KIDNAPPED- Kaçırılmış. (TR)

Bölüm 19

Genç kız sabah gerçekten sıcak bir insanın kucağında uyanmıştı. Hala uykusu vardı, ama yinede ona baktı. Gözleri kapalıydı, altın rengi saçları yüzüne düşüyordu ve göğsü yavaşça yükselip iniyordu.

"Seni kandırdım mı?"-diye Kedi birdenbire sorduğunda, onu korkuttuğu için kalbini tutarak, ağırca nefes nefese kaldı.

 "Ne yapıyorsun Kedi?! Bana neredeyse kalp krizi geçiriyordun!"

Adrien yine pırıl pırıl olan yeşil gözlerini açtığında kıkırdadı.

 "Prenses, nasıl hissediyorsun?"-diye sorduğunda Marinette başını salladı.

"Kolum hala ağrıyor ama iyi olacağım"-diye genç kız Kediye güvence verdi. Onunla çok fazla ruhsal temasa geçmek istemiyordu. Kendisini rahatsız hissettiğinde, Kedi buna saygı duydu. Bir gün bunun olacağını biliyordu. Fakat her şey çok yavaş gidiyordu ve kendisini ne kadar süre tutabileceğini bilmiyordu.

Onu öpmek isteği çok fazla bastırıyordu, mümkün olan her şekilde onun olmasını istiyordu.
Fakat bu biraz beklemek zorunda kalacak gibi gözüküyordu

"Sana ağrın için birkaç ilaç aldım."

"Onları ne zaman aldın?"-diye geç erkeğin elinde olan bir hap ve bir bardak suyu aldı.

"Geceleri uyuyamadım, bu yüzden binanın etrafında yürüdüm" -diye Adrien omuz silkti.

"Bundan korkuyor musun?" Adrien sessizce sorduğunda, Marinette yavaşça başını salladı.

"Bir şeyden korkuyorum, evet" -diye itiraf ettiğinde Adrien ayağa kalkarak ondan uzaklaştı. 

"Ben kafeteryada olacağım. Dolapta bazı kıyafetler var"  Marinette başını sallayarak Adrien'ın gitmesini izledi. Bir şeyden mi korkuyordu? Peki bu neydi?

Marinette ayağa kalkarak dolapta bir şeyler aramaya başladı. Uzun siyah bir kot pantolon ve üzerine mavi bir tişört giyinmeye karar verdi. Üzerini banyoda değiştirdikten sonra, saçlarını düzeltti. Odadan çıkıp ilerlerken tolda bazı insanlarla tanışmıştı. 

"Hey dikkat et!"

Birine çarptığında, Marinette Volpina'yı tanıdı.

"Oh merhaba,"

"Benimle konuşma, iğrenç bok parçası."-diye sinirlenerek tepkisiyle Marinette'i şaşırttı. Bu kız ondan hiç hoşlanmamıştı.

"Onu görmezden gel, o sadece çok kıskanç." -diye bir ses onu şaşırttı. Genç kız arkasını döndüğünde kahverengi saçlı, mavi gözlü bir oğlanla karşılaştı. Saçlarına yapışan köpek kulakları ve yüzünün üzerinde kahverengi bir maske vardı. 

"Adım Chien Marron. Tanıştığımıza memnun oldum."

"A-Ah merhaba, o neden beni kıskanıyor?" 

Chien iç çekti. 

"Kara Kedi'in sevdiği kişi olmak istiyor. Senden nefret ediyor."

"Keşke." -diye iç çekti Marinette, yere bakıyordu.

"Onunla olmak istemiyor musun?" -diye Chien şaşkınlıkla sorduğunda Marinette başını iki yana salladı.

"Demek istediğim çekici ya da yakışıklı olmadığı için değil, sadece normal bir hayatım olmasını diliyorum" 

"Biliyorsun, sen etrafta olduğundan beri o çok daha mutlu oldu."

"Ah işte buradasın" -diye Kedi gülümseyip seslendiğinde, her ikisi de ona baktılar.

"Kaybolduğunu düşünmüştüm ama arkadaşımla konuştuğunu gördüm."

"Köpek kıçına ne oldu piç kurusu?" Chien sırıttı.

Düzeltme: Sadece Nino ve Chien ondan korkmuyordu. Kedi iç çekti.

