldin. Hadi bak sağda ki ev amcanın evi.''
''Yapma Deniz.''
''Ececim hadi sana güle güle.''
Kapıyı suratına çarptım.
''Aşkım biraz fazla mı sert oldu acaba? "
''Hayır Bora.Düşmanım olsa kapıma geldi diye geri çevirmem.Ama Ece'yi bu eve almam asla. O bu evin kapısından hiç bir şekilde girmeyecek."
''Tamam hadi yatalım o zaman. Malum yarın Özge'nin, Ertuğrul'la nişanı var.''
"Tamam hayatım.''
Sabah erken den kalkıp güzel bir kahvaltı hazırladım. Koşarak merdivenleri çıktım.Bora'yı öptüm.
''Hadi kalk hayatım.''
''Immm Deniz ya 1 saat daha.''
''Hadi hadi kalk daha işe gideceksin.''
''İş deme bana, şu an çok güzel bir rüya görüyorum.''
''O zaman müthiş bir kahvaltı desem? Nişan desem? Annemler bizi bekliyor desem? Baban düğün hediyesi olarak şirketi teslim edecek desem? "
"Kalkıyorum tamam desem? ''
''Aferin erken öğreniyorsun.''
''Kaçma kaçma kopartayım o burnunu.''
''Vay hain psikopat seni. Masa da bekliyorum elini yüzünü yıka da gel.''
"Wouw! Kahvaltıya bak.''
''Bakma gel ye hadi.''
''Tamam doldur çayımı matmazel.''
''Olur kontum.''
''Tamam tamam olmadı bu muhabbet.''
''Nişan var akşam.''
''Hatırlıyorum.Nerede nişan için aldığımız kıyafetler.''
''Ütüledim dolaba astım.''
''Tamam hayatım.Kahvaltıdan sonra giyinelim de şirkete gidelim.''
''Bence de ama bence baban şirketi ikimize vermeyecek.''
''Vereceğini söyledi.''
''Tamam hayatım söyledi de adam oraya yıllarını vermiş yani tamamen teslim etmez bence bize.''
''Yani? "
''Yani, 50 hisseyi ikimize verir. 50 hisseyi kendine alır.''
''Evet mantıklı.''
''Aslında öyle daha iyi aşkım.Yani onun artık düşünmesi gereken küçük bir kızı ve karısı var.Tamamen bize veremez. Ee bizim de ihtiyacımız yok Allah'a şükür. Elimiz de diplomalarımız var. Ayrıca hisse verecekse de bana değil Banu Deniz'le sana vermeli.''
''Yani evet bir bakıma haklısın.Sonuçta sen demek ben demek. O yüzden hisseleri bana değil sana da verse fark etmez benim için. Ama babam söz verdimi tutar yani şirketi vereceğini söyledi.''
''Dur bakalım aklında ne varmış? Ben dişlerimi fırçalayıp geliyorum sen de yukarıya çıkta hazırlan.''
"Tamam hayatım.''
Dişlerimi fırçaladım, kahvaltı masasını topladım, çıkan bulaşıkları makineye yerleştirdim ve yukarıya çıktım. Zaten Bora hazırdı. Ben de hemen yatağı topladım ve hazırlanıp çıktım.
''Aşkım nereye? "
"Arabaya.''
''Annemler? "
"Tamamen aklımdan çıkmış..Geldim.''
''Çok durmayız zaten. Bir de şirkete benim arabayla gitsek iyi olacak galiba.Çünkü uzun süredir kendi arabama binemedim.''
''Tamam olur.''
''Bir yandan konuşurken diğer yandan da zile basmayı ihmal etmedik.''
Ah evet Ece?!
"Sen daha gitmedin mi? "
"Gittim görmüyormusun?"
"Hahaha ne kadar komiksin sen öyle? Çekil önümüzden.''
Ece'yi ittirip içeriye girdim.
"Annecim, Babacım biz geldik.''
''Denizzzz! Hoş geldiniz hayatım.''
''Hoşbulduk anne.''
Babamla da sarıldık. Annem Bora'ya sarılırken bir kez daha tebrik etti bizi. Ece ise ortalıklar da görülmüyordu.
''Nasılsın baba? ''
"İyiyim hayatım sen nasılsın? "
''İyiyim ben de Ece niye gelmiş? "
''Arkadaşının düğününe gelmiş, akşam gidecek.''
"Yüzsüz. Kendi kuzeninin düğününe gelmedi kalkmış arkadaşının düğününe gelmiş.''
''Olsun kızım boşver ya.''
''Neyse babacım kalkalım biz şirkete gitmemiz lazım. Nasılsa hep yanyanayız görüşürüz.''
''Tamam kızım geç kalmayın siz.''
Tekrar görüşerek evden ayrıldık.
Şirkete geldik. Bora'nın babası Cengiz bey'in ofisine geldik.Bora benim anne ve babama aynen benim gibi hitap ediyordu. O yüzden benim de baba demem gerekirdi.
Bora hemen babasına sarıldı.''Özlemişim valla baba.''
''Ben de özlemişim oğlum. Bir ara hiç gelmeyeceksiniz sandım.Sen nasılsın Deniz'cim.''
''İyiyim siz nasılsınız? ''
''İyiyim kızım saol. Şimdi oturunda sizi buraya neden çağırdığımı söyleyeyim.''
''Dinliyoruz Baba.''
''Şimdi Bora. Şirket binasını üzerine yapıyorum ve yüzde 60 'lık hisseyi sana veriyorum.Kalan 20'lik hisselerin de biri Deniz'in biri benim.''
''Peki Banu? "
''Ona da bu şirket değerinde ev, dükkan vs. Veriyorum. Ahu'ya ise yanlızca oturduğumuz evi bırakmayı düşünüyorum.''
''Bırakmayı? He sen kesin ölüyorsun yani bu aralar.''
''Allah gecinden versin. Deli deli konuşma. Sizi garantiye almak diyelim. Hee şöylede bir talimatım var zaten. Bana birşey olursa kalan hissemde senin olacak. Banu'ya bu şirketten bir şey verilmeyecek.''
''Neden baba? "
"Çünkü bu şirketi biz annenle birlikte kurduk. O yüzden burası senin hakkın.''
''Annemle? Nasıl olur? Anlamadım baba, anlatırmısın? "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"Bir Kez Olsun Gülümse "
Romance"Hayat,ağlamaya değmiyecek kadar kısa değil mi sizce de? " -Her zaman bir umut vardır... Yıllar sonra ailesinin gerçek ailesi olmadığını öğrenen bir kız.Ağlamayı aşkta unutan, aşkı Bora'da bulan.. Peki, ailesinin yaptıkları yanına mı kalacak ? Deniz...