KALBİMİN KARASI
●●
●
Poyraz'ın elinden kurtulduktan sonra okuluna kaldığı yerden devam eden Nazlı, o günden sonra normal hayatına da dönmüştü.
Ece'yle beraber sorunsuz sıkıntısız bir şekilde okullarına gidiyorlardı.
Olayın üzerinden iki ay geçmişti.
Poyraz, o günden sonra kızı bir daha rahatsız etmedi.Nazlı,nın üniversitesini bitirmeye sayılı günler kalmıştı.
Bir hafta sonra mezun olacak ve ailesinin yanına dönecekti.
Okulda Poyraz'ın yaptığı her şey unutulmuştu.
Dedikodular bıçak gibi kesilmişti.
Nazlı'yı rahatsız eden o iki serseri artık kızın yakınından bile geçemiyordu.
Hiç bir sıkıntıları kalmayan kızlar, huzur için de sadece derslerine yoğunlaşmış gece gündüz çalışıyorlardı.Nazlı, annesi ve dedesinin mezuniyetine gelmesini çok istiyordu.
Bu yüzden haftalar önce onları ikna etmişti.
Annesi ve dedesi kızın mezuniyetine geleceklerdi tabiki.
Irmağın tek hayalide buydu.
Kızının diplomasına kavuşmasını gururla izleyecekti.
Nazlı, da mezuniyet için çok heyecanlıydı.
Nihayet annesine verdiği sözünü yerine getirmişti.
Bir hafta sonra mezun olacaktı.
Irmak kızı için harika bir elbise diktirmişti.
Yeşilin en güzel tonunda kolları açık eteğin ön tarafı diz kapağından biraz yukarda arkası yere kadar uzanan ve genişleyen bir modeldi.
Kızına çok yakışacağını da biliyordu.
Kızına elbisenin fotoğrafını atmıştı günler önce. Nazlı, annesinin diktirdiği elbiseyi çok beğenmişti.Nazlı'da annesine harika bir kıyafet almıştı.
Sürpriz yapacaktı anneciğine.
Okulda ki arkadaşları ilk defa göreceklerdi annesini. Annesinin muhteşem güzelliğini herkes görsün herkes ona hayran olsun istiyordu........
Barlas Ağa, babasının sağlık durumuyla yakından ilgileniyor babasına bakmak için sık sık yanına gidiyordu.
Konakta kalmayı istemiyordu aslında ama ne var ki babası ve annesi vardı.
Onun için haftada bir kaç defa konağa geliyordu.Nazan'ın suratını bile görmek istemiyordu ama ne mümkün her defasında mutlaka Barlas'ı sinirlendirmek için bir şey yapıyordu kadın.
Bu sabah Barlas,yine konaktaydı ve ailesiyle kahvaltı yapıyordu.
Kendi kahvaltısınıda babasının odasına hazırlatmıştı.
Babasına onun için tuttuğu bakıcı kahvaltı yaptırıyordu.
Annesi ve Barlas oda daