Herkese selam💜
Iyi okumalar⚘🙉
.
.Aradan onca zaman geçmesine rağmen burada ne arıyordu? Hangi yüzle gelebilmişti? Tanrım dudaklarımı ısırmaktan kanatmıştım sayesinde.
Jungkook anında önüme geçerek bedenimi iri gövdesinin ardında bıraktığında kolunu sardım.
"Ne işin var burda senin?"
Oldukça sert çıkan ses tonu sinir bozucu bir şekilde bakan onu hiç bir şekilde etkilememiş gibiydi.
"Uzun zaman oldu biliyorsun."
Kırmızı rujlu dudaklarından dökülen iğneleyici kelimeler kulağa fazlasıyla rahatsız edici geliyordu ve ben sinirden dudaklarımı ısırmanın yanında Jungkook'un tuttuğum kolunu tırnaklamaya başlamıştım.
"Haseul defol."
"Ah lütfen, kalp kırıcı oluyorsun."
Jungkook'un sabır dilercesine gözlerini kapattığını ve nerdeyse burnundan soluduğunu fark ettiğimde karşılık vermesini beklemeden önüne geçtim.
"Görüntümü bozan botokslu yüzünü görmeye katlanmak istemiyorum derhal uzaklaş evimin önünden." diye sert bir ses tonuyla konuşarak üzerine adımlayıp geri çıkmasını sağladım.
"Bir daha da gelmeye cüret etmeye kalkmazsan senin için çok iyi olur."
Sözlerime karşı düşen yüzüne rağmen çaktırmamaya çalışarak sırıttığını fark ettiğimde üzerine atlayıp yüzünü kanatmamak için var gücümle sıktım yumruğumu.
"Henüz ne için geldiğimi bile bilmiyorsun."
"Ne için geldiğin umrumda değil hemen gidiyorsun."
Bir şeyler biliyor olmalıydı eskiye dair, yani dedikodu zamanları... Bunun böyle olacağını tahmin etmem gerekirdi. Bildiği saçma sapan şeyleri tehdit için kullanmayı planlıyordu muhtemelen.
Bakışlarını benden çekerek hemen ardımda duran Jungkook'a baktığında omzundan sertçe iterek üzerine yürüdüm.
"Defol."
"Hareketlerine dikkat etmeni öneririm Lalisa Manoban, ünlüydün değil mi?"
Tanrım!
Beni ne şekil sınıyorsun bilmiyorum ama günümü bunun gibi birinin bozabileceği kadar ne günah işlemiştim?
"O halde sende dikkat etmelisin. Benimle birlikte seninde ayağın kayar"
Hah, elbette gazetecileri ayarladığını anlamıştım. Yoksa buraya gelebilecek bir yüzü asla olmazdı. Amacı magazin sayfalarına yalan haber yayarak başıma iş aşmaktı.
Karşımda gergince hareketlendiğinde etrafa kısa bir bakış atarak derin bir nefes bıraktı. Elbette burayı şu an çeken birkaç gazeteci vardı değil mi?
"Ayaklı gazetelerini de al ve derhal evimin önünden toz ol. Yoksa gerçekten canını çok sıkarım Haseul."
Tehditkâr bakışlarla yüzüme baktığında sırıtarak karşılık vermiştim. Beni böyle alt ediebileceğini sanması komikti. Hoş yeniden geleceğine eminim elindeki delil olarak tuttuğu şeyler yetersiz gelmişti tepkime karşı. Bu yüzden yeniden gelecekti. Eh, gelsin bakalım başına güzel işler açmaktan büyük bir zevk duyacağım.
Kapının önünden ayrılmasıyla evimin önünden uzaklaşarak kendi gibi zevksiz olan arabasına binip kısa sürede gözden kaybolmuş öfkemi Jungkook'un yüzüne kusmamak için kendimi tutarak ona dönüp hızla içeri girmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You Make Me |liskook| [Tamamlandı]
Teen Fiction"Benim bir karakutum var görmek ister misin?" "Aslında sen bir karakutusun sevgilim,ve ben zihnindeki çarkların dönerken çıkardıkları o sesi seviyorum.."