Melekler Çetesi

#14

Lütfen oylarınızı ve yorumlarınızı eksik etmeyin arkadaşlar. Teşekkürler.
İyi okumalar :)

Burak'ın evine girdiğimde içeriden Melis'le konuşmaları duyuluyordu. Oturma odasına geçip kendimi koltuğa attım. Sonra boğazımdaki kurulukla ayağa kalktım. Tam su içmek için mutfağa gidecekken Burak konuştu.
"Dur tahmin edeyim. Gittin, intikam aldın, geri geldin. Umarım onları öldürmemişsindir."
"Merak etme," dedim. Ardından tatlı bir şekilde gülümsedim ve konuştum. "öldürmekten beter yaptım."
Burak bana pörtlemiş gözlerle bakarken, sırtımda hissettiğim acı ve çıkan şaplak sesiyle öne doğru sendeledim. Ayağım sehpaya takıldı ve serçe parmağımı şiddetle çarptım. Ardından da yere kapaklandım.

Ben yerde ayağımı tutatak sudan çıkmış balık gibi kıvranırken Melis bağırdı.
"Helal kız sana! Eminim o şerefsizleri çok iyi benzetmişsindir!"

Tam Melis'e cevap vermek için ayağa kalkarken kafamı sehpaya çarptım. "Lanet olsun!" En sonunda yerde yatmaya karar verdim.

Birkaç saniye sonra Melis beni ayağıyla dürtüklemeye başladı. "Hey! Öldün mü lan? Arya?" Hemen ardından dizlerine vurmaya ve olduğu yerde sallanarak yakınmaya başladı.
"Gitti! Gitti güzelim kız! Daha çok gençti! Daha yaşayacak çok seyi vardee! Daha bi-"
Melis'in daha fazla konuşmasına izin vermeden ayağa kalkıp yüzüne hafifçe vurdum. Vuruşumla kendine gelmiş olacak ki şaşkınca etrafına bakındı. Burak ise bize öküzün trene baktığı gibi bakıyordu.

Daha fazla onlarla uğraşmak istemediğimden dolayı mutfağa doğru ilerledim.

Emir'den

Arabamla Arda'nın evine doğru gidiyordum. Akasya beni aramış ve Arda'nın evinde acilen buluşmamız gerektiğini söylemişti.

Kim bilir yine ne oldu?
Arabayı park edip aşağı indim. Kapının önüne gelince zile bastım. Açan olmadı. Tekrar bastım yine açan olmadı. Tam zile tekrar basacakken kapı açıldı. Ömer geçmem için kenara çekildiğinde içeri girdim. Bizimkiler oturma odasında toplanmıştı. Yanlarına birkaç adımda vardım.
"Ne oldu?"
"Yılanlar'la ilgili bir şey oldu," dedi Akasya.
"Ne?"
"Bizim çeteden üç kişi Burak'la kavga etmiş. Tabi bunlar üç kişi olduğundan onu benzetmişler. Burak gittikten bir süre sonra yanlarına bir kız gelmiş. Şu anda da o üçü fena halde. Kız onları çok pis dövmüş. Bizde bu kızın kim olabileceğini düşünüyoruz. Sence kim olabilir?" Zeynep bir çırpıda konuşunca şaşkınca ona baktım. Çok hızlı konuşmuştu. O sırada söylediği şeyler aklıma geldi.

Kim olabilirdi ki?

Aklımda yanıp sönen uyarı lambalarını görmezden gelip bizimkilere döndüm.
"Kim olduğuna dair bir fikrim yok."

Oysa bir fikrim vardı. Hemde öyle olma ihtimali çok yüksek olan bir fikir.
"Benim gitmem gerek." Dedim. Ardından kapıya doğru ilerlemeye başladım. Arda arkamdan "Nereye?!" Diye seslense de sorusuna cevap vermedim. Hızla evden çıkıp arabama bindim ve sürmeye başladım.

Arya'dan

Burak'ın evinden çıkmış arabama doğru ilerliyordum. Melis, Burak'la kalacağını söylemişti. Ben bunu çok yadırgamamıştım.

Arabama binip evime doğru sürmeye başladım. Yollardan geçerken etrafa bakınıyordum. İnsanlar kaldırımda yürüyordu. Hepsinin bir amacı vardı. Hepsinin yaşadığı kötü olaylar vardı. Bazıları bunu atlatabilmişken, bazıları atlatamamıştı. Hepsi yaşamaya çalışıyordu. Yaşayabilen vardı, yaşayamayanda. Durumu iyi olanda vardı, kötü olanda. Çabalayanlar vardı, çabalamayanlarda. İyi insanlar vardı, kötülerde. Sonuç olarak, hepimiz yaşamaya çalışıyorduk.

Bunları düşünürken evimin önüne gelmiş olduğumu fark ettim. Arabadan inip eve doğru ilerledim. Anahtarla kapıyı açıp içeri girdim. Kapıya döndüm. Tam kapıyı kilitleyecekken arkamda birinin varlığını hissettim. Çaktırmamaya çalışarak kapıyı kilitledim. Tam arkamı döneceğim sırada biri beni hızla kapıya yapıştırdı ve ellerimi başımın üzerinde birleştirdi. Karşımdaki kişinin kasıklarına tekme atmaya hazırlanırken, gördüğüm kişiyle bir anda duraksadım.

Bunun benim evimde ne işi var?!

Herkese merhaba arkadaşlar! İşte yeni bir bölümle karşınızdayım! Umarım bölümü beğenmişsinizdir :)

Acaba Arya'nın evine giren kim? Tahminleri alalım.

Sonraki bölümde görüşmek üzere :)