KIDNAPPED- Kaçırılmış. (TR)

Bölüm 36

"Bunu yapamam, Adrien," dedi Nino ve boynunun arkasını ovaladı.

"Onu seviyorum ve ilk başta sadece  bir görev olduğunu biliyorum ama ben ona gerçekten aşık oldum"

İkisi de güvenli evin çatısına otururken, ikisi de gökyüzündeki neredeyse tam olmuş dolunaya bakıyorlardı.

"Biliyorum." Adrien'in söylediği tek kelime buydu.

"Gitmelerine izin verirsek, iyi olacağını mı düşünüyorsun?" Nino, boyayı yüzünden bir mendil ile silerek sordu.

"Hayır. Bunu yaparsak, bütün çete onları tost yapar." -diye Kedi açıkladı.

"Polise nerede olduğumuzu söylemeleri iki dakika sürmez." Nino iç çekti ve başını salladı, sonra ellerini birbirine  gömdü.

"Onu seviyorum dostum. Beni affetmezse öleceğim" 

"O zaman seni affetmesini sağla." 

"Marinette ile bir şeyler yapmam lazım. Onunla da yaşayamam."

"Sana söylemiştim, kızı almak için normal bir yöntemle oraya gidebilirsin." Nino omuz silkti.

"Kendimi daha da suçlu hissettirmeye mi çalışıyorsun?" Adrien haykırdı.

"Hayır. Sadece söylüyorum."

"Öyleyse lütfen birşeyler söylemeyi bırak o zaman."

----------------------------------------------

"Yani, temelde, seni kaçırdı, tehdit etti, seni bir ilişkiye zorladı ve sen hala ona aşıksın?" Alya inanılmaz bir şekilde sorduğunda, Marinette  "Karmaşık."-diyerek içini çekti.

"Onu sevdiğimi söylemediğim için şükrediyorum."

"Neden bana söylemedin?" diye sordu. "Ben senin en iyi arkadaşınım. Sana yardım edebilirdim."

"Alya, polis bir babaya sahipsin ve sen bir muhabirsin. Bu sırrı tutabileceğinden şüpheliyim, üzgünüm." Marinette utanç verici sözlerle yere baktığında, Alya "Hayal kırıklığına uğradım, ama amacını anlıyorum."-diye cevap verdi.

Kapı açılıp maskeli bir yüz açığa çıkmadan önce, iki kız da sessizce oturuyorlardı.

"Marinette, benimle gel" Marinette kapıya bakmadı bile. Ona bu memnuniyeti vermek istemiyordu. Alya endişeyle en iyi arkadaşına baktı. Yüzü Marinette'e 'kaçırılmak istemiyorsan git' söylüyordu.

"İlk önce tuvalete gidebilirsem geleceğim." Marinette, ona bakmadan dedi.

"Benimle gelirsen olur." -diye Kedi omuz silktiğinde, Marinette ayağa kalktı ve Alya'ya sarıldı.

"Şansın varsa ... Koş. Beni arama, iyi olacağım," diye kızın duyabileceği ama Kedi'nin anlayamayacağı kadar yüksek sesle fısıldadı.  Alya başını salladığında Marinette Kedinin yanına gitti.

Kedi, Marinette'in elini tutmaya çalıştığında genç kız ondan kurtularak öfkeyle ona baktı.

"Marinette" diye homurdandı Adrien.

"Hayır. Beni bırak,"-diye ellerini göğsünde bağladı.

"Banyoya ihtiyacım var. Nerede?" Kedi kapıyı işaret ettiğinde, Marinette kapıyı açıp içeri geçti ve arkasından kapıyı kapatırken, Adrien "Kaçmaya çalışıyorsan, prenses, bu tekniğini biraz daha pratik olması gerekiyor." diye güldü.

Marinette banyoda hiç pencere olmadığını görünce inledi. Sadece bir ışık ve bir tuvalet.

İçini çekerek sıkıntıyla işini yaptı. Adrien bir an yüksek ses duyduğunda--çok sesli bir inilti duyunca dışarıda bekledi. 

"ŞAKA YAPIYOR OLMALISIN?!"

"Prenses, iyi misin?" Adrien kapıyı çalınca Marinette beceriksizce güldü. 

"Hiç pedin var mı?"

"Ne?"

"Kanıyorum, Kedi!" Marinette 'yuh' denilecek tonda dediğinde, Kedi sonunda anlamayarak "Sen ne ?!" diye bağırdığında, Marinette dayanamayarak, "BEN HER AY BU DÖNEMİ YAŞIYORUM."-diye banyodan bağırdı. Sonra bunun iyi bir bahane olabileceği fikri başının üstünde bir ampul yanması gibi aydınlandı. 

"Lütfen bana bir ped al" diye yalvardı genç erkeğe.

"Emin misin?" Genç kız iç çamaşırının her tarafında kan olmasına rağmen içini çekti ve pantolonunu yukarı çekti. 

Adımların yavaş yavaş kapıdan uzaklaşma seslerini dinledi. Sonra bir şans yakaalayrak koşmaya başladı, ama çok uzağa gidemeden bir elin onu geri çektiğini hissetti.

"Prenses, akıllı olabilirsin, ama seni böyle bırakacağımı mı sandın?"-diye Adrien gülümseyerek kızın aptal hissetmesini sağladı.

"İşte burada." dedi Chloe Kedi'ye. "Ama pedin sana neden gerekli olduğunu anlamadım."-diye konuşurken Marinette'i gördüğünde durumun ne olduğunu anladı Marinette yeniden inleyerek Chloe'nin elindeki pedleri alarak  banyoya geri döndü. 

"Yapacağım son şey olsa da, kaçacağım."

------------------------------

Alya odada bir pencere gördüğüne onu açmaya çalıştı. Ama nafile. Rafta ağır bir kitap bulduğunda hiç düşünmeden kitabı alıp pencereye fırlattı. Çıkan ses çok gürültülü olsada Alya bir şans yakalayarak düşünmeden pencerenin içinden geçti. Zordu çünkü cam parçaları derisine batarak acı çekmesine neden olmuştu.

"Alya, sorun nedir ..-" Nino genç kızı dışarıda görünce gözleri genişledi. Onu yakalamaya çalıştı ama çok geç kalmıştı.

Genç kız olabildiğince hızlı koşmaya başlarken, onlardan kaçmaya çalıştı. Belki yapabilirdi. Cildinde batan cam parçaları derinleştiğinde vücudunun her yerinde acı hissetti.

"Tut onu!" bir ses duydu ve daha hızlı koşmaya başladı. Kaçmasını önlemek için birinin üstüne atladığını hissetti.

Acıdan ağlarken kısa sürede yüzünün her tarafında sıcak ve yapışkan sıvı olduğunu hissetti.

"Ah, Aman Tanrım, Alya sen ne yaptın?" 

Ve son olarak gözleri kararmadan önce yumuşak bir ses duydu.

---------------------------------