.....
Şaşkınlıkla karşımda bana gülümseyen gözlere bakarken Jennie'nin sesiyle irkilerek geri çekildim.
"Kim gelmiş? Ah, desene pizzacı diye. Ne kadar borcumuz?"
Pizzaları elimden alıp mutfağa giderken bana göz kırparak ve gözlerini ayırmadan karşılık verdi.
"Borcunuz yok hanfendi, müessesemizin özel ikramı."
"Öyle mi? Tanrım, teşekkürler!"
Jennie sevinçle elinde getirdiği paraları geriye götürdüğünde hızla kolumdan tutup kendine çekti.
"Dışarı gelir misin?"
"Bırakır mısın kolumu? Ne işin var burda senin?"
Kolumu kendime çekip sertçe çıkışırken Jennie yanımıza gelerek afallamış bakışlarını üzerimizde gezdirmeye başladı.
"Neden kapatmadın kapıyı? Bir sorun mu var beyefendi?"
"Lisa'nın arkadaşıyım ben, sohbet ediyorduk da değil mi Lisa?"
Jennie sevinmişçesine bana gülümseyerek baktığında ne diyeceğimi bilemeden öylece kalmıştım. Ne arkadaşı Tanrım..
"Gerçekten mi? Lisa bana daha önce neden söylemedin?"
Cevap vermek için ağzımı açtığımda onun karşılık vermesiyle atlamadığım şaşkınlığıma bir yenisi eklenmişti.
"Heyecandan unutmuştur, bende acaba gelebilir mi benimle dışarı diye soruyordum."
Jennie beni ona doğru itip dışarı çıkarırken konuşmama dahi müsade etmeyip gülümseyerek karşılık verdi.
"Tabii ki gelir neden gelmesin. Görüşürüz."
Ağzımı cevap vermek için yeniden açtığımda kapıyı yüzüme kapatmasıyla kelimeler dilimde kalmıştı.
"Aklını mı kaçırdın sen!"
Tanrım! Neydi bu şimdi cidden? Neden bu kadar ısrarcı davranıyordu?
"Sadece konuşmak istedim güzelce. Sende amma inatçı çıktın Lisa."
Ellerini cebine sokup sırıtarak bakarken sinirim gittikçe artmaya başlamıştı.
"Beni kurtardığın için teşekkür ettim sana daha ne istiyorsun? Ayaklarına mı kapanayım?"
Arabasının ön kısmına yaslanarak gözlerini düşünür gibi yapıp yukarı dikerek alaycı tavırla karşılık verdi.
"Fena fikir sayılmaz aslında."
Şaşkınca yüzüne baktığımda sırıtmasını yüzünden silmeden başını aşağı eğerek iki yana sallamıştı.
"Bak seni tanımıyorum tamam mı, gerçekten bu akşam için teşekkür ederim ama daha fazla birşey yapamam. İyi akşamlar."
Sesimdeki titreyen tınıyı bastırmak fazlasıyla zordu ve hala şaşkınlığımı üzerimden atamamıştım. Bakışlarımı yüzünden çekip eve doğru ilerlerken kolumdan tutarak engellemesiyle ona dönmek zorunda kaldım.
"Benim konuşmam henüz bitmedi."
Gittikçe artmaya başlamıştı sinirim ama. Hızla kolumu kendime çekerek bir adım geri çıktım.
"Dinliyorum buyrun."
Histerik bir gülüşle ellerini tekrar cebine sokarak benim halime nazaran oldukça sakin bir şekilde karşılık vermişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You Make Me |liskook| [Tamamlandı]
Teen Fiction"Benim bir karakutum var görmek ister misin?" "Aslında sen bir karakutusun sevgilim,ve ben zihnindeki çarkların dönerken çıkardıkları o sesi seviyorum.."