"Kaybol, pire torbası"

"Bu yeni bir deyim ...- uzun bıyık"-diye Chien gülümsediğinde Kedi, "Bıyıklarım yok!" diye bağırdı.

"Peki burnun köpeğinkiyle aynı değil."

Chien'in gözlerinin nasıl genişlediğini görünce Kedi sırıtarak Marinette'e döndü. 

"Hadi ama aç olmalısın." Marinette ona bir kaşını kaldırarak baktı.

"Az önce ne olduğunu sorgulamayacağım bile."

"Bu çok iyi bir fikir olurdu."

Kedi aniden genç kızın elinden tutup kafeteryaya sürüklediğinde, Marinette'in nefesi, olduğu yerin ne kadar büyük olduğunu görünce boğazına kaçtı. Odaya girdiklerinde herkes sus pus olmuş onlara bakıyordu. Ve bu Marinette'i biraz rahatsız etmişti. 

"Sadece yürü," -diye Kedi ona fısıldadığında, genç kız ona itaat etti. Odada fazla durmadılar ama içinden geçiyorlardı. Sonunda Kedi'in arabasının önünde durduklarında, hemen içeri girdiler. 

"Yemek yiyeceğimizi sanıyordum"

"Gidiyoruz. Bir süre dışarı çıktığımızı sanıyordum" -diye genç erkek iç çekti.

"Yani, eğer rahat edersen."

Bu an Marinette koltuğuna yaslandı ve Kedi'in yanağına bir öpücük koyarak onu çok şaşırttı. 

"Teşekkür ederim."

Adrien maskesini çıkarmıştı bu yüzden Marinette, yol boyunca onu izlemişti. 

"Deneyebilir miyim?" Kedi arabayı çalıştırırken güldü ve başını salladı. Sürmeye başlamadan önce kulaklarını çıkardı.

"Nasıl görünüyorum?" Maskesini giyip ona sorduğunda Marinette güldü. 

"Her zamanki gibi sevimli."

"Peki nereye gitmek istersin?" diye Kedi sorduğunda genç kız bir kaç saniyeliğine düşündü ve ondan intikam almak istedi. Ailesi sürekli erkek arkadaşı hakkında dırdır ediyordu, bu yüzden mükemmel bir planı vardı.

"Ailemin fırınına."  Adrien bir anda ona korkuyla bakarken yutkunmuştu. 

"N-Ne?"

"Beni duydun Adrien" -diye Marinette derin bir nefes alırken güldü.

"Sana neden korktuğunu sormak istedim, ama açıkça belli, anne-babam" -diye genç kız kıkırdadı.

"Ben-Öyle değil, sadece ...-" 

"Korkuyorsun. Kabul et." Marinette sırıttığın da, Adrien fırına yaklaşarak içini çekti. 

"Eminim, McDonald's'a falan gitmeyi tercih etmeyeceksin?"

"Hayır, fırın olacak." Genç kız arabadan inerken tekrar sırıttı. Adrien onun yaptıklarını takip ederken, kısa süre sonra Paris'teki en ünlü fırının önünde durdular.

Marinette, Adrien'in elini tutmadan ve parmaklarını birleştirmeden önce derin bir nefes aldı. Genç erkek şaşırmış görünüyordu, ama mavi gözler tarafından çekildiğinden beri düşünecek çok zamanı yoktu.

Tezgâhta duran Marinette'den biraz daha kısa bir kadın görmüş ve yemek siparışı vermek için sıraya girmişlerdi.

"Bu gün sizin için ne ikram edebilirim?" -diye Sabine sordu ama gözleri kızını ve yanında duran bir oğlanı görünce genişledi.

"Birkaç kruvasan? Ve belki de büyük bir sıcak kucaklama?" -diyerek Marinette annesine sarıldığında güldü.

"Bu Adrien, erkek arkadaşım." Genç erkek onu daha fazla neyin sinirlendirdiğini bilmiyordu. Ailesine kavuştuğu mu yoksa az önce erkek arkadaşı olduğu gerçeği mi?

"Aman Tanrım!" Sabine bir saniye bile beklemeden genç erkeğe sadece sarıldı.

"Tom, Marinette sonunda kendine bir erkek arkadaş buldu!"

Ve şu andan itibaren diyelim ki, bu tanışma Marinette için, Adrien'den daha fazla utanç verici oldu.

---------------------------------------------------