40

119 16 143
                                    

İrkilerek açmıştı gözlerini. Heyecanlı bir şekilde etrafına bakındı. Evindeydi. Masasının başında. Peki o rüya neydi? O kadar çok heyecanlanmıştı ki.. Adeta gerçek gibiydi onun için. Elini kalbine götürdü. Olamazdı. Hala mantığı istemiyordu onu. Kalbi ona kavuşması için çırpınırken mantığı buna engel oluyordu. Ve Daehwi kesinlikle mantığını daha çok dinliyordu. Çünkü haklıydı.

Saatine baktı. Sabah olmuştu. Başını çevirdiğinde boynu çok acımıştı. Tüm gece o şekilden yatmak boynunu acıtmış olmalıydı. Yüzünü buruşturdu. Hızlıca kalktı ve elini yüzünü yıkadı. Kurulandıktan sonra bir müddet aynaya baktı. Ellerini dudaklarına götürdü. Tekrar kalbi hızlanma başlarken biraz da gülümsüyordu. Ama ardından mantığı kendine gelmesi için ona gerçeklerle birlikte tokat atmıştı.

Kıyafetlerini giydikten sonra çantasını hazırlamaya koyulmuştu ki fizik kitabının üzerinde bir not kağıdı gördü. Eline aldı. "Fizik önemlidir!  -Jinyoung" yazıyordu. Kaşları havalanırken hemen kitabını açtı. Ödev yerlerinin hepsinin dolu olduğunu fark ettiğindeyse gülümsemeden edememişti. Şu an Jinyoung'ın ona yardım etmesi umurunda değildi. Fizik ödeviyle uğraşmayacaktı!

Hazırlanıp çıkmış, hatta okula yaklaşmıştı. Bir süre sonra okul bahçesine adım attıpında gözüne ilk çarpan şey Jinyoung olmuştu. Kulaklarına kadar kızardığını hissettiğinde hızlanarak içeri geçmeyi umuyordu ki öyle olmadı.

"Daehwi!"

Onu duymamış gibi davranarak hızla içeri girmiş ve en yakındaki lavaboya atmıştı kendini. Yüzünü yıkayıp kızarıklığı geçene kadar durdu ve geçimce sınıfına doğru yol aldı. Jinyoung'ın sınıfın başında beklediğini görünce sakin olmaya çalıştı. Unutmalıydı, gerçek değildi çünkü. Değil mi?

Jinyoung onu görünce gülümsemiş ve yaslandığı yerden yanına gelmesini beklemişti.

"Seslenmiştim, duymadın sanırım"

"Aa, öyle mi? Hiç duymadım"

"Neyse,"

Dedi ve Daehwi'nin çantasını tutup çıkarmasını sağladı. Ardından Daehwi bir şey diyemeden sınıfa girdi ve Daehwi'nin sırasına koyup tekrar yanına geldi. Kolundan tutup onu sürüklemeye başlamıştı. Daehwi'nin kalbi tekrar hızlanmaya ve yüzü kızarmaya başlamıştı bile. Jinyoung'ın bu garip tutumu onu daha da heyecanlandırıyordu. Bahçeye çıktıklarında hala gelen kişiler vardı. Daehwi'nin elini bırakıp yürümeye devam etti. Daehwi de mesajı anlayıp onu takip etti. Neden böyle bir şey yaptığını kendisi de bilmiyordu. Ama şu an onu ele geçiren şey duygularıydı.

Arka bahçeye geldiklerinde Jinyoung bir banka hedeflenmişti. Daehwi durdu bir an. Kalbinin hızı artmaya başlamıştı. Geçen günkü banktı çünkü. Jinyoung'ın ona baktığını görünce bankın başına gitti.

"Oturmayacak mısın?"

"Yok ayakta kalayım ben"

Jinyoung gülmüş ve Daehwi'nin kolundan çekip yanına oturmasını sağlamıştı. Ardından kollarını yanındaki bedene sarmıştı.

"Kekelememen ve korkmaman benim mutlu ediyor"

Dedi ve aynı hizaya gelene kadar bankta kayıp başını Daehwi'nin omzuna yasladı.

Offended-JinhwiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin