24- DOMİNO TAŞLARI

275 37 37
                                    

Helloo Medusalarım!

Napıyorsunuz ne ediyorsunuz nasılsınız?

Hayat nasıl gidiyooor

Neyse ya zaten okumuyosunuz uzatmayacağım skxhsjxh

Bu bölümde olay yok yani Demir ve Derin ağırlıklı ama diğer bölümde söz çok aksiyonlu bir sahne bekliyor sizi. Bu bölüm kısa oldu.

Sırlar açığa çıkıyor tek tek hadi bakalım.

Tahminleriniz varsa yazın ya fikirlerinizi duymak isterim.

Medya; Derdem mood.

Bölüm şarkımız: Rachel Platten - Fight Song. Çevirisine bakın mutlaka çok hoş 😍

Neyse size keyifli okumalar.

İnsan hayatı, domino taşlarının dizilişine ve yıkılışına benziyordu aslında. Doğduğun an, konulurdu yolunun başındaki domino taşın. Anıların, kahkahaların, acıların, heyecanların dizilirdi, geçmişten geleceğe. Acıların devrilse kahkahalarını; kahkahaların devrilse acılarını götürürdü beraberinde.

Devrilmemesi için elimizden geleni yapardık, değil mi? Belki de güzel bir tablonun çıkması için bütün taşlarımızı yıkmak gerekti, kim bilir...

Bir yumruk daha inerken öfkemden kum torbasına, terden suratıma yapışmış saçları, kulağımın arkasına atarak derin derin nefesler alıp verdim. Nefes nefese kalmıştım. Kaç saat geçmişti aradan? Fikrimin de olmadığı gibi umrumda da değildi.

"Ölmek istemiyorum."

"O öldü."

Sinirle bağırırken art arda yumruklarımı yedi tekrar kum torbası. Hırsımı alamayıp tekme de atarken az kalsın bileğimi kıracaktım. Ayağıma giren krampı giderebilmek için silkelerken göz ucuyla ayağıma baktığımda spor ayakkabımın patlamış olduğunu fark ettim ama umrumda değildi.

Bana eşlik eden Rachel Pratten - Fight Song şarkısı ile dans ederken yumruklarım, arada tekmelerim de giriyordu araya.

O gece, bir doktor ayarlamışlar ve durumuma baktırmışlardı. Yani bilincime veda ettikten sonrası işte. Aslında bende istemiştim bir an olsun karanlığıma çekilip düşünmeyi, bilinç altımın bana oynadığı oyular arasından gerçekleri bulmayı.

Bana söylemeseler de neyim olduğunu, gayet açık duymuştum.

Normalde bir hastalık olan Hemotidrosis, diğer bir değişle kan ağlama hastalığının belirtilerinden biriymiş, kan ağlamak. Kırılgan bir vücuda sahip olan kişilerde daha çok görülürken yoğun stres ve acı, duygu yoğunluğundan da ortaya çıkabilen bir hastalıkmış. Normel stres düzeyi yirmi katına çıktığında kan ağlıyormuşsun. Ama hastalığa yakalanmadığımı, aşırı stres ve duygu yoğunluğundan açığa çıktığını söylemişti. Neden söylemediklerini anlıyordum. Panik yapmamı istememişlerdi ama benim artık gerçekten hiç bir şeye halim yoktu. Hiç bir şey gelmiyordu içimden.

Bir yanda yeni yeni fark ettiğim duygularım ve bir yanda daha dün arkadaşımı gözümün önünde toprağa verişleri.

Yukarı sıyrılmış sporcu atletimi aşağı çekerken daha fazla dayanamayıp kum torbasına tutundum ve gözlerimi kapatarak kafamı yasladım bir kaç saniyeliğine.

Arka fonda hala devam ediyordu şarkı.

Losing friends and I'm chasing sleep
Arkadaşları kaybediyor ve uykunun peşine düşüyorum

Çareler ÇaresizHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin