#25

4.5K 202 40
                                    

Arya'dan

Emir arabayı park etti. İkimizde arabadan indik. Eve doğru ilerlemeden önce ona döndüm.
"Bıraktığın için teşekkürler."
"Rica ederim."

Ardından eve girdim. Kapıyı kilitleyip ışığı açtım. Arkamı döndüğümde, gördüğüm siyah silüetle ağzımdan istemsizce küçük bir çığlık çıktı ve anahtarım elimden düştü. Karşımdaki kişinin kim olduğunu idrak ettiğimde rahat bir nefes aldım. Yere eğilip anahtarı aldım.
"Burada ne işin var Burak?"
"Seni kaç kere aradım haberin var mı?! Ya da kaç kere mesaj attığımdan?! Neden hiçbirine cevap vermedin? Ayrıca neden o herifin arabasından indin?"

Şaşkınca Burak'a baktım.
"Sakin ol. Motoru soğut biraz."

Burak yavaşça derin bir nefes alıp verdi.
"Tamam. Şimdi tüm sorularıma cevap ver."
"Tamam, ama önce oturalım."

Burakla koltuklara oturduk.
"Anlat bakalım."

Burak'ın bunu söylemesiyle başımdan geçen her şeyi ona anlattım.

"O adam Ali Rıza'nın adamıydı, değil mi?"
"Büyük ihtimal."
"Sen iyi misin?"
"Sadece karnım biraz acıyor. Onun dışında iyiyim."
"Bakabilir miyim?"

Onaylarca başımı salladım ve tişörtümü, acıyan yeri gösterecek kadar açtım. Morarmıştı. Burak elini hafifçe karnıma bastırdığında yüzümü buruşturdum.
"Krem sürmek lazım." Dedi Burak ve ayağa kalktı.

Biraz sonra elinde bir kremle yanıma geldi. Koltuğa oturdu ve krem tüpünü bana uzattı.
"Bunu sür."
"Teşekkürler."

Kremi elime sıktım ve karnıma sürmeye başladım.
"Her ne kadar düşmanım olsa da, sanırım ona bir teşekkür borçluyum."
Kafamı aşağı yukarı salladım.
"Sen kilo mu almışsın?"

Gözlerimden ateş çıkarırcasına Burak'a baktım. "Seni öldürürüm Burak!" Ona vurmaya başladım. Burak koltukta geriye doğru kaymaya başlayınca, bende üzerine doğru ilerliyordum. Elleriyle ellerimi tutmaya çalışıyordu.
"Dur, dur dur. Vurma kız. Bak omzumu çökerttin vurma."

En sonunda ellerimi tutmuştu. Ben kurtulmaya çalışırken beni gıdıklamaya başladı. İkimiz de kahkaha atıyorduk. En sonunda ellerimi ellerinden kurtarabilmiştim. Ama tam o anda Burak beni kollarının arasına çekip sımsıkı sarıldı. Bende ona sarıldım. İkimiz de soluk soluğaydık ve hala gülüyorduk.
"İyi ki varsın kardeşim."
"Sende öyle, abi."

Birbirimize sık sık abi veya kardeş demezdik. Aramızda herhangi bir kan bağı olmamasına rağmen, çocukluğumuzda Burak bana çok abilik etmişti. Özellikle de Ecrin'i aradığımız zamanlarda, Melis'le bana çok destek olmuşlardı. Onlar benim hiç sahip olmadığım abim ve ablamdı.
Onlar için her şeyi yapardım. Canımı bile verirdim. Onların da benim için aynısını yapacaklarına dair hiçbir şüphem yoktu. Birbirimize çok bağlıydık. Aramızda, kardeşlerin arasında nasıl bir bağ varsa, aynen öyle bir bağ vardı.

Birbirimize her şeyden çok değer verirdik. Birimize bir şey olursa, diğerleri ona yardıma koşardı. Ne olursa olsun birbirimize destek çıkardık. Arkasında dururduk. Ne olursa olsun, birbirimizi yargılamazdık. Anlayışlı davranırdık. Aramızda sır olmazdı. Birbirimize her şeyden, herkesten çok güvenirdik. Birbirimizin her şeyiydik.
Ve bizde şöyle bir anlayış var,

hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için. Ne olursa olsun.































Herkese merhaba arkadaşlar!
Yeni bir bölümle daha karşınızdayım!  :) :) :)

LÜTFEN OKUYUN. ÖNEMLİ.
⬇️                    ⬇️                      ⬇️
Bu bölüm kısa oldu, biliyorum. Ama bu gün biraz yoğundu. O yüzden bölüm kısa oldu. Bu arada, bu sene sekizinci sınıf oluyorum. O yüzden bu senem çok yoğun olacak. Bu sene fazla bölüm atamama ihtimalim var. Yine de olabildiğince bölüm atmaya çalışacağım. :) :) :)

Bol Burak ve Arya'lı bir bölüm oldu, değil mi?

Bölümü beğendiniz mi?

Beğendiyseniz, lütfen şu beyaz yıldıza tıklayarak turuncu yapınız ve yorum yapmayı da unutmayınız

;) ;) ;) ;) ;) ;) ;) ;) ;) ;)

Bir sonraki bölümde görüşmek üzere.

Hoşçakalın! :) :) :) :) :) :) :) :) :) :) :) :)























♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡

























Melekler ÇetesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin