3. Bölüm

86.8K 4.3K 782
                                    

Medya: RİHANNA - Take A Bow

Keyifli okumalar 🦋

••••••••••

EYLÜL

Günün ilerleyen saatlerinde, zaman benim için hızlıca akıp gitmişti. Öğrencilerimi sevmiştim ve onlarla iyi bir uyum yakalamıştım. Geçen yıldan eksikleri olsa da çok kısa zamanda bu yıl ki müfredatı yakalayacaklarına emindim. Melis'in ise diğerlerine göre daha fazla eksiklikleri olmasına rağmen anlattıklarımı hemen kavrıyor oluşuyla arayı hızlıca kapatacağının sinyallerini çoktan vermişti.

Son dersin bitiş zilinin çalmasıyla birlikte öğrencilerim yavaş yavaş sınıftan çıktığı sırada kapıda yeniden Arzu Hanım ile aynı adamları belirdi.

Bakışlarımı Arzu Hanım'ın üzerinde gezdirdim. Sabahki gördüğüm siyah kıyafetini değiştirmiş bu defa üzerine petrol mavisi bir elbise giymişti. Tartışmasız çok güzel bir yüzü vardı ve eminim 20'li yaşlarında şimdiki halinden çok daha güzeldi.

''Yeniden merhaba Eylül Hanım.''

Arzu Hanım'ın tiz sesiyle ürpersem de bozuntuya vermeden başımla selamladım onu ve bakışlarımı yanımdan geçen Melis'e çevirdim.

Melis'in yanlarına gitmesiyle birlikte Cesur adındaki koruma, çantasını aldı ve gülümseyerek ona göz kırptı. Melis de ona gülümsemişti. Birbirlerini sevdikleri her hallerinden belliydi. Nedense aralarındaki ilişki beni sebepsizce mutlu etmişti.

Belli belirsiz gülümsememle onları izlerken Arzu Hanım'ın, Melis'e sorduğu sorusuyla gülümsemem yarım kaldı. ''Günün nasıl geçti bitanem, öğretmeninden memnun kaldın mı?''

Bakışlarımı, hızlıca Arzu Hanım'a çevirdiğimde gözlerindeki tehditkar parıltılarla bana baktığını gördüm. Melis de başını bana çevirdi fakat Arzu Hanım'ın bakışlarına tezat, sevgiyle gözlerimin içine bakıp hafifçe gülümsedi. ''Hem de çok."

Melis'in cevabı beni mutlu edip yeniden gülümsetmişti lakin Arzu Hanım'ın kaşlarının çatılmasına sebep olmuştu. ''Gidelim artık.'' dedi ters bir şekilde ve Melis'i hafifçe iteleyerek yürümesini sağladı.

Korumaları da onlarla çıkarken ilk defa Cesur'la gözlerimiz buluştu. Melis'e sevgiyle baktığı bakışları gitmiş yerine ifadesiz bakışları geri gelmişti.

Gözlerimi ondan kaçırıp Melis'in usulca gidişini izledim. Ardından öğretmenler odasına gidip toparlandım ve tam kapıdan çıkarken Beren'le karşılaştım.

''Çıkıyor muydun?

Beren'e belli etmeden rahat bir nefes üfledim. Nihayet çıkabiliyordum. ''Evet çıkıyorum.''

"Beni bekle, bende çıkıyorum. Birlikte çıkalım.''

Beren'i başımla onaylayıp sabırsız bir şekilde beklemeye başladım. Bir an önce İlayda'nın yanına gitmek için can atıyordum. İçindekileri dökmek ve kafamı dağıtmak istiyordum. Ona fazlasıyla ihtiyacım olduğunu içimde şiddetle ağırlıyordum.

Beren toparlanıp yanıma gelince birlikte çıkıp arabaya doğru yürümeye başladık.

''Nasıl geçti ilk günün?''

Beren'in sorusuyla keyifsiz bir gülümseme yerleşti dudaklarıma. Bu soruya nasıl cevap verebilirdim ki? ''Güzeldi, öğrencilerim uyumluydu.''

Beren gülümsedi. ''Sevindim, ilk gün genelde zor geçer.'' dedi, samimiyet dolu bir sesle.

Zor kelimesi bugün yaşadığım hayal kırıklığının yanında kulaklarıma oldukça basit bir kelime gibi gelmişti. ''Teşekkür ederim, yalnız geçen yıldan biraz eksiklikleri var, öğretmenleri neden gitmişti?''

EYLÜL (Raflarda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin