Vampir Yedili

15. Bölüm

- Annabeth -

     Dersten bittiğinde kapıda Percy'yi gördüm ama yanında dürüst olmak gerekirse çok güzel bir kız vardı. Percy durmadan espiri yapıp kızı güldürüyordu. Ters bakışlar atarak yanlarına gittim. Percy beni gülümseyip " Merhaba sevgilim, bu Angelina eski bir arkadaşım. Sevgilisi Adam'ın da burda bir yerde olması gerekiyordu ama neyse " dalgınca dedi ve dalgınca kafasını salladı. Sevgilisi olduğunu duyunca rahatladım ve elimi uzatıp " Merhaba Angelina, ben Annabeth" dedim. Gülümsememe karşılık verip elimi sıktı. Elinin soğukluğundan bir vampir olduğunu anlamıştım. Fısıldayarak " Percy gibi misin ?" diye sordum. Ben bunu sorunca suratı asıldı ve " Evet, önemli bir sorun olduğunu için Percy Adam'ı çağırdı ve ben de onun peşinden burdayım " dedi.

    Yol boyunca konuştuk, Percy'yi ne kadar zorlasam da söylemedi. Evde herkese net olarak açıklayacağım deyip durdu. Evde herkes salona toplanmış bizi bekliyordu. Sanırım şu Adam denen çocukta ordaydı. Beni görünce bir anda yanımda bitiverdi. Elimi tutup kibarca öptü ve "Ben Adam, sen şu meşhur Annabeth olmalısın. Tanıştığımıza sevindim" dedi. Bir baktım ki koltuğun üstünde oturuyor.

    Percy salonun ortasına geçip boğazını temizledi ve konuşmaya başladı. "İlk önce Adam, kardeşim geldiğiniz için teşekkür ederim. Şimdi gelelim sizi çağırma nedenime. Kısa bir süre önce bir grup yeni doğmuş  vampir yanımıza gelip bizim onlara bulaşmamamızı istediler. Bulaşırsak Annabeth'i öldüreceklerini söylediler. Başta umursamadım ama sonra dikkat çekmeye başladılar. Bu yüzden gitmelerini istedim. Ama kabul etmeyip kavga çıkardılar. Kavgada birini acıyıp bırakmıştık, şimdi yeni doğan vampirlerden bir ordu yapmış. Bize de savaş açmak üzereler bu yüzden birkaç dostu çağarmamız gerekiyor" dedi ve tepki vermemizi bekledi.

   İlk olarak Adam konuşmaya başladı ve  "Kardeşim, benden ne istersen yaparım. Sana bir can borcum var. Ayrıca kuzeyde birkaç dostum var bize yardım edebilecek. Elimden geldiğince yardım edeceğim" dedi. Percy gülümseyip "Sağ ol dostum" dedi. Sonra da Jason "Percy biliyorsun biz bir aileyiz ve senin her zaman arkandayız. Ben de birkaç dostumu çağırdım. Yakında burda olurlar" dedi. Percy'nin nerdeyse gözleri parlıyordu. "Çocuklar hepinize teşekkür ederim, onlar yeni doğanlar yani halletmesi kolay tipler ama ben liderlerini merak ediyorum. Büyük ihtimalle bir yeni doğan değil eğer öyle olsaydı vampir yaparken kendini tutamayıp onları öldürürdü" dedi, kafası karışık bir şekilde. "Haklı olabilirsin ama biz de kolay lokma değiliz" dedi Leo,alaycı bir şekilde. Bense içimden lanetler okuyordum. Bana oldukça fazla gelmişti bunlar. Lanet olsun! Her şey bu kadar üst üste gelmek zorunda mıydı? Ayrıca Percy ile olan gecem çöpe gitmişti.

    "Unuttuğunuz birşey var, şehri kim koruyacak?" diye sordu Piper. "Küçük grup belirleriz. Onlar şehirde dolaşıp sorun var mı diye bakarlar biz de savaşırız" dedi Percy. Benim yanıma gelip "Iyi misin? Burası yakında vampir dolacak. İstersen gidelim" dedi. Sadece kafa salladım, elimi tutup beni arabaya doğru sürükledi. Yolda birşey demedi. Aslında iyi ki demedi çünkü kafam allak bullak olmuştu.

    Odama çıktığımda Percy çoktan yatakta yatıyordu. Yanına gidip ona sarıldım ve gözlerimi kapayıp uyumaya çalıştım.