how to train your donghyuck | markhyuck

1.8

⚫⚪⚫

Hızlı adımlarla odadan çıktım, yemek kokusu vardı o zaman bu Mark'ın evde olduğunu ve okula gitmediğini mi gösteriyordu?

Sandalyede yalnız başına oturan Yukhei'i görünce moralim bozulmuştu “Bu ne?”

“Ne gibi duruyor?” derken suyundan biraz içti “Kahvaltı işte.”

“Kim hazırladı bunları?” Masaya baktım aşırı dolu değildi ama Yukhei'in beceremeyeceği kesindi “Ben hazırladım.”

“Hadi oradan.” Gözlerini devirerek kollarını havaya kaldırdı “Pekala.” dedi gülerek “Mark gitmeden hazırladı ama sana onun hazırladığını söylememi istemedi.”

Boğazıma oturan yumruyla yutkunsam da derin bir nefes aldım, Mark beni delirtiyordu.

“Dün aranızda bir şey mi oldu?” Gözleri irileşirken eliyle ağzını kapattı “Yoksa siz daha ileri bir şey oldu da.” Çığlığını engelleyemeyip “Oha!” diye bağırdığında yanımdaki koltukta duran yastığı kafasına fırlattım “Saçmalama biz biraz tartıştık sadece.”

Kafasıyla beni onayladığında ayağa kalkıp masanın kenarında duran bir poşeti bana uzattı.

“Bunlar da ilaçlarınmış.” Kaşlarım çatılırken poşete uzandım “Ne ilaçları?”

“Kan tahlili yaptırmıştın ya eksikliklerin falan için herhalde.” dediğinde yüzüne yine sırıtması oturmuştu “Çocuk gecenin kaçında nöbetçi eczane aradı bunlar için.”

Gözlerim poşete kayarken içini açtım, çokça ilaç vardı ama çoğu vitamin gibi duruyordu.

“Kıymetini bil.” Sert bakışlarım Yukhei'e dönerken arkamdan seslenmişti “Umarım çok ciddi kavga etmemişsinizdir.”

Sesindeki tedirginlik beni biraz şüphelendirirken ona döndüm “Neden?”

“Bugün çok önemli bir konuşması vardı.” derken bir yandan da masayı izliyordu “Bilirsin moral böyle şeyler için önemlidir.”

İstemsizce dudağımı ısırmaya başladığımda aklıma onun ben uyurken hep dudağımı dişlerimden kurtarması gelince bıraktım.

Ne yapsam Mark'ı hatırlıyordum ve bu beni zor durumda bırakıyordu.

“Ben gideceğim.” Ani bir kararla odaya doğru koşarken masanın üzerinde duran defteri yatağa fırlattım kayda değer bir şey olursa ihtiyacım olabilirdi.

Hemen Mark'ın dolabını açıp içerisinden sarı bir bluz aldım onun pantolonlarından yine siyah bir kotu elime alıp hızlıca üzerimi değiştirmeye başladım.

Mark'ın yanına gidecektim, okuluna moralinin bozulmasına neden olduysam düzeltmeyi de bilmeliydim.

“Yukhei bana biraz borç verebilir misin?” Yukhei şaşkınlıkla bana bakarken Mark'ın sevdiğim ve pek de belirgin olmayan rujlarından birini dudağıma yaydım.

“Neden?” Kot ceketi üzerime geçirdikten sonra saçlarımı ellerimle tarayarak sağa doğru attım, fena görünmüyordum “Kahve alacağım, iki tane.”

Yukhei cebinden parayı çıkarırken hemen bana uzattı “Bu yeterli olacaktır.”

Defteri cebime koyup koşarak kapıdan çıkarken ona teşekkür ettim.

Heyecanlıydım, Mark beni görünce ne tepki verecekti bilmiyordum.

“Yolu biliyor musun?”