"JİNYOUNG'IN AŞKKKUŞU GELCEKMİŞ LAN BURAYA!"
Daehwi bu bağırtı ile titreyerek gözlerini açarken bir şaplak sesi duymuştu.
"Ya salak saçmalama onun sev-"
Jinyoung susmuştu çünkü Daehwi kalkmış ve Jinyoung ile kankasına bakıyordu uykulu gözlerle..
Jinyoung arkadaşının ensesine bir kez daha sertçe vurmuş ve Daehwi'nin yanına gitti.
"Ah, uyuyor muydun? Özür dilerim"
Arkadaşına sinirle bakıp 'aptal' diye tıslamıştı. Arkadaşıysa gülüyordu. Jinyoung daha fazla sinirlenirken derin bir nefes alıp Daehwi'ye döndü.
"Uykun kaçtı mı?"
Daehwi başını olumlu anlamda sağladığında güldü Jinyoung.
"O zaman yüzünü yıkayalım"
Dedi ve Daehwi'nin kolunu tuttu. Daehwi kaşlarını çatıp kolunu sertçe çekti ve Jinyoung'ın gözlerinin içine baktı.
"Ben giderim, sağol!"
Dedi ve sınıftan çıktı. Tuvalete gidip tuvalet kabinlerinden birine girdi ve sertçe kapıyı kilitleyip sırtını kapıya yasladı. Kendimi tutamadı ve hıçkırarak ağlamaya başladı.. Tuvalette kimse olmadığı için bu kadar rahattı ama çok geçmeden kapı sesi gelmişti. Daehwi kendini tutarak ağladı bu sefer.. Sessizce hıçkırıyor, bazen de nefesi kesiliyor, sonra düzeliyordu..
Zil çalmıştı ama Daehwi hala tuvaletteydi. Kendini toparlamaya çalışıyordu. Her ne kadar dersi dinleyemeyeceğini bilse de yok yazılmak istemiyordu. Kendini kısa sürede toparladı. Kabinden çıktığında istediği gibi etrafta kimse yoktu. Derin bir nefes alıp yüzünü yıkamaya başladı. Gözleri şişmişti tabii o kadar ağlamaya..
Tuvaletten çıkıp sınıfına giderken koridor boştu.. Sınıfına gittiğinde korkuyla kapıyı tıklayıp içeri girmişti. Sınıfta hoca göremeyince aşırı rahatlamıştı. Hızlıca sırasına oturup başını sırasına yasladı. Tekrar kapı açılmış ve "Hoca yokmuş lan" demişti biri. Daehwi bunu duyunca daha çok rahatlamış ve gözlerini kapatmıştı. Zaten son dersti. Gözleri düzelsin diye uyuyacaktı ki, zaten acıyordu..
---
Gözlerini açtığında sınıfta kimse soktu. Telefonun saatine baktığında normal çıkış saatinden yaklaşık bir buçuk saat ileride olduğunu fark etti. Telaşla eşyalarını toplamaya başladı. Yeni kalkmanın verdiği etkiyle başı dönmüştü ilk. Sonra düzelince devam etmiş ve çabucak okuldan çıkmıştı. Etrafındaki herşeyi es geçip bir taksiye binmişti. Normalde otobüsle giderdi ama yeterince geç kalmıştı.
Eve geldiğinde taksiciye parayı ödeyip evine çıkmıştı. Kendi anahtarla kapıyı açmış ve içeri girip kapıyı kapatmıştı
"Sen mi geldin oğlum?"
Annesinin sesi üzerine Daehwi telaşını dindirmeye çalışarak "Ben bugün çok yoruldum, uykum var anne, uyuyacağım!" deyip odasına girmiş ve üstünü değiştirmeden yatağına yatmıştı. Çok geçmeden uyuyakalmıştı zaten..
~~~~~
Huh, kısa ama etkili bir bölüm oldu sanırım
Ve bu bölüme oy vermeyin, çok da içime sinemedi çünkü @sekermelikezeynep
Jinhwi ile kalınn
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Offended-Jinhwi
Fanfictionİkisi de birbirine baktı bir süre. Hatta zil çalana kadar öyle kaldılar. Yaklaşık 4,5 dakika. Onlar için öyle miydi peki bu 4,5 dakika? Onlar için zaman durmuştu. İkisi de o 4,5 dakikada yüzlerindeki her bir dokuyu ezberleyecek kadar derin ve fazla...