3.BÖLÜM

69 17 6
                                    

      Medya da Su karakteri var

  Hani çok çaresiz olduğunuz anlar olur ya; işte bende tam oradayım. Annemin eli yavaş yavaş ayağındaki terliğe doğru giderken, Mert odaya girdi ve "anne yemek" dediği anda annem hızla aşağıya indi. Bunda bir iş var, bu çocuk çıkarsız asla yardım etmez!

Mert yanıma geldiğinde yüzünde kocaman bir sırıtma vardı. Sonunda dayanamayıp "canım ablam, güzel ablam, benim birtanecik ablam, senden bir şey isteyebilir miyim"

Tam da tahmin ettiğim gibi ne isteyecek acaba?

"Eğer sen bana yardım edersen, ben seni annemden kurtarırım."

Annem, terlik, 37 numara, alnım derken mecbur kabul ettim.

"Eee söyle bakalım benden ne istiyorsun bücür adam"

"Bak şimdi bizim sınıfta bir tane kız var, aslında çok kız var ama neyse" Mert böyle diyince kahkaha atmaya başladım. Çünkü o yaşta bende gidip anneme böyle bir şey söylemiştim ve sonuç yine 37 numara olmuştu.
Kardeşim bana anlamsızca bakınca
"Tamam ne olmuş bu kıza yada kızlara" dedim.

"Ben o kızlardan birini çok seviyorum be abla çooooook. O yüzden bir saat sonra abisiyle buluşacağım nolur sende gel"

"Ama benim ders çalışmam lazım Mert"

"İstersen anneme Ateş'in kim olduğunu bilmediğim halde başka anlamlar yükleyebilirim. Biliyorsun 14 yaşında bir ergen için bu hiç zor bir şey değil"
Suratındaki kendinden emin ifadeyi görünce "tamam ben hazırlanayım" dedim. Öyle bir sarıldı ki sanki bir kardeşim olduğunu yeni anladım. Salak çocuk ya...

İkimiz de hazırlandık ve dışarı çıktık. Mert çok mutlu görünüyordu.

"Mert anneme ne dedin" suratına yine o şaçma gülümseme yerleşti.
"Anneme rüyanda bir ateşe atladığını ve yanacağını söyledim."
Bu niye benim aklıma gelmemişti ki. Çok mantıklı. Bu çocuk bazen beni çok şaşırtabiliyordu.

Konuşurken zaten kafeye gelmişiz. İçeriye, en köşeye oturduk. Kafenin biraz otantik, biraz da modern bir havası vardı. Çok hoş bir yere benziyordu. Eğer menüdekiler de güzel olursa ve beğenirsem buranın müdavimi olabilirdim.

Beklediğimiz kız içeri girmiş olacak ki Mert bir anda elini ayağını topladı. Saçlarını kabarttı. Mert'in baktığı tarafa dönünce resmen şoka girdim.
Kızın arkasından gelen kişi Ateş'ti. Ateş, yoksa, hayır ya Mert'in yanında olamaz!

Kız koşarak Mert'e sarıldı. Mert sırıtarak "Alev hoşgeldiniz" dedi. Ateş beni gördüğüne şaşırmamış gibi elini uzattı ve "merhaba Su." dedi. Bende elimi aynı şekilde uzattım ve "merhaba Ateş" dedim. Sonra gülümsedim ve "isimlerimiz," dedim. Ateş soru sorarcasına "isimlerimiz?" dedi. Hiç beklemeden "isimlerimiz, çok zıt" dedim. Ve burukça gülümsedim. "Zıt şeyler birbirini çeker" dedi ve gülümsedi.

Allah'ım! Sanırım şuan kalbim atmıyor...

Ölüme Beş Kala Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin