- Percy -
Bay Chase ile konuşup eve gittim, onun benimle olan konuşması Annabeth'i nasıl tehlikeye attığımı hatırlattı. Ailesiyle arasını bozdum, tüm sevdiklerini ve onu tehlikeye attım. Ona hiç yaklaşmamalıydım. Bu çok büyük bir hataydı, ona söylemeye cesaret edemedim ama onu istemelerinin sebebi bendim. Onlara bulaşıp dikkatlerini çeken onların bana acı çektirmek istemelerinin sebebi bendim. Gitmem gerekiyordu ama onu nasıl bırakabilirdim ki? O... o kadar yıl sonra aşık olduğum ilk kız.
Eve gidip Piper'ı buldum ve diğerlerinin duyamayacağı bir yere götürdüm. Ne oldu anlamında kafasını salladı. Ona düşüncelerimi anlattım ve o sinirli ifadeyi gördüm. "Sen delirdin mi? Kız sana aşık hem de deliler gibi! Sevdiğin kıza bunu yapıcak mısın gerçekten Percy? Hem ona hem de kendine ? " diye kızdı. "Piper anlamıyorsun, o bir insan illa unutur ve yeni birine aşık olur. Normal, sıradan, onu tehlikeye atmayacak birine. Ayrıca ben... ben biliyorsun ki acıya alışkınım. Buna katlanabilirim ama onun benim yüzümden acı çekmesine hatta... hatta ölmesine katlanamam " diye kendimi savundum. "Peki, onun başka birine sana baktığı gibi bakmasına, sarılmasına, öpmesine... Bunlara katlanabilecek misin Jackson?" diye daha fazla yüklendi. "Evet zor olucak ama buna mecburum. Daha kötüsüne katlanamam. Ayrıca burada olucağımı kim söyledi. Burada durursam kendimi tutamam ve ona geri dönerim. Gideceğim, başka bir şehre başka bir ülkeye hatta belki başka bir kıtaya" dedim ve bu söylediklerimde ciddiydim. "Tabi ki hatta başka bir dünyaya gidin Bay Jackson! Neptün'e ne dersiniz tıpkı sizin gibi buz gibi" diye daha da kızdı. "Hadi ama Piper bana destek olman gerekirdi" diye sızlandım. "Niye sana destek olayım ki? Herkese acı çektir diye mi? Seni yalnız bırakmayacağımızı biliyorsun Percy tam burda bir düzen yarattık sen bunu yok etmekten bahsediyorsun" dedi. "Bak sadece sen ve ben bileceğiz gideceğimi. Eğer bilmezlerse gelemezler, tamam mı? Nereye giderim ben de bilmiyorum bu yüzden sana da sıkıntı çıkmaz. Ciddiye almadım dersin olur biter. Nolur Piper sana yalvarıyorum, varlığım herkese acı çektiriyor" diye ona yalvardım. "Asıl yokluğun herkese acı vericek Percy" diye beni ikna etmeye çalıştı. Ama ben kararımı çoktan vermiştim bu yüzden kafa sallayıp "Piper ben kararımı çoktan verdim. Ya bana yardım ya da karışma" diye ona rest çektim. Yoksa birazdan bana büyükonuş kullanacaktı. Mecburen kafa salladı ve birlikte bunu nasıl yapacağımızı düşünmeye başladık.
- Annabeth -
Uyandığımda sabahın ilk ışıkları yüzüme vuruyordu. Percy yanımda olmadığı için küçük bir hayal kırıklığıyla yataktan kalktım. Tam kapıyı açıp banyoya gidecektim ki belimde onun kollarını hissettim. "Bana günaydın öpücüğü yok mu ?" dedi. Dönüp ellerimi yanağına koydum. "Sanırım biraz geç kaldınız Bay Jackson" dedim. "Savaşta ev darmadağın olmuş. Odamı toplamaya çalıştım, biraz geçte olsa sana yetişebildim. " dedi. Gülümseyip dudağına bir öpücük kondurul aşağı iniyordum ki Percy beni tutup sımsıkı sarıldı. Gülüp " Galiba birileri beni çok özlemiş " dedim, onu taklit ederek. O sadece omuz silkmekle yeltenince ben de yavaşça aşağı indim. Babam bana bakıp ciddi bir konuşmaya başlayacağı zamanki tavrını aldı ve boğazını temizledi. "Annabeth sen de biliyorsun ki biz senin aşk hayatına hiç karışmadık. Ama bence artık Percy ile arana mesafe koyman gerek. Lise aşkları gelip geçicidir yani üzülmeni acı çekmeni istemiyoruz. Lütfen bizi dinle kızım. " anlamsızca anneme baktım. "Baban haklı Annabeth sonuçta bu 3 gün sana güvenmeyen birinin peşinden gittin. Sanırım Percy bizi anlamış olacak ki seni almaya gelmedi. " dedi. Kalkıp camdan dışarı baktığımda yosun kafanın arabası yoktu. "Ne var yani aşık olamaz mıyım? Bıraksaydım da gitse miydi ?"
dedim ve sinirle evden çıktım. Percy'nin arabasından sonra benimki bir hurda yığını gibiydi. Ben ne olduğunu anlamadan biri arabaya bindi. Kafamı çevirince onu gördüm. Eğer araba sürüyor olmasaydım ona sımsıkı sarılırdım. "Boşuna kendini üzüyorsun bilmiş kız. Eninde sonunda unutucaklar, insanlar unutur. " dedi. Sonunu o kadar sessiz söyledi ki kendi kendine mi konuştu anlamadım. Sonra evde ki tavrı aklıma geldi, babamla konuşmasından sonraki hali. Kafam iyice allak bullak olmuştu. "Percy ne demek istiuorsun? " diye sordum, şaşkınlıkla. Kafa sallayıp "Boşver kendi kendime konuşuyordum " dedi.Okula vardığımızda yanağıma bir öpücük kondurup gitti. Ben de Thalia'yı aramaya koyuldum. Tabi ki gene Luke ile öpüşüyordu. Normalde olsa dalga geçerdim ama kafam o kadar karışık ki hiçbir şey yapasım yok. Ben sahte bir öksürük yapınca ayrıldılar. Ayrılmalarıyla beraber Thalia'yı kolundan çekip götürmeye başladım. Luke arkamızdan " Hey! Annabeth ne oluyor? " diye bağırdığını duydum. Thalia da daha fazla dayanamadı ve kolunu kurtarıp durdu. "Annabeth gene noluyor? Evine bir gidiyorum, Percy ile kavga edip onun peşinden ailesinin yanına gittiğini öğreniyorum. Şimdi de bu! " diye bağırdı. Sakince olanları tek tek baştan sona anlattım. Son kısımları bir kez daha tekrar edince kafam daha da karıştı. "Bunlardan sevgilimizin vampir olmaması gerektiğini öğreniyoruz" diye dalga geçti. "Hadi ama Thalia, dalga geçme. Bir şeyler oluyor, Percy sanki beni bırakıp gidecekmiş gibi davranıyor" diye ona kızdım. Kafa sallayıp "Annabeth bak bilmiyorum tamam mı yani bu soruların cevabı Percy de gidip ona sorman gerekiyor" dedi. Anlamsızca kafa sallayıp banka oturdum. Sanki gidecekmiş gibi sarılması, unutucağımı belirtmesi, anlamsızca kendi kendine konuşmaları ... Percy sakın bunu bana yapma. Buna katlanamam...
Ben nasıl bu kadar değiştim? Normalde ailesinin sözünden çıkmayan tek derdi dersler olan bir kızdım. Ah Percy sen bana ne yaptın böyle !
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampir Yedili
FanficYa yedili (Annabeth yerine Calypso) vampir olsaydı? Yüzyıl boyunca kimseyi sevmeyen Percy, Annabeth'e ilk görüşte aşık olsaydı? * Kitap ile alakası yoktur.