SÜRGÜN SEVDAM ,(Geçmişin gölgesinde çaresiz bir aşk masalı)

HAYAT DEVAM EDİYOR

Başarılı bir evlilik daima aynı kişiyle, birçok kez aşık olmayı gerektirir. Mignon McLaughlin

Bir kadının alnı dudaklarından daha değerlidir. Sonuçta dudaklarından dökülecek seni seviyorum sözcükleri bile önceden alnına yazılmıştır. Bir erkek bir kadını dudaklarından öperek sevgisini göstermiş olurken , alnından öperek " sen benim kaderimsin , alın yazımsın" demeyi kabul etmiş olur.

Nazlı ,Yusuf'un sevdiği,değerlisi, kıymetlisi,kadını,çocuğunun annesiydi evet ama her şeyden de önemlisi alnına yazılmış kaderiydi. Yusuf, hayatının en büyük nimeti olarak görüyordu, hayatını birleştirdiği kadını. Keza Nazlı için de durum farklı değildi. Yusuf ,O'nun kaderiydi.

Evliliklerinin üzerinden tam  9 ay geçmişti. Dile kolay; tanımadığın ,bilmediğin bir insanla hayatı paylaşmanın ve zamanla içlerinde büyüttükleri aşkın üzerinden geçen koca 9 ay. O hayata iki insanın aşkından doğan ortak bir  mucize eşlik etmişti. 

BÜYÜK GÜN....

Nazlı ve Yusuf için bu sabah mucizenin adının konacağı büyük gündü. Bugün doktor randevuları vardı ve Nazlı içinde büyüttüğü o minik mucizenin  bugün cinsiyetini öğrenecekti.Bebekleri artık 5 aylık olmuştu bile.

Sabah erkenden uyanmışlar hazırlanmaya başlamışlardı. Kahvaltı sofrasında iddialar havada uçuşuyor, herkes tahmin yürütüyordu. Mirza ağa 'nın gönlünden geçen soylarına yakışır ve soyunun devamını sağlayacak bir aslan parçası idi. Sümbül ana ve Yusuf daha çok sağlıklı olmasını diliyordu ama hala Nazlı'sına benzeyecek güzel bir kızı olma fikrine de sıcak bakıyordu  lakin yüreğinin taa derinliklerinden gelen bir ses O'na içten içe  "erkek adamın erkek oğlu  olur" sözünü de fısıldamıyor değildi.Kahvaltı bittikten sonra beraber hastaneye gittiler. Nazlı'nın doktorunun yakışıklı ve ilgili bir erkek olması tabi ki Yusuf'ta kıskançlık rüzgarları estiriyordu. Netice de sadece doktor diye düşünmekle yetiniyordu. Tüm hazırlıklar bitmiş Doktor Ayaz odaya girip Nazlı'yı ultrasona almıştı bile uzun ve ilgili tavırları Yusuf'un dikkatinden kaçmıyordu elbet. Ve beklenen an geldi. Ayaz doktor ,bebeğin cinsiyetini söyler söylemez duygu yüklü anlar yaşanmaya başlamıştı. Birbirlerine kenetlenen eller kazanılan iddianın verdiği güç ile Nazlı iki damla gözyaşı eşliğinde ama sevinçle,

"sana söylemiştim erkek annesi olacağımı hissettiğimi."

Gözleri dolu dolu olmuştu Yusuf'un tarifi imkansız duygular içindeydi. Usulca eğilip alnına uzun bir buse konduruverdi. 

"kadınım, sevdiğim hayatımın anlamı teşekkür ederim bana yaşattığın bu mucize için , Allah'ıma şükürler olsun seni ve oğlumu bana bahşettiği için."

Doktor bu süreçte neler yenmesi,neler yapılması gerektiğini bir bir anlatıyordu her ikisine de.  Nazlı'nın daha önce yaşadıkları ve duygusal hassasiyetinin erken doğum riskini de dile getirmişti. Can kulağıyla dinleyen Yusuf;

"Nazlı'm bundan sonra daha dikkatli olmamız gerekiyor bunun için ne gerekiyorsa yapacağım. Seni de, oğlumu da riske atacak hiç bir şey yaşanmayacak" sözünü verdiği anda, doktor araya girerek.

"Nazlı hassas  bir dönemden geçiyor. Yani sadece söylemleriniz değil eylemlerinizde önemli. Her türlü duygusal hasar hem bebeğe hem Nazlı ya kritik dakikalar yaşatabilir. Ama Nazlı unutma ne zaman istersen ben buradayım. Saat kaç olursa olsun çekinmeden arayabilirsin."

Yusuf , dik ve kendinden emin duruş sergilese de içten içte kıskançlıktan çatlıyor ve doktorun ilgisinden aşırı rahatsızlık duyuyordu. Bunu da Nazlı'ya hissettirmemek ve üzmeden dile getirmenin yolunu arıyordu. Hastaneden çıkınca arabaya doğru yönelirken,