ÇARESİZLİĞİN İÇİNDEN ÇIKA GELEN AŞK..

228 7 0
                                    

Antakya da iki aşiretin aldığı karardan bir haber olan Nazlı İstanbul'da son projelerini tamamlamış ve o hasret kaldığı çok özlediği ailesine , yuvasına,topraklarına kavuşmak için gün sayıyordu.. Biletini almış  valizini hazırlamıştı bile son 1 gün kalmıştı hasretin bitmesine akşam sofrasında dertleştiği dostu Yıldız'a dönüp o mutlu o masum o çok istekli haliyle " bu gece son yemeğimiz yarın akşam aileminin sofrasında olacağım ait olduğum topraklarda çok heyecanlıyım yıllardır yüzlerine hasretim merak ediyorum herkesi.." Yıldız üzgün surat ifadesiyle dudaklarını büzerek " ne yani ciddi ciddi gidiyorsun beni buralarda yapayalnız bırakıp" tatlı bir tebessümle " saçmalama yıldız biliyorsun herşeyi hem o konağın kapısı sana her daim açık ne zaman istersen gelebileceğini biliyorsun. yıldız. biliyorum canım arkadaşım ben biliyorumda sizinkiler döneceğini biliyor mu" diye sorar  göz kırparak Nazlı da "hayır tabiki sürpriz yapacağım" der.. saat  epey geç olmuştu gece artık iyice ilerlemiş gökyüzü zifiri karanlığa bürünmüştü. İkisininde göz kapakları ağırlaşmaya başlamıştı. Yıldız dayanamadı ve uykuya daldı ama heyecandan Nazlı bir türlü uyuyamıyor sabahı iple çekiyordu...

Yusuf ise gece yarısına kadar çalışmış yorgunluktan bitap düşmüştü evine döndüğünde karşısında ki sürpriz hiç hoşuna gitmemişti.Çünkü Berna oradaydı. Berna akıllı ,alımlı, güzel bir kadın olmasının yanı sıra Yusuf'unda bir dargın bir barışık yaşadığı  eski sevgilisiydi bir dönem birlikte olmuş birbirlerini çok sevmişlerdi fakat Berna'nın aşırı kıskançlığı yüzünden  Yusuf bunalmış tekrar ayrılmışlardı. Ama o gece Berna, Yusuf tan son bir şans istemek için ordaydı. umursamaz tavrıyla kaşları çatık vaziyette  dönerek "neden geldin, nasıl girdin içeri" diye sordu.Berna " unuttun galiba 1 ay öncesine kadar bu evde birlikte yaşıyorduk" Berna çok yorgunum lütfen beni yalnız bırak" diyebilmişti o yorgunlukla Bunu fırsat bilen Berna güzel bir masajla Yusuf u yatıştırıp tekrar aklını çelmiş ve  onunla birlikte olarak geceyi tamamlamıştı. Sabah uyandığında yatağında Bernayı gören Yusuf  şaşkınlıkla sinir arasında bir tavır sergileyip Berna sen naptığını sanıyorsun diyerek yataktan hızla kalktı. Berna" sende istiyordun inkar etme" bak Berna bu ilişki bitti bu gece yaşananlardan kendine pay çıkarma sana daha öncede söyledim bizim ilişkimiz bitti artık anla bunu" pişkin tavrıyla sanki bir zafer kazanmış edasıyla Berna " farkındayım ama defalarca yaptığımız şey bu niye bu kadar öfkelendin anlamış değilim " Yusuf, Bernanın ne yapmaya çalıştığına anlam verememişti eğer tekrar sevgili olmayacaksa neden geceyi birlikte geçirmişlerdi Bernanın beklentisi neydi çözemiyordu. Berna sadece seni özledim hepsi bu demişti ama aslında bernanın istediği bu değildi o Yusuf'u tamamen kendisine bağlama derdindeydi ve ilerleyen zaman içinde sergileyecekti tüm planlarını şimdilik sadece Yusuf'un istediğini yapmakla yetinecekti. Yusuf ona gitmesini söylerken biranda telefonu çalar.Arayan dedesi Mirza .Ağadır..

"Yusuf oğlum şimdi söyleyeceklerimi iyi belle.." diye söze başlar  ve olup biten her şeyi anlatır. Yusuf duydukları karşısında öfkeden çıldırır en çokta kardeşinin kaçmasından ziyade kendiyle ilgili alınan karara tepki gösterip

"olmaz öyle iş dede unut bunu ben babamın katilinin kızını kendime eş yapmam bunu isteme benden" Mirza ağa kararlıdır. Berdel olacaktır aksi takdirde kan dökülür oğul derken yusuf sözünü keser

 " benimle konuşmadan nasıl böyle karar alırsın dede ya herşeyden geçtim, tanımadığım yüzünü bile görmediğim biriyle evlenmemi nasıl beklersin" Yusuf bir türlü sakinleşmez yumruklarını sıkıp masaya vurur ,dişlerini sıkar dedesi konuştukça oda öfkelenir. Mirza ağa aşireti durdurmanın tek yolunun bu olduğunu biran önce gelmesini ister

 "kardeşinin de senin de canınız buna bağlı oğul hemen atla uçağa gel bu akşam bu iş bitecek" Yusuf her ne kadar sinirlenip diretse de bilir ki son söz hep ağa dedesinindir.  Bu durumu çözmenin tek yolu oraya gitmekti ve öylede yaptı Yusuf havaalanına ilk uçağa biletini kestirdi.  Hayatın mucize tesadüfleri ikisininde yanından geçip gidiyordu.. birbirlerini görmeden bilmeden aynı uçakta ardarda oturuyorlardı Nazlı ve Yusuf...

SÜRGÜN SEVDAM ,(Geçmişin gölgesinde çaresiz bir aşk masalı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin