Medya da Ateş karakteri var.
İyi okumalar.♡♡♡
İzlediğimiz kamera kayıtlarından sonra kafayı yedim. Ama bir şey belli etmemem gerekiyordu. Zeynep ve Su çok korkmuştu. Diğerleri de...
Birden Su bana döndü. Gözleri dolmuştu. Tam konuşup, teselli edeceğim sırada Esila'nın babası ayağa kalktı. Gelmememiz gerektiğini söyledi ve gitti. Ama biliyordum. Su ve Zeynep durmazdı. Artık bizim çocuklar da durmazdı. Furkan aslında çok sakin biridir. Ama o bile kafayı yemişti. Hemen bir taksiye atlayıp onları takip ettik. Ormanlık bir alandaydılar. Dışarıda bile yaklaşık on-onbeş tane adam vardı. Bir şey bulmamız gerekiyordu. Bir plan yaptık. Su ve Zeynep adamları oyalayacaklardı. Biz de arka kapıdan girecektik. Aslında ben ve Enes bu fikre pek sıcak bakmıyorduk ama başka çare yoktu. Kızlar adamlara doğru yönelince bizde arka kapıdan içeri girdik. Ve o an ortalık karıştı. Birden Su "Zeynep " diye bağırdı. Zeynep'e baktım. Arkasında elinde bıçak olan biri duruyordu. Su Zeynep'e doğru koşunca ben de koştum. Adama tekme atıp yere düşmesini sağladım. Sonra Su'ya baktım. Zeynep kollarına düştü. Enes olayı görünce hemen Zeynep 'in yanına gitti. Ambulansı aradılar. Su dayanamayıp bir yerde yatanlara bir de bize baktı. Biraz zaman geçtikten sonra ambulans geldi ve Zeynep 'i götürdüler. Su'ya baktım. Üstü başı kan içindeydi. Biz de hastahaneye gittik. Zeynep 'i ameliyata almışlardı. Bir hemşire gelip Zeynep 'in fazla kan kaybettiğini söyledi. Şanslıydı ki Furkan 'ın kan grubu Zeynep 'e uyuyordu. Furkan kan verip geri geldiği sırada arkasından bir hemşire geldi. Kızlara zorla uyuşturucu verildiğini ama midelerinin yıkandığını söyleyip gitti. Enes aniden ayağa kalkıp Su'ya bağırmaya başladı. Hasan ve Uygar da Enes'e hak verdiler. Ama Furkan onlar gibi değildi.
Su ağlayarak dışarı çıktı. Ben de peşinden gittim. Banka oturmuş, başını ellerinin arasına almış ağlıyordu. Yaklaşık 2 dakika sonra yanına gidip oturdum. Bakmadı. Birden "Haklılar" dedi.
"Hayır değiller. Senin bir suçun yok Su .Bir tek Furkan haklı sen bilemezdin ki böyle olacağını" dedim . Başını kaldırıp bana baktı ve aniden sarıldı. "Ateş ben çok üzgünüm. Gerçekten bak."
"Biliyorum güzelim, biliyorum."dedim ve ben de ona sarıldım.
"Korktuğumu da biliyor musun peki? Zeynep'e birşey olacak diye çok korktuğumu?"
"Biliyorum. Ama korkma Zeynep'e hiçbirşey olmayacak."
Birden Furkan gelip "Doğru söylüyor"dedi. Su benden ayrılıp Furkan'a baktı. "Hemşire geldi daha yeni . Zeynep ameliyattan çıktı ve durumu gayet iyi. Yarın taburcu ediyorlarmış hepsini. Neyse ben gideyim. Siz de çok durmayın. Hava esiyor. Bir daha bu lanet olası yere gelmek istemiyorum."deyip gitti. Su bana döndü . Gülümsedim ama aklına gelen şeyden sonra aniden suratımı astım. "Ne oldu? Mutlu olmadın mı sen?"diye sordu.
"Zeynep ve diğerleri için tabii ki mutlu oldum. Ama keşke Furkan daha geç gelseydi. "
"Neden?"
"Çok güzel sarılıyordun çünkü "dedim. Gülümsedi ve sarıldı.
"Böyle mi Ateş ?"
Kalakaldım öylece . Ama içim kıpır kıpır oldu. Kalbim yeniden attı. O günden sonra ölmüştüm . Bugün yeniden yaşamaya başladım. Eskisi gibiydi. Herşey eskisi gibiydi...
Bu bölüm biraz kısaydı ama idare edin artık mdncnfnfn.
Neyse okullar tekrar açıldı ve ben bir hafta olmicam çünkü devamsızlığım sınırda. Ama biz yine de arkadaşlarla okula gitmeyip kudurmayı planlıyoruz nndndnnffn.
Neyse işte bir hafta bölüm yok. Okullar kapandıktan sonra da bir iki hafta olmayabilirim. Çünkü annem karnemi gördükten sonra kesinlikle kötü şeyler yaşanacak. Mesela bir iki hafta bitkisel hayatta olabilirim. Neyse kendinize iyi bakın ♡♡♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölüme Beş Kala
ChickLit"Neden gökyüzüm?" "Neden mi?Çünkü nereye gidersem gideyim benimle beraber geliyor o da. Hangi şehirde,hangi ülkede olursam olayım onu görebiliyorum. Yağmur,kar,güneş,bulut hiçbirisi,hiçbir şey engel olmuyor onu görmeme.Sabah da olsa gece de olsa ba...