12.BÖLÜM(DÜĞÜN)

22.9K 523 34
                                    

✴️Yeni bölümle karşınızdayım umarım severek  okuduğunuz bir bölüm olur.

✴️ Oy verip yorum yapmayı unutmayın.

Kollarından seri bir şekil de kalktım gelinliğimin eteklerinden tuttum ve toplu ayakkabının eziyet ettiği ayağımı bile düşünmeden hızlıca merdivenleri çıkarak odaya geldim arkamdan gelen ayak seslerini umursamadan kapıyı çarptım.

Düşünmeyecektim artık bana değer vermeyen insanı düşüncelerime bile davet etmeyecektim. Sıkılmıştım tüm olup bitenlerden. Kapının açılma sesini umursamadan ayağımdaki canavarlardan hemen kurtulup banyoya gittim.

O kadar tutarsız davranıyordu ki artık davranışlarına akıl sır erdiremiyordum. Bazen gözlerin de gördüğüm parıltı beni ona bağlarken, bazen de gözlerin de gördüğüm nefret beni ondan soğutuyordu. Artık bu tutarsız davranışlara ne kadar daha dayanırdım hiçbir fikrim yoktu. Emin olduğum tek bir şey vardı o da Sıraç için de gizlediği iyi adam gerçek olmayan sadece bürünmüş olduğu kötü adamın gerisin de bırakıyordu.

Düşüncelerimden bir an önce uzaklaşıp üzerim de kilerden ve saçımdan biran önce kurtulmaktı. Üzerimde ki gelinlik beni boğuyordu. Hemen ayağa kalktım aynanın karşısına geçtim. Saçım daki duvağı hızlıca çektim. Saçım birazcık acısa da umursamadım şu an da tek odaklandığım şey üzerimde kilerden kurtulmaktı. Saçım da ki tokaları da hızlıca çıkardım.

Sıra gelinliğe gelmişti. Hızlıca fermuarı açmıştım neyse ki fermuar beni zorlamamıştı. Yere düşen gelinliği umursamadan iç çamaşırlarımı çıkarıp duşa kabine girdim.

Artık kendi içimde ki düşüncelerle savaşmayı bir kenara bırakıp dinlenmeliydim. Bugün yaşadığım fiziksel yorgunluk yetmiyor gibi bir de psikolojikmen kendimi yoruyordum. Çevremden gördüğüm olaylar yeterince beni yoruyordu. Başka bir yorgunluğu bünyem kaldırmıyordu.

Duştan çıktım banyo da bulunan bornozu giydim. Bornoz bana büyük gelmişti. Onun sahip olduğu cüsseden sonra benim kisi minnacık kalıyordu. Yerde sürünen bornozu umursamadan kapıya doğru yürüdüm. Sinirden bavuldan kıyafet almayı unutmuştum. Şimdi ben Sıraç'ın karşısına bu hal de nasıl çıkacaktım. Kendimi cesaretlendirdik den sonra kapının kolunu tutum hem belki de uyumuştur diyerek kapıyı açtım.

Odaya girip etrafı süzdüğüm de yatakta sırtı bana dönük öylece yatıyordu. Sessiz olup onu uyandırmamak için parmak ucun da giyinme odasına gittim. Dolaba döndüğüm de Sıraç'ın kocaman kıyafetlerinin yanın da benimkiler komik duruyordu. Hızlıca pijamalarımı aldım hemen üzerime giydim.

Yine ses çıkarmamaya özen göstererek parmak ucun da yürüyerek bornozu kirli sepetine attım. Odaya geldiğim de tam dolaptan çarşaf almışken onun etkileyici sesini duydum.

'' Saçmalamayı bırak da yatağa gel. Sanki daha önce birlikte uyumamış gibi davranma. '' İstemiyordum onunla aynı yatakta uyuyup çekim alanına girmek istemiyordum. Ondan uzak durmalıydım ona bağlanmak istemiyordum. Hiç cevap vermeden elimdeki yastığı koltuğa koydum. Yataktan gelen sese aldırmadın tam koltuğa yatacakken bir el belimden tuttu.

Ağzıma açtım bağıracaktın ki beni kucağına aldı. O kadar şaşırmıştım ki konuşmak için açılan ağzım şaşkınlıkla biraz daha aralandı.

'' Bakıyorum da kullanınca sesin kesiliyor. Sen zorbalıktan anlıyorsan merak etme bundan sonra anladığın dilden konuşurum.'' Sanki bana hiç zorbalık yamıyormuş gibi konuşuyor. Birden gelen cesaretle bakışlarımı gözlerine doğrultum ve gözlerinin içine bakarak konuştum.

'' Daha önce yapmadığın şeymiş gibi bahsetme. İlk tanıştığımız günden bugüne kadar bana hep zorbalık yaptın. ''

" Sen zorbalığı ne demek olduğunu bilmiyorsun merak etme ben sana öğretecek. Sana fazla yüz verdiğim için karşıma geçip böyle konuşabiliyorsun. "

" Bir şey söylemek istemiyorum. Ne kadar konuşursak konuşalım sonun da beni hep bir şeylerle tehdit ediyorsun. Birine istemediği halde tehditle bir şeyler yaptırmak senin için zorbalık olmaya bilir ama benim için zorbalık"

"Yeteri kadar yorgunum bir de senin çeneni çekemem sana iki seçenek sunuyorum seni şimdi yatağa bırakacam ve sen de sessizce uyuyacaksın ya da seni balkona koyarım ora da uyursun bak zorbalık yapmıyorum sana fikrini soruyorum."

Ne fikir ama güya bana fikrimi soruyormuş. Yine benin tehdit ediyor onunla konuşmanın hiçbir faydası olmayacağını bildiğim için sadece yatak dedim. Beni yatağa o kadar nazik bıraktı kafamı yastığın üzerine bırakıp üzerime çarşafı örttü. Beni o kadar şaşırdı ki, onu sinirlendirdikten sonra beni yatağın üzerine atmasını bekliyordum. Yine beni şaşırtmayı başarmıştı.

Onunla yaşamaya devam ettikçe sürekli şaşıracağıma emindim. O böyleydi bazı hareketleri ve sözleriyle kalbimi param parça ederdi. Bazen de böyle nazik hareketlerle benim kalbimi tamir ederdi. Galiba onunla yaşadığım sürece bir birine zıt duyguları bir arada yaşayacaktır. Bu durum yanlıştı onun sözleri ve hareketleri beni etkilememeliydi. Ya da onun tutarsız davranışlarına alışmamalıydım. Baştan beri korktuğum şey başıma geliyordu. Bana zorbalık yapan birinden etkilenmek korkunçtu.

Kendi düşüncelerimle boğuşurken kapı sesiyle kendime gelmiştim. Her zaman yaptığı gibi odayı terk etti. Sinirle yatakta oturur pozisyona gelerek kapıya döndüm. Buradayken asla söyleyemeyeceğim şeyleri kapıya doğru dönerek haykırdım. "Nereye gidersen git sanki ben sana çok meraklıydımda."

Tam yatağa geri yatacaktım ki kapı açıldı. Umarım Sıraç değildir. Kimi kandırıyorsun ki bu saatte odaya ancak Sıraç gelirdi. Kafamı kapıya döndürdüğüm de gözlerim bir çift kafvelere takılı kalınca düşüncelerim de yanılmadığı anladım.

"Çok ayıp karıcığım düğün gecemizde hiç seni yanlız bırakır mıyım. Hem bizim tartışmayı bırakıp işimize odaklanmalıyız."

"Ne işi ya ???"

✴️ Ne işi?

✴️Yeni bölümü nasıl buldunuz?

✴️Gidişattan memnun musunuz fikirlerinizi bekliyorum?

✴️ Oy verip yorum yapmayı unutmayın.

✴️Hatam varsa affola🙂








LAYLA (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin