Bölüm 11 | •Nikah Tarihi•|

8.8K 393 83
                                    

23.06.2019

ASMİN ARSLANOĞLU

Karşımda öfkesini gözlerine taşımış bir Boran ve ondan farkı olmayan ben vardım. Gerizekalı öldürüyordu az kalsın beni.

"Bitti mi işiniz?" Dedi ses tonunu gayet iyi kontrol ederken. Bakışları sadece benim üzerime sabitlenmişti. Tepeden tırnağa inceledi ve gözlerini yumdu. Dişlerini sıktığı çenesinden anlaşılırken boynunu sağa, sola yatırdı ve geri açtı. Aynı zamanda da derin bir nefesi dışarı bırakmıştı.

"Bitti oğlum. Bir şeyler yemeye gidecektik biz de" dedi Yasemin abla. Annesine saliselik bir şekilde bakıp geri bana döndü.

"Sizi bırakayım ben ve Asmin kalan işleri halletmek için gidelim" dedi.

"Hayır! Bende açım, yemekten sonra gidelim. Hem Begüm ve Narin de gelsin" onun bakışları beni tedirgin ediyordu. Bu yüzden yalnız kalmak hiç istediğim bir şey değildi.

"Ben sana yiyecek bir şeyler alırım yolda yersin. İkimiz tek gideceğiz" dedi ve arabayı işaret etti. Kimse ses çıkarmazken Boran ön koltuk için kapıyı açtı bende bana teklif edilmesin diye hemen arka koltuğa geçip ortada oturdum çıkmam zor olsun diye. Ama bilin bakalım ne oldu. Yasemin abla binmedi.

"Asmin, kızım öne geç sen biz ineceğiz zaten sen devam edeceksin"

"Evet kızım hadi öne geçti sen" dedi annem de beni öne yollarken. Kendimi bir anda Boran'ın yanında bulmuştum. Kapıyı tuttuğu kolunun altından geçip oturdum. Arabanın modeli Rang Rover olduğu için kolaylıkla sığmışlardı arkaya. Bende rahat bir şekilde ön koltukta oturuyordum. Kemerimi takıp yola odaklandım ama sürekli izlendiğimi hissediyordum. Ve bu beni rahatsız ediyordu.

"Ne yiyeceksiniz, nereye bırakayım sizi?"

"Yer farketmez, yeterki yemek yiyelim abi" dedi Narin. Boran da onu onaylayıp çarşıda bir lokantaya bırakırken bana döndü.

"Ne yiyeceksin?"

"Et dürüm, sebzesiz" arabadan indi ve annesiyle beraber lokantanya girdi. Girişte gördüğüm şişe takılmış büyük et dürümün yarısı gitmişti neredeyse. Canım çok çektiği için de onu istemiştim. Bir kaç dakika sonra Boran dürümle beraber gelirken yanında ayran da almıştı. Bana verdi ve tekrar yola koyuldu.

"Teşekkür ederim"

"Önemli değil. Arabama dökme yeter" bir insan hem düşünceli hem öküz olabilir miydi. Olabilirdi. Ama ikisini nasıl aynı anda yapabilirdi aklım almıyordu.

"Çocuk muyum ben dökeyim?" Diye sordum kendimi tutamazken. Dudağının kenarı alayla kıvrıldı. Evet Asmin ona göre çocuksun. Adam bunu milyon kez söyledi sana.

"Bana göre evet, çocuksun. O yüzden dökme ihtimalin yüksek" ona omuz silkip dürümümün kağıdını açtım. Ayranı dökme ihtimalim olduğundan vitesin olduğu kısımda kapalı yere bıraktım. En son içecektim.

"Yanlış düşünüyorsun, çocuk değilim" dedim ve oturuşumu dikleştirip sağ bacağımı sol bacağım üzerine attım. Boran'ın yolda olan bakışları bacaklarıma doğru kayarken tekrar bir göz gezdirip gözlerime denk geldi. Aramızda oluşan sessizlik onun sabır çekerek önüne dönmesiyle son bulmuştu. Ben afiyetle yemeğimi yerken o bana şoförlük yapmıştı. Ayranımı da afiyetle içip dürümün sarıldığı poşetin içine tıktım. Bacağımı indirip poşeti bacaklarım arasına bıraktım.

Nefret Masalı (Anlaşma)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin