OY ve YORUMlarınızı eksik etmeyiniz ;)
Kapının girişinide öylece durmuş bir Arya'ya bir anneme bakıyordum. Birbirlerini gördükten sonra annem Arya'ya sarılmıs hâl hatır sormaya başlamıştı. Benim tek düşündüğümse birbirlerini nerden tanıdıklarıydı.
"Siz birbirinizi nerden tanıyorsunuz?" dedim. Arya hâlâ şaşkın bir şekilde bir anneme bir bana bakıyordu.
"Arya'nın annesi benim çocukluk arkadaşım. Hatta siz doğmadan önce evlerimiz birbirine çok yakındı. Sonra taşınmamız gerekti. Ama ben bazen Yasemin'in evine uğruyordum. Arya'yı da ordan tanıyorum. Aslında sizin tanışmanız da iyi olmuş. Bir şey oldu mu birbirinize destek çıkarsınız."
Annem olayı kısaca özetlediğinde bakışlarım ikisinin arasında gidip gelmeye devam ediyordu. Annem, Arya'yla konuşmaya devam ederken bende düşüncelere dalmıştım.
Arya'nın annesiyle benim annem arkadaştı. Peki benim neden bundan haberim yoktu? Madem arkadaşlardı, neden Arya'yla daha önce karşılasmamıştık?Birinin omzuma dokunmasıyla irkilerek kendime geldim. Arya'nın durdugu yere bakınca orada olmadığını, evine doğru ilerlediğini gördüm. Annemin tekrar omzuma dokunmasıyla bakışlarımı ona çevirdim.
"Sen neden Arya'nın yan komşun olduğunu söylemedin?"
Şaşkınca anneme baktım. "Anne, ben senin Arya'yı tanıdığını bile bilmiyordum."
"Olsun. Yine de kimlerle arkadaş olduğunu bana söylemelisin. Bundan böyle her gün beni arayıp neler yaptığını anlatacaksın Küçük Adam." Annem bunu söyledi ve arkasını dönerek mutfağa ilerlemeye başladı.
Küçük Adam mı?
Burak'tan
Beynimde yankılanan zil sesiyle homurdanarak sağ tarafıma döndüm ve yorganı kafamın üzerine kapattım. Evin zili beş dakikaya yakın süredir çalıyordu ama pek umursadığım söyleyemem.
Bir süre durdum ve etrafı dinledim. Herhangi bir ses duymayınca gözlerimi kapatıp uyumaya devam ettim. Sıcaklamaya başlayınca yorganı kafamfan çekmeye karar verdim. Yorganı tam çekecektim ki duyduğum sesle kıpırdamadan olduğum yerde durdum. Odamın kapısının önünden ayak sesleri gelmişti. Biri eve mi girmişti ki?
İyi de kim?
Odamın kapısının açılmasıyla nefesimi tuttum. Adım sesleri gittikçe yatağıma yaklaşıyordu. Ellerini yorganın üzerinde hissettiğim anda, yorganı hızla üzerimden attım ve karşımdaki kişinin kollarından tutarak kendime çektim. Yattığım yerde yuvarlanarak üzerine çıktım ve bacaklarına oturarak kollarını iki yandan yatağa bastırdım. Karşımdaki kişiyle bakışlarımız kesişirken gördüğüm kişiyle gözlerim şaşkınlıkla açıldı.
"Melis?"
"Efendim?"Gözlerimi şaşkınca Melis'in yüzünde gezdirdim.
Burada ne işi vardı ve içeri nasıl girmişti?"Sen sormadan söyleyeyim, Batu bizi evine çağırıyor. Nedenini söylemedi. Sadece sabah beni aradı ve herkesi toplayıp evine getirmemi söyledi." dedi.
"Peki içeri nasıl girdin?"
"Pencereden."
"Ne?"
"Mutfağın penceresini açık unutmuşsun. Sen kapıyı açmayınca da pencere gözüme iyi bir seçenek gibi gözüktü. Peki sen neden tazı gibi üzerime atladın?"
"Gizlice evime girdin. Seni hırsız sandım. Ya da-"
"Ya da Rıza'nın adamlarından biri."
"Veya kendisi." dedim.
"Burak? Üzerimden kalkmayı düşünüyor musun?"
"Yerim rahat." dememle Melis gülmeye başladı. Bir süre sonra ikimiz de kahkaha atıyorduk.Birden gözlerimiz kesiştiğinde ikimiz de sessizlestik. Sadece birbirimize bakıyorduk. Melis'in yanakları hafifçe kızarmıştı. Benim ise içimde anlamdıramadığım bir duygu vardı. Sanki midem etrafa tekmeler savuruyordu. Bende kızarmış olduğuma emindim. Ellerimi Melis'in kollarından çektim. Kollarımı başının iki yanına koydum ve dirseklerime yaslandım. Duyulan tek ses, nefesimizdi. Melis ellerini omzuma koydu ve yavaşça boynuma doğru ilerledi. Boynuma geldiğindr durdu ve ellerini boynumun arkasında kenetledi. Kalbim göğüs kafesimi delmek istercesine atıyordu. Melis'in gözlerinin dudaklarimda olduğunu fark ettiğimdr benim de gözlerim onun dudaklarına kaydı. İkimiz de titrek birer nefes aldık. O an için, sadece o an için sanki dünayda bir tek ikimiz vardık.
Yüzümü hafifçe yüzüne yaklaştırdım. Yüzlerimiz arasında sadece birkaç santim vardı. Melis'in göz kapakları titreyerek kapanırken ben de yavaşça gözlerimi kapattım. Yüzümü biraz daha yüzüne eğdiğimde dudaklarımız birbirini bulmuştu.
Bu belki bir arkadaşlığın sonu, ancak bir aşk hikayesinin başlangıcı.
Medya: Crywolf - Anachronism
Biliyorum, yine uzun süre bölüm gelmedi. Ve artık ne kadar özür dilesem yetmez. Ancak şu haftalarda gercekten büyük bir yoğunluk yaşıyorum ve aynı zamanda da ilham gelmedi. Ama bu bölüm yazdıklarımla umarım kendimi affettirebilmişimdir.
Bir sonraki bölümde görüşmek üzere,
Hoşça kalın :)♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Melekler Çetesi
Teen FictionBir kız düşünün. O kız, öyle bir kız ki, on iki yaşındayken kardeşiyle beraber başına gelen kokunç olaydan sonra bile ayaklarının üzerinde durabilen. Öyle bir kız ki, kayıp kardeşini bulmak için pek çok şey yapan. Öyle bir kız ki, kalbi kö tülük içi...