O sabah her yerim ağrı içinde uyandım. Omuzlarım, belim, bacaklarım. Ama mutluydum. Çok mutluydum, Luke Hemmings'le birlikteydim. Bu hayalleriminde ötesindeydi. Yataktan kalktım Luke yanımdan kalkmıştı. Salona indim. Çocuklar yoktu. Sonra kulağıma hafif bir müzik sesi geldi. Bodrumda çalışıyorlardı sanırım. Ben de yanlarına indim. Luke'a doğru koşup sarıldım. Luke ' provadayız farkındasın değil mi?' dedi soğuk bir şekilde. Geri çekildim. Neden böyle yaptığına anlam verememiştim. Her şey çok güzeldi. Ne zaman provada olsalar ben de gelirdim. Bu günün farkı neydi?
Hiç bir şey söylemeden yukarı çıktım. Koltukta telefonla oynamaya başladım. Tarih gözüme çarpmıştı. 3 Temmuz bu gün konserleri vardı. Konserin gerginliğidir diyip geçiştirdim.
Aradan bir kaç saat geçti. Provaları bitmişti ben de hazırlanmış onları bekliyordum. Calum her zamanki konser öncesi gerginliğiyle 'SKY PENAMI BULAMIYORUM BANA YARDIM ET' diye bağırarak ortalıkta dolanıyordu. Ash masaya vurarak ritim tutuyor. Bu da gergin Calum'u daha da sinirlendiriyordu. Mike kulaklıklarını takmış kendini bizden soyutlamış bir şekilde köşede oturuyordu. Luke ortalarda yoktu. Calum'a mutfak masasında bulduğum penayı uzattım. 'Oh teşşekür ederim' dedi ve sarıldı. Konser için evden çıkarken Luke geldi. Bodrumdan yeni çıkmıştı. Beyaz ince bir gömlek ve siyah dar bir kot giymişti. Vicut hatlarını rahatlıkla görebiliyordum. Çok hoş gözüküyordu. Saçları uzamış ve dağılmıştı. Yanına gittim ' iyi misin? biraz gergin gibisin?' dedim. 'İyiyim mümkünse daha fazla soru sorma.' dedi ve hızlıca yanımdan yürüyerek arabaya bindi. Arkasında kalmıştım. Çocuklar da bu ana şait olmuşlardı. Uzaktan şaşkın yüzlerle bana baktılar. Kafamı iki yana salladım. Sonra ben de arkasından arabaya gittim.
Konser alanına geldik. Arabadan inip eşyaları boşalttık. Sahne arkasında çıkmayı beklerken. Luke'u inceliyordum. Çocuklarla şakalaşıyor gülüyor bana çok soğuk davranıyordu. Ben de konuşmak için konserin sonrasını bekledim. Öncesinde konuşursam morali bozuk veya sinirli sahneye çıkmasını istemiyordum. Çünkü dinleyicileri çok önemsiyorlardı. Ben de etkilemek istememiştim..
Konser bitmişti çocuklar kuliste bir kaç vip biletli kızla fotoğraf çekiliyor , sohpet ediyorlardı. Kızların biri kızıl saçlı , uzun boyluydu. Açık bir teni ve mavi gözleri vardı. Kız Calum'a çok yakın davranıyordu. Anlaşılan ondan hoşlanıyordu. Diğer kızda sarışın , yeşil gözlü diğer kızdan biraz daha kısa ama yinede ince bir kızdı. Kız Luke 'a çok yakın davranıyordu. Luke'ta ondan hiç uzaklaşmıyordu. Şakalaşıyorlar , gülüyorlar, sürekli bir temas halindeydiler. Luke'un karşı koymaması beni çok sinirlendirmişti. Bense koltukta onları izliyor sinirimi belli etmemeye çalışıyordum. Temaslar artmaya başlayınca sinirlendim. Çantamı alıp hiç bir şey söylemeden öylece çıkıp gittim.
Eve geldiğimde saat çok geçti. Zaten hemen gidip yatmıştım. Gece geç gelmişlerdi. Seslerini duyup uyandım. Kapıdan izledim. Beni farketmemeleri için gizlendim. Kapıdan önce o sarışın ve kızıl saçlı kız girdi. Kızıl saçlı kız Calum'la birlikte yukarı çıkıp odaya girdi. Ash ve Mike yoktu. Neredelerdi bilmiyordum. Luke ve sarışın kızda birlikte odaya girdiler. Şok içinde kalakaldım. Aralık kapıyı kapatıp yatağa koştum. Neler olduğunu anlamaya çalıştım. İdrak edemiyordum. Daha dün burada bu yatakta birlikte olduğum. Bana seni seviyorum diyen çocuk şimdi yan odada başka bir kız ile birlikteydi. Tek isteğim şu anda bu yaşananların rüya olmasıydı. Ağlayarak uykuya daldım. Ve olanların geçmesini diledim...