Wanda: Ne demek istiyorsun?
Fallon: Bunu başarabiliriz. Birlikte. Daha kimseye söylemedim ama emin değildim. Wanda sen her şeyin anahtarısın.
Wanda: Natasha'yı kurtarabileceğimizden emin misin?
Fallon: Güçlerini biraz daha anlamam gerekiyor ama evet eminim.
Wanda: Ne zaman başlıyoruz?
Wanda'ya kendimden emin bir şekilde gülümsedim. Kahvemden bir yudum alıp tekrar ona baktım.
Fallon: Hemen.
Stark endüstrilerinde bana özel bir bina vardı. Babam onun gibi olduğumu anladığı zaman bana vermişti. Çok büyük değildi ama burada Wanda ile testler yapabilirdim. Oraya gittik. Önce bir tüp kan aldım. Wanda bana bakarken ben mikroskop ve çeşitli kimyasallarla kanı inceliyordum.
Fallon: Vegas bana biraz Halsey aç.
Vegas: Hemen küçük hanım.
Vegas... Babamın bana 15. Yaş hediyesi. Friday ve Jarvis gibiydi. Bana küçük hanım demesini sevmiyordum ama babam öyle ayarlamıştı.
Wanda: Kendi Friday'in mi var?
Fallon: Hayır benim Las Vegas'ım var. Kısaca Vegas.
Yükselen Halsey şarkısı ile gülümsedim. Colors'u açmıştı Vegas. Ben Nightmare'ı tercih ederdim ama Vegasın seçimine saygı duydum. Ben gerekli testleri yaparken Wanda'nın dans ettiğini gördüm. Takmayarak işime döndüm.
Fallon: Hazır ol Wanda yakında seninle güçlerini deneyeceğiz.
Wanda dans etmeyi bırakıp bana baktı. Ben mikroskoba bakıp deftere not almaya devam ediyordum.
Wanda: Nasıl yani?
Fallon: İşte güçlerinin ısısı, frekansı, yaydığı enerji gibi temel şeyler. Ama bugün değil çağırmam gereken kişiler var. Bu büyük bir olay ve benim bile yardıma ihtiyacım olabilir. Yanılma ihtimalime karşılık artı görüşler lazım bana.
Wanda:Sen nasıl bir Stark'sın?
Fallon: Dahi ve inanılmaz olsamda 19 yaşındayım. Tecrübe işime yarayabilir. Ayrıca herkes yanılabilir. Benim bu ihtimali olabildiğince azaltmam gerekiyor.
Wanda: Tony'nin kızı olduğundan emin misin?
Fallon: Evet ama ben daha zekiyim.
Wanda: İşte burada.
Fallon: Ne burada?
Wanda: Babandan aldığın genler.
Fallon: Ablan Stark bebeğim.Bugün yurtta kalmayacaktım. Pepper Morgan ve Connor ile kalmak iyi olacaktı. Gece Morgan ile beraber yattık ama uyuyamıyor gibiydi.
Fallon: Sıkıntı mı var Morgan?
Morgan: İnsan ölünce yok mu olur?
Fallon: Sanırım hayır. Daha iyi bir yerden bizi izlediklerini söylüyor herkes. Belki de öyledir.
Morgan: Babam da mı orada?
Fallon: Evet. Ve eminim şu anda uyumadığımız için orada çıldırıyordur.
Morgan: Onu çok sevdiğimi biliyor mudur?
Fallon: Tabiki de tatlım.
Morgan: Seni de seviyorum. 3000 kere.
Fallon: Ben 3100 kere seviyorum seni.
Morgan: 3200.
Fallon: 3300.
Morgan: 3400.
Fallon: 3500 bebeğim.
Morgan: 3600.
Fallon: 3700.
Morgan: 3800.
Fallon: 3900.
Morgan: 4000. Bak ben kazandım.
Fallon: Evet tatlım. Sen kazandın.
Sarıldık ve gözlerimizi kapattık. Morgan'ın içi rahatlamıştı. Ama benimki daha rahatlamamıştı.
Fallon:Ben 27 000 kere seviyorum.
Şimdi içim rahatlamıştı. Ben kazandım zaaa.
Morgan: 89 000 kere seviyorum.
Lanet olsun ben neden bu kıza saymayı öğrettim ki. 3000 de kalsaydık keşke.Dayanamadım şimdi yayımladım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Legacies
FanfictionGitmiş olabilirsin baba. Dönmeyecek de olabilirsin. Dünyanın sana hala ihtiyacı olabilir. Kardeşimin de öyle. Merak etme mirasın hala burada. Natasha teyzeye de söyle gözü arkada kalmasın. Miraslarınız burada. Yarım bıraktığınız işi bitireceğiz.