Medya = Sıla
sn_mendes bu bölüm senin için knk. Unutma evlenmeden olmaz endhndhdndndnd (anladın sen😉😉)İyi okumalar 💜💜💜
Bir kaç saat boyunca aynı pozisyonda hiç konuşmadan oturduk. Ardından eve doğru yol aldık. Eve geldiğimizde, Melis ve Uygar hariç hepsi oradaydı. Onların nerede olduğunu sorduğumda her şeyi anlattılar. Allah'tan Deniz akıl etmiş ve hepsini telefonuyla çekmişti. Onlar için çok mutluydum. Uygar bizi yormamış ve her şeyi kendisi halletmişti.
Bugün öğrendiğim şeylerden sonra kendimi çok yorgun hissediyordum. Bir dakika ya, Barış?
Oturduğum yerden hızla kalkıp, giriş kapısına doğru ilerledim. Vazo yoktu. İyice yaklaşıp yere baktım. Yerdeki kan izleri de silinmişti. Şaşkınlıkla etrafa baktığım sırada arkadan bir ses "bunu mu arıyorsun?" diye sordu. Yavaşça arkama döndüm. Zeynep, elinde kanlı bir bezle duruyordu. Gözlerim dolunca yere bakmaya başladım. Hızlı adımlarla yanıma gelip "ne yaptın lan sen?!" diye bağırdı. Elim ayağım titriyordu. Cidden ben ne yapmıştım? Herkes yanımıza gelince dayanamayıp iyice kapıya yaklaştım. Ateş arkamdan gelmeye başlayınca "Ateş, lütfen gelme. Hatta hiçbiriniz gelmeyin. Biraz yalnız kalmaya ihtiyacım var" dedim.
"Olmaz güzelim. Seni yanlız bırakamam"
"Ateş lütfen. Fazla geç kalmayacağım, söz veriyorum"
Ateş "ama," diye söze başlamıştı ki, Zeynep "Ateş, siktir et şunu! Bırak gitsin, ne hali varsa görsün" dedi. Göz yaşlarıma engel olamadım. Kirpiklerime yapışan yaşlardan dolayı etrafı bulanık görsem de umursamadan, hızla evden çıktım. Etrafın karanlık olması umurumda değildi. Karanlıktan korkuyordum aslında ama şu an onu bile umursamadım. Nereye gittiğimi bilmeden yürüyordum. Ayaklarım benden bağımsız hareket ediyordu. Sanki gidecekleri yeri ezbere biliyorlarmış gibi...
Yine buradaydım işte. Huzur bulduğum yerde, deniz kenarında. Geçip oturdum. Hıçkırık seslerimle dalga sesleri muhteşem bir uyum yakalamıştı. Burda tek başımaydım. Gözyaşlarımı gizlememe gerek yoktu. Sonbaharın ortasına doğru yaklaşıyorduk. Hava esiyor. Ama üzerimdeki ince kıyafetlere rağmen üşümüyorum. Çünkü canım çok yanıyor...
Yaklaşık yirmi dakikadır burda düşüncelerimde boğuluyorum. Yanımda ceket olmadığını bile bile ayağa kalkıp yavaşça denize doğru yürümeye başladım. Denize girdim ve bir kaç dakika boyunca çıkmadım. Ateş'i aramak istiyordum ama telefonum da evde kalmıştı. Denizden çıktığımda, ıslak bedenime çarpan rüzgarla üşümeye başlamıştım. Vakit kaybetmeden eve doğru ilerledim. Büyük ihtimalle saat 23:00'ı geçiyordu çünkü sokakta bir kaç kişiden başka kimse yoktu. Soğuktan titremeye başladım. Kollarımı etrafıma dolayıp yürümeye devam ettim.
Sonunda eve gelebilmiştim. Kapıyı zorlukla çaldım. Kapıyı açan Ateş olmuştu. Endişeli gözlerle bana bakıp "ne oldu sana?" diye sordu. Titreyen sesimle "yok bir şey" dedim. Hiçbir şeye halim yoktu. Çok üşüyordum. Gözlerim kapanıyordu yavaş yavaş. Ateş beni kollarımdan tutup içeri soktu. Yürümekte güçlük çekiyordum. Yer ayaklarımın altından kayıyordu sanki. Ateş tek bir hareketle beni kucağına alınca, bende kollarımı boynuna doladım. Başımı da yasladıktan sonra gözlerimi kapadım. Ateş beni odasına çıkardı ve yatağın içine soktu. "Bitanem sen burda bekle. Ben kızlardan birini çağırıp geleceğim. Üzerini değiştirmene yardımcı olurlar" dedikten sonra olduğu yerde kapıya döndü. Tam gidecekken bileğinden tuttum. Zar zor çıkan sesimle "gitme" dedim. Başını olumlu anlamda salladı ve yanıma uzandı. Hala titriyordum. "Üzerini değiştirmemiz gerekiyor" dedi ve kıyafet dolabına doğru ilerledi. Kalın bir kazak ve eşofman altı getirdi. Üzerimdeki ıslak kıyafetleri çıkarıp, yeni getirdiklerini giydirdi. Bunu mümkün olduğunca bakmamaya çalışarak yapmıştı. En son saçlarımı da kuruttuktan sonra tekrar yanıma uzandı. Yorganı üzerimize çekti. Bir de sımsıkı sarıldı. Sanırım bir tek buna ihtiyacım vardı. Ateş bana sarıldıktan sonra kendimi daha iyi hissediyordum. Bunu dile getirmek için "Ateş, çok teşekkür ederim" dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölüme Beş Kala
ChickLit"Neden gökyüzüm?" "Neden mi?Çünkü nereye gidersem gideyim benimle beraber geliyor o da. Hangi şehirde,hangi ülkede olursam olayım onu görebiliyorum. Yağmur,kar,güneş,bulut hiçbirisi,hiçbir şey engel olmuyor onu görmeme.Sabah da olsa gece de olsa ba...