Bölüm 37

3.1K 206 50
                                    

Alya yavaşça gözlerini açtığında, tanıdık bir kişinin yaralarını temizlediğini gördü.

"N-Nino?" yavaşça sordu, gözleri hala tamamen açık değildi. Ayağa kalkmaya çalıştı, ama genç erkek hafifçe onu aşağı iterek omuzlarını tuttu.

"Yavaşça, hala inciniyorsun" dedi ve kızın kolunun alt kısmını bandajla sardı.

"Ne ..- Ne oldu?"

"Camdan kaçmaya çalıştın ve kırılmış camdan yaralandın" Nino iç çekip ondan uzaklaştığında Alya dudağını ısırdı. Önündeki adama baktı.

Bu onun Nino'suydu.

Aşık olduğu çocuk.

Fakat aynı zamanda, o muhtemelen pek çok insanı öldüren bir çete üyesiydi.

Peki kendisini öldürmekten alıkoyan şey neydi? Genç erkeği boynundan yakalayarak sıktı. Kanamadan ölmesi için onu orada bırakabilirdi.

"Neden bunu yapıyorsun?" diye sordu, sıcak gözyaşlarının yavaşça yanaklarından aşağı aktığını hissediyordu.

"Seni, beni öldürmekten alıkoyan şey nedir?"

Nino'nun gözleri hafifçe genişledi, sonra yumuşak bir şekilde gülümsedi ve eğildi, böylece birbirlerine daha yakındılar.

"Neden daha önce birlikte olduğumuzu biliyor musun?"diye sorduğunda Alya başını salladı.

"Gittiğimiz ilk randevuyu hatırlıyor musun?" diye sordu.
"Seni Marinette'den olabildiğince uzağa götürmeye çalışıyordum."

Nino'nun eli Alya'nın yanağına uzanarak kızın gözyaşlarını sildi.

'Nasıl bu kadar aptaldım? Beni hiç sevmedi 'diye düşündü Alya.

"Sonra seninle zaman geçirmeye başladığımda, aama aşık oldum" diye içini çekerken Alya gözlerinde şokla ona baktı.

"Ve bu beni çok üzdü, sana kim olduğumu söyleyemedim. Çünkü öğrenirsen beni ikinci bir düşünce olmadan bırakacağını biliyordum."

"N-Nino, ... B-Ben .." Alya gözlerini kapadı ve derin bir nefes aldı. "Sana nasıl inanmam gerekiyor?"

"Bana her zaman inanmayacağını biliyordum, sanırım önceleri biraz umudum vardı," diye Nino kızın yanağını öptü ve ayağa kalktı.

Aniden bir siren sesi duyulduğunda Nino'nun gözleri genişledi, ama hızla Alya'yı kaldırdı ve odanın köşesine giderek elini duvarda bir yere yerleştirdi.

Gizli bir geçit açıldığında Alya'yı arkasındaki odaya koydu.

"Ne olursa olsun, burada kal ve kımıldama!"

"Ama ..- Ama peki ya Marinette?"

"Kedi onu kontrol altında tutuyor, endişelenme" diye güvence verdi ve odayı kapatmadan önce genç kızın alnını öptü.

"Orada kalsan iyi olur"

-----------------------------------------------

Marinette yeni becerilerini gerçek için test ederken dehşete düştü.

İki kötü adamı yenmeyi başarmıştı ve odadaki bir direğin arkasına saklanmıştı. Odanın karanlık köşesindeydi, o yüzden kimse onu görmüyordu. Adamların bazıları kavga ediyordu ve Kedi'nin kötü adama ayak uydurmak için omuz silktiğini görebiliyordu, savaşıyordu.

Kendisi kadar eğitilmiş biri için bile ona yetişmek zordu. Diğer erkekler onun kadar eğitimli değildi, Marinette bu yüzden onun lider olduğunu varsaydı.

"Kazanmayacaksın"

Kedi dövüş arasında nefes aldı. Saldırılardan kaçıyordu, rakibi onu zorladıkça dövüşmekte zorlanıyordu. Adrien, rakibinin tüm hareketlerini bildiğini biliyordu.

"Sorun nedir, en sevgili Kara Kedim? Nefes nefese misin?" diye adam sırıttığında Kedi ondan uzaklaştı.

"Bunu bütün gün yapabilirim"

"Biliyorum ama neden sana izin vereyim?" sırıttı, sonra hızla Kedi'in saçını tutup, midesine tekme atarak onu yere itti.

Kedi kan öksürdü ama etkilenmemiş görünüyordu.

"Hepsi bu kadar mı?"

"Çok daha fazlasım var" diye bağırdı adam, kavga etmeye hazırdı. Kedi'in kalkmasını bekliyordu.

"Neden geri döndün?"

Kedi kendini toparladı, ama saldırı şansını yakalamadan önce, rakibi onu çaresiz pozisyonda tuttu. Kollarından biri Kedi'in koltukaltında diğeri ise kafasını tutuyordu. Aynı, Adrien'in Nathanael'ı kıstırdığı pozisyondu. Temelde birinin boynunu kıran en iyi pozisyon.

"Çünkü sana bir ders vermek için geldim evlat," diye kulağına fısıldadı.

"Doğru şeyi yapana kadar gitmiyorum."

Kedi'yi ​​o kadar kuvvetle yere itti ki genç erkek acıyla inledi.

"Kedi!" Genç erkeğin arkasından şaşırmış bir çığlık geldi. Marinette hızla ağzını kapadı ve tekrar saklandı.

"Hey bu kim olabilir?"

Adam ayağa kalkıp kıza doğru yürürken sırıttı. Kedi hala acı çekerek inledi.

"Ona dokunursan yemin ederim ..-"

Adam hala tamamen korkudan felç olmuş Marinette'e yürüdü. Kızın elinden tutarak döndürüp sırtını göğsüne bastırdı.  Marinette adamın cebinden bir şeyi nasıl aldığını anladığında biraz sonra boynuna bastırılan bir metal hissetti.

"Lütfen! Her şeyi yapacağım, sadece ona zarar verme," diye yalvardı Kedi.

"Her şeyi mi?" Diye adam bir kaşını kaldırdı.

"Ben her şeyi yapacağım" dedi Kedi yeniden midesini tutarak.

"Sadece ona zarar verme, Hawkmoth."

------------------------------

KIDNAPPED- Kaçırılmış. (TR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin