Hala okul serüveni sürüyordu. Dersten derse girmişlerdi ve hala 2 ders vardı..
Jinyoung sınıfta dersi dinliyormuş gibi yapıyordu. Aklı düşüncelerle doluydu çünkü..
Arkadaşını düşünüyordu..
Aynı yaştaydılar. Ama sanaldan arkadaştı işte. Başka bir şehirde yaşıyordu. Onunla tesadüfen karşılaşmayı çok isterdi.
Daha şimdiden ondan hoşlandığını düşünmeye başlamıştı. Aklına birden Daehwi geldi..
Kendini kötü hissetti aniden. O kendisine öyle davransaydı Jinyoung onunla muhattap olmazdı heralde.
Aklını bunlarla yormamaya karar verdi. Kafasını sıraya koyup arkadaşını düşünmeye çalıştı.
Çok geçmeden sınıfta bir ses duyuldu. Telefon sesi. Jinyoung kafasını kaldırdı ve etrafına baktı. Ardındansa cebinde titreyen ve ses çıkaran şeye.
"Bae Jinyoung. Telefonların sessiz kalması gerektiğini biliyorsun umarım"
Hocasının söylediği ile dikleşti. Elini cebine attı ve telefona baktı. Bu kendi telefonu değildi. Kesinlikle.
Hemen telefonu hala aramadayken sessize aldı. 'Guanlin~shi' diye biri arıyordu. Ve bu Daehwi'nin telefonuydu.
Hala nasıl çalışabiliyordu? Üzerinden araba geçmemiş miydi? Jinyoung'ın kafası karıştı. Hocası onu boşverip önüne dönmüştü. Ayağı kalktı Jinyoung.
"Hocam lavaboya gidebilir miyim?"
Aramanın bitmemesi gerekiyordu. Hoca ona dönmeden kafasını sakladığında bir hızla çıktı Jinyoung. Telefonu açtı ve kulağına götürdü.
"Ah~ Daehwi, umarım derste değildin?"
Kaşlarını çattı Jinyoung.
"Evet, dersteydim!"
"Uhh, sen kimsin?"
Derin bir nefes aldı Jinyoung. Çocuğa direk gıcık olmuştu, Guanlin'e..
"Bundan sanane"
"Eğer karşımdaki Daehwi değilse öğrenmem gerekiyor"
Zil çaldı o an. Jinyoung bahçeye yürümeye başlamıştı.
"Daehwi'yle derdin ne senin?! Belli ki müsait değil de açmadı"
"Zil sesini duydum ben? Sence sana inanmalı mıyım? Eğer sen olsan enayi gibi inanır mıydın?"
Yumruğunu sıktı Jinyoung. Konuştuğu kişinin kendinden küçük olduğunu tahmin edebiliyordu.
"SÖZLERİNE DİKKAT ET! YOKS-"
"Jinyoung hyung?"
Daehwi Jinyoung'a doğru koşuyordu. Yanına geldiğinde nefes nefeseydi. Hala kalbi kırıktı aslında..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Offended-Jinhwi
Fanfictionİkisi de birbirine baktı bir süre. Hatta zil çalana kadar öyle kaldılar. Yaklaşık 4,5 dakika. Onlar için öyle miydi peki bu 4,5 dakika? Onlar için zaman durmuştu. İkisi de o 4,5 dakikada yüzlerindeki her bir dokuyu ezberleyecek kadar derin ve fazla...