20.06.2019
ASMİN ARSLANOĞLU
Parmağımda emanet hissi uyandıran yüzüğe boş boş bakmaya devam ettim. Dün akşam yüzüklerimiz takılmıştı. Parmağıma yüzük değilde sanki boğazıma urgan takılmıştı. Öylesine beni biçare düşürmüştü. Ellerim boğazıma yetiyordu ama urganı çıkaramıyordum.
Dün geceye dair son hatırladıklarım Boran'ın kulağıma fısıltısıydı. Yüzüğün içine bak tarzı bir şey söylemişti. Ama ben bakmamıştım. Dün gece o kadar önemsiz ve gereksiz şey olmuştu ki. Bende topluca hepsini boşvermiştim. Bu da onlardan biriydi.
Mesela Adar neden siyahlara bürünüp bütün gece sessizce oturmuştu. Bunun nedenini biliyordum. Ama umursamıyordum.
Mesela neden o kadar çok fotoğraf çekilmişti. İşte bunun nedenini bilmiyordum. Ben ağlamamak için kendimi sıkarken onlar nasıl öyle içten kahkahalar atabilmişti. Benim gözleri önünde bitişimi nasıl fark edememişlerdi. Gözlerimi kapatıp başımı geriye yasladım.
Dizlerimi biraz daha çekip yapmam gerekeni yaptım. Can ve Begüm'den gelen görüntülü aramayı cevaplandırdım. Zoraki bir şekilde gülümsemeye çalışmadım. Çünkü öyle de yapsam onlar anlardı.
"N'olmuş lan sana?" Diye atıldı Can. Zaten ağlamaya yer arıyordum. Sorduğu soruyla gözümden firari olan bir yaş gecikmedi.
"Kes de anlatsın Can!" Diye çemkirdi Begüm. En nefret ettiğim şeylerden biri de ben ağlarken abuk subuk atışıp beni güldürüyor olmalarıydı. Nasıl açıklayacağımı bilemeden gözümden düşen yaşları silmek için sağ elimi kaldırdım. Görürlerdi herhalde yüzüğü.
"Hassiktir lan! Nişan yüzüğü mü o" başımı olumlu anlamda sallarken ikisi de şok olmuştu.
"Bu sefer gerçekten hasiktir! Lan anlatsana!" Dedi Begüm hiç sakin olmadığını belli ederek.
"Boranla evleniyorum" dedim ve derin bir nefes aldım. Şuan devam etmem için soru sormuyorlardı. "Soru sormayın çünkü ne demem gerek bilmiyorum. Ama evleniyorum işte bir şekilde. Gelecek misiniz yanıma?" Bana kızgınlardı. Ve haklılardı. Geç söylemiştim onlara. Ama daha yeni olan bir şeydi. Ben başımı kaşımaya fırsat bulamamıştım ki.
"Ağzına sıçayım senin! Ne zaman söyleyecektin lan?"
"Sarışınım, çoluk çocuğa karışıp aramışım gibi davranmasan mı?" Dedim ortamı yumuşatmaya çalışarak. Can ellerini saçlarına daldırıp derin bir nefes alırken Begüm mal mal ekrana bakıyordu.
"Ben yarın, en geç diğer gün Mardin'deyim" dedi sessizliğini bozarak.
"Beraber geliyoruz anlayacağın" dedi Can. Yüzümde sonunda bir gülümseme belirirken ikisine de öpücük attım ve dün geceyi özet geçtim. Biraz olsun sakinlemişlerdi.
"Of Asmin of!" Diye söylendi Begüm. Omuz silkmekle yetindim.
"Şu yüzüğü çıkar öyle göster, parmağında tam anlaşılmıyor" Can'a olumlu anlamda başımı sallayıp telefonu dizlerim arasında sabitledim. Sağ elimin yüzük parmağındaki yüzüğü çıkarıp kameraya yaklaştırdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nefret Masalı (Anlaşma)
Teen FictionBen Asmin Arslanoğlu. Sevmediği, istemediği, nefret beslediği bir adamla evlenen Asmin. Ondan tiksinip en ufak dokunuşunda ortalığa ayağa kaldıran Asmin. Öyle bir değişmiştim ki bana dokunma diye kendimi ortalığa atan Asmin, artık o adamı benimse...