Başlangıçlar üzer

304 23 10
                                    


Issız bir başkaldırıştı benim sessizliğim, yuttuğum her cümlem çevreme lâl bana zehirdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Issız bir başkaldırıştı benim sessizliğim, yuttuğum her cümlem çevreme lâl bana zehirdi. Konuşsam döksem diyordum onu da yapamıyordum. Tam yirmi dakikadır gözlerim tavanda zihnimdekileri süzgeçten geçiriyordum. Artık kalkmalıydım birazdan o enfes yalancı kahvaltı seremonisi başlıyacaktı.Geç kalarak dikkatleri üzerime çekmek istemiyordum. Anna'nın her sabah, artık genç kızsın lütfen derli toplu şekilde kahvaltı masamızı şenlendir yapmacıklarına kusacak gibi baksamda mecburdum. Anna benim üvey ann-ee hiçbir şeyimdi.

Yataktan bir hışımla fırlayarak banyoya ilerledim. Ahh nefret ediyorum bu kadar erken kahvaltılardan kim sabahın 8.30 da acıkırdı ki. O ben değilim inanın. Avuç içlerimi suyla doldurarak aynadaki yansımama baktım belime kadar uzanan saçlarım gene korkunç haldeydi. Hayır gece ben savaşıyor muydum allasen bu saçların başka açıklaması olamaz ,saçlarımı düzeltemeyeceğimi karar verip beremi kafama geçirdim hala baharla kış arasında ılık bir zamandaydık o nedenle şapka beni rahatsız etmiyordu. Banyodan çıkıp alt kata adımlamaya başladım . Burada olmaya katlanamıyordum ama başka gidecek de yerim yoktu.Ne acınası ama.

Masa görüş alanına indiğimde Anna yine kendi köşesinde kahvesini yudumluyordu karşısında ise gazetesine pür dikkat bakan Arlen Gray namı değer öz babam, bense onun sonradan ortaya çıkmış kızı Maya . Babam geldiğimi daha beni görmeden her zaman hissediyordu, bu durumu yadırgasam da üzerinde çok durmadım , bakışını mekanik şekilde üzerime sabitlediğin de başıyla selamladı her sabah olduğu gibi..

Masaya çoktan geçmiş tabağımdakilere boş gözlerle süzüyordum.Kirpiklerimi birkaç saniye için birbirine bastırdım ve yabancı hissettiğim bu evdeki gördüklerimi sindirmeye çalıştım. Sıkışan göğsüm adımlarını üç beş atarak kaçıp gitmek istiyordu buradan, buna da müsama yoktu. Görüş açımda beliren yüzler göğüs kafesimin içinde ki kalbime yabancıydı yine de alışmak için zamana ihtiyacım olduğunu da biliyordum.

Daldığım hakikatli düşüncelerimden sıyrılıp, hayata dönmem kaç saniye mi almıştı? beş mi yedi mi ? Çokta kimsesiz değildim , annem hala hayatta yaşıyordu öyle değil mi ! beni istememesine rağmen hala varlığını sürdürmekten gocunmuyordu. Hepsinin canı cehennemeydi !

Derin soluklanmamın ortasında bu eve geldiğim ilk andan beri varlığımı kabul etmeyen yegane kişi neşeyle aşağı iniyordu nerden mi anlıyordum " üzerine boca ettiği o lanet kokuyu almamak ne mümkündü " Jeff babamın biricik kızı, bense onun varlığımı sonradan öğrendiği diğer kızı Maya .

Günaydın diyerek masaya geçen kıza döndü bakışlarım her daim enerjik ve gösterişi seven yanına hayran kalmamak elde değildi. Bu evdeki tüm şatafat gibiydi onun varlığı da !

Herkesle selamlaşan Jeff beni es geçmişti geldiğim ilk günden beri varlığımı kabul etmeyip beni hiçe sayıyor elinden gelen her fırsatı annesiyle beraber kullanarak benim kanayan yaralarımı deşmek için kullanıyordu yine de umuruma gelmiyorlardı esas anlamadıkları buydu ! Birçok şeyi kendimden esirgemiştim ve her şey ihtiyaç duyana kadardı ve ben kimseye ihtiyaç duymuyordum.

GünahkarlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin