28. Bölüm

72.1K 3.7K 655
                                    

Medya: BADEM - Geceyedir Küsmelerim

Her şey biter, herkes gider
Gün bile kaçar gecenin koynuna saklanır
Bir tek ben kalırım
Yaşanmamışları düşünüp kuytularda ölürüm

Keyifli okumalar 🦋

EYLÜL

Akşam üzeri okul çıkışı, eve geldiğimizde Melis odasına yöneldiğinde ben de dinlenmek için kendi odama geçtim. Üzerimdekilerden hızlıca kurtulup kendimi yatağın üzerine bıraktım. Bugün çocuklar beni epey yormuşlardı. Gözlerimi kapattım. Gözlerimin önüne sevdiğim adamın silüeti gelince özlemle soludum ve o an telefonum çalmaya başlayınca gözlerimi aralayıp çalan telefonuma baktım. Arayan Poyraz'dı. Gülümseyerek telefonu açtım. "Efendim sevgilim."

"Menekşelerinde hayat bulduğum nasılsın?"

"Seni özlemekle meşgulüm." deyip daha da gülümsedim.

O ise derin bir iç çekti ve boğuk çıkan sesiyle homurdandı. "Ben de seni çok özledim ama kahretsin ki hemen gelemiyorum yanına."

"Neden?"

"İşler uzadı. Hâl böyle olunca da arka arkaya toplantılar yapmak zorunda kaldım. Son bir toplantım daha var. Ondan sonra kokunda dinlenebileceğim."

Sözleri içimi sıcacık yapmıştı. Tıpkı onun gibi içimi çektim. "Kendini çok yorma olur mu?"

Gülümsediğini ses tonundan anlamıştım. "Seviyorum seni menekşem."

"Ben de seni seviyorum."

Telefonu keyifle kapattıktan sonra yataktan kalkıp Melis'in odasına girdim. Geldiğimi fark etmemiş, masasının üzerinde duran kitaplarına bakıyordu.

"Ne yapıyorsun?"

Sesimi duyunca önce irkildi ardından başını bana çevirip sırıttı. "Öğretmenim ödev verdi de onları yapıyorum."

Gözlerimi kısıp ona doğru ilerledim. Yanına varınca; "Demek öğretmenin ödev verdi." diyerek gıdıklamaya başladım.

Melis ise çığlık çığlığa gülmeye başladı. Bir süre daha gıdıkladıktan sonra; "Tamam öyleyse sen ödevlerine devam et, ben de mutfaktaki hazırlıklara bakayım."  Başını sallayınca onu öptüm ve odasından çıkıp mutfağa indim.

Mutfağa girince mutfaktaki her zaman ki koşuşturmaya baktım. Mutfaktaki koşuşturmadan ziyade dikkatimi çeken masadaki sarmalar oldu. Enfes görünüyorlardı. Hızlıca sarmalara yöneldim. En sevdiğim yemek sarmaydı ve Nesrin Sultan sarma konusunda tam bir lezzet uzmanıydı.

"Acıktın mı kızım?" diye soran Nesrin Sultan'a çevirdim bakışlarımı. "Valla sultanım, çok acıktım." diyerek sarmadan bir tane aldım. Muhteşem tat ağzıma yayıldıkça içimi çektim. "Harika olmuş, ellerine sağlık."

Nesrin Sultan; "Afiyet olsun kızım." diyerek elindekileri Banu ile Burçin'e uzattı. "Bunları da içeriye götürün."

İçeriye servis açmak için gideceklerini anlayınca hızla araya girdim. "Poyraz'ın toplantısı uzamış, yemeğe gelemeyecekler. İçeriye hiç masa kurmayın, biz Melis'le beraber sizinle yeriz." dedim ve ağzıma bir tane daha sarma attım.

Bir kez daha muhteşem tatla kendimden çekerken mutfağa çöken sessizliği bir anlığına anlamlandıramadım. Ağır sessizlik kulaklarımı sağır edecek cinstendi. Tüm gözlerin üzerimde neden toplandığını ve sessizliğin sebebini idrak edince panikle onlara döndüm. Aceleyle; "Toplantılarını Cesur' dan öğrendim." dedim yarı sesli yarı sessiz çıkan sesimle.

EYLÜL (Raflarda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin