9. Bölüm

564 27 4
                                    

-Annabeth-

Sanırım bu akşam hayatımda en çok eğlendiğim akşamlardan biriydi. Thalia'yla eskisi gibi ve delilerce eğlendik. Akşam eve gelince annem beni böyle mutlu gördüğü için birşey demedi. Ama sanırım artık zamanı geldi, Percy'nin sevgilim olduğunu söylemeliyim. Çünkü artık hem mantıklı açıklama bulamam hem de Percy'ye söyliyeceğimi söylemiştim. Eveet son karar yarın sabah annemlere sevgilim olduğunu söylüyorum ve Percy'le tanıştırıyorum.

Odama girince belimde iki soğuk hissettim, suratına bakmama bile gerek yoktu. "Seni çok özledim" diye fısıldadı kulağıma. Sözleriyle gülümsemem bir oldu. Yavaşça kafasını geri çekti ve dudaklarıma yapıştı. Kalbim sanki yerinden çıkıcakmış gibi çok hızlı atıyor. Nefesim tükenmek üzereyken anlamış gibi geri çekildi. Elimden tutup beni yatağa yatırdı, o da yanıma yattı. Bunu fırsat bilerek ona sıkıca sarıldım, sanki bıraksam kaçıcakmış gibi hissediyordum. "Sanırım birileri beni çok özlemiş" dedi ve güldü. "Çok komik, az önce seni çok özledim diyen kimdi?" diye cevap verdim. "Tamam, ben özlediğimi kabul ettim. Sen kabul etmiyorsun" dedi, haklıydı. Ama konuyu değiştirmem lazımdı çünkü böyle giderse beni gene domates gibi kızartıcak.

"Percy, bana güçlerini söyler misin?" diye tüm tatlılığımı kullanarak sordum. "Konu değişimi, tamam. Gözlerimiz çok iyi görür, tenimiz demir gibi serttir ve kırılamaz. Sadece kandan besleniriz, uyumayız ve herkesin kendine has bir gücü vardır. Benim gücüm suyu kontrol etmek" dedi. Ben o anda küçük bir şoka girdim. Anlamış gibi güldü ve avcunu açtı, bir anda elinde su oluşmaya başladı ve gittikçe arttı. Sonra avcunu kapamasıyla su yok oldu. "Eee ne düşünüyorsun bilmiş kız?" diye sordu. Açıkçası şu an ne düşündüğüm hakkında benim de bir fikrim yok. Ama "Kesinlikle harika, yosun kafa" dedim. Ona yosun kafa dememe güldü, ne var o bana bilmiş kız diyorsa ben de ona yosun kafa derim. Ona daha sıkı sarıldım ve uykuya daldım.

Sabah yanağıma güzel bir öpücükle uyandım. Percy bana gülümsüyordu, "Günaydın sevgilim" dedi. Ben de ona gülümsedim ve "Sana da günaydın Percy" dedim. "Alarmla uyanmayı sevmiyorsun, ben de böyle uyandırıyım dedim. Sanırım hoşuna gitti" deyip hınzırca gülümsedi ve dudağıma bir öpücük kondurdu. "Evet gidemez mi? Sevgilimin beni öperek uyandırması beni mutlu etti" dedim. Bu güzel anı tahmin edin kim bozdu eveet annem. "Annabeth hadi kalk geç kalıcaksın" diye aşağıdan bağırdı. "Percy, ben bugün annemlere senin sevgilim olduğunu söyliycem. Ben bunu söyledikten sonra gelebilirsin" dedim. Yanağımı öpüp "Zamanı gelmişti" dedi ve gülümsedi.

Merdivenlerden olabildiğince yavaş indim, ama daha dakka bir gol bir. Annem anında "Annabeth noluyo ne yavaşlık aşağı gelmeme" diye başladı. "Size birşey söylemem lazım" diyerek başladım. "Benim bir sevgilim var" dedim ve tepkileri bekledim. Annem şaşırılıcak derecede mutlu bir şekilde "Biliyordum, anlamıştım. Şu sabahları gelen yakışıklı ve zengin çocuk değil mi?" diye tahmin yürüttü. "Evet, anne. Ama onun bir adı var, adı Percy" dedim, olabildiğince sakin bir şekilde. "Eee ne zaman tanışıyoruz, şu adı Percy olan zengin ve yakışıklı çocukla?" diye sordu babam, hem anneme hem de bana gönderme yaparak. "Eğer isterseniz şu an kapıda, söylerim gelir" diye cevap verdim, babam sadece kafa sallayarak kahvaltısına devam etti. Anında kapı çaldı. Percy'nin bu kadar çabuk geliceğini düşünmemiştim.

Kapıyı açtığımda o aşık olduğum gülumsemesiyle bana bakan Percy'i gördüm. Üstünde beyaz tişört ( bu çocuk kışın geldiğinin farkında değil), açık mavi bir pantolon ve siyah bir ceket vardı. Arabası da her zaman ki gibi kapının önünde duruyordu. Gülümsemesine karşılık verip içeriyi işaret ettim.

Vampir YediliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin