04.07.2019
ASMİN ARSLANOĞLU
Dokunuşları fazlasıyla naif bir şekilde devam ederken kendimi öne ittim. Boran'ın eli boşa düşerken yatakta doğruldu.
"Hiçbir şeye ihtiyacım yok Boran"
"Ben mi yaptım?" Diye sordu odanın içinde yürüdüğünü belli eden adım sesleri eşliğinde. Sorusuna cevap vermedim. Aslında o yapmamıştı ama dolaylı yoldan yapılmasına sebep olmuştu. O benim üzerime o kadar gelmese şuan böyle bir şey olmazdı. "Hadi Asmin, doğrul da şu jeli sürelim"
"İstemiyorum dedim" bıkkınca nefes aldı ve aynı şekilde geri verdi.
"Çocuklaşmanın sırası değil, daha kötü olacak bir kaç gün içinde. Bırak halledelim" gözlerim hâlâ kapalıydı ama varlığını yakınlarımda hissediyordum. Yatağın diğer tarafı onun ağırlığıyla çökerken ben istifimi bozmadan yatmaya çalışmaya devam ediyordum. Sırtıma tekrar dokunması üzerine irkilip doğruldum hızlıca.
"Sen beni anlamıyor musun?" Ellerimi ikimizin arasında yatağa yaslamıştım. Benim ellerimin iki yanına doğru kendi ellerini yerleştirip yüzlerimizi birbirine yaklaştırdı.
"Anlıyorum ama çocuk gibi davrandığın için kendi istediğimi yapmak daha mantıklı geliyor"
"Bana göre de senin fikrin mantıksız"
"Nesi mantıksız? Yaranın iyi olmasını istemem mi?"
"Benim yararıma bir şey yapacak olman mantıksız" yeşilin parlak ama koyu uçsuz tonu mavilerimi esir almıştı. Ve bazen kendimi onunla ciddi bir savaş içinde buluyordum. Söyledikleri kafamı karıştırıyordu ara sıra, bazen de cevap vermek de zorlanıyordum.
"Farkındaysan ikimiz de insanız. Robot değiliz ve duygularımız var. Merhamet gibi, vicdan gibi. Her ne kadar istemeden de evlensek, zarar görmeni asla istemem. Şimdi bırak fark etmeden yaptığım şeyi düzelteyim" gözlerimden ayırmadığı gözlerine, ağırlığını koyan ses tonu ve kararlılığı eklenince daha fazla uzatmak istemedim. Belli ki gerçekten yardım etmek istiyordu ve sözlerinde samimiydi. Yani en azından ben öyle hissediyordum. Ve söylediklerine katılıyordum. Evet yaşanılan kötü şeyleri unutmaz ve içimdeki yangını söndüremezdim ama ona zarar gelmesini de istemezdim.
Ona sırtımı dönerken üzerimdeki askılı geceliğin sırtımı açık bırakacak oluşunu unutmuştum. Belki bunu düşünerek başka bir şey giysem Boran hiç görmeyecek ve hiç böyle bir talepte bulunmayacaktı. Saçlarımı omuzuma doğru bırakıp, sürmeye başladı soğuk jeli.
"Acıdı!" Tenime değen soğuk jelin etkisiyle kendimi kasarken dudaklarımdan dökülen nidamı engelliyememiştim.
"Soğuk diyedir, şimdi geçer" dedi ve yavaş yavaş üflemeye başladı. Yanan tenimin acısı devam ederken gözlerim dolmuştu. Şu kısa sürede tam bir sulu göze dönüşmüştüm.
"Yavaş sür lütfen" bana cevap vermeden hareketlerine daha dikkat ederek sürme işlemini tamamladı. Bir başkası olsa bu anlardan etkilenebilirdi. Çünkü tenime her dokunuşu sanki içime işliyordu. Tuhaf bir şekilde saç diplerimden, parmak uçlarıma kadar bir şeyin akıp geçtiğini hissetmeme rağmen tek düşündüğüm canımın acısıydı.
"Bitti" dedi ellerini tamamen benden çekerken. Omuzum üzerinden tekrar ona bakıp dudaklarımı araladım.
"Teşekkür ederim" diye mırıldandım.
"Geçene kadar her gece süreceğim haberin olsun. Öyle kolay kurtulamazsın elimden" dedi ve bana göz kırpıp yataktan kalktı. Elindeki jeli komodin üzerine bırakıp banyoya geçti. Kapıyı kapatma gereği duymadan ellerini yıkayıp çıktı. Onun üzerindeki bakışlarımı çekip, tekrar ona sırtım dönük olacak şekilde uzandım. Benim ardımdan o da yataktaki yerini aldı. Dün gece olduğu gibi bu gece de beraber uyuyacaktık. Ama ayrı eve geçince her şey değişecekti. Yine fazlasıyla düşündüğümü fark ederek uykuya aç gözlerimi kapadım. Fazlasıyla uzun bir gün ve daha da uzun bir gece yaşamıştım. Artık yeni güne geçmek istiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nefret Masalı (Anlaşma)
Novela JuvenilBen Asmin Arslanoğlu. Sevmediği, istemediği, nefret beslediği bir adamla evlenen Asmin. Ondan tiksinip en ufak dokunuşunda ortalığa ayağa kaldıran Asmin. Öyle bir değişmiştim ki bana dokunma diye kendimi ortalığa atan Asmin, artık o adamı benimse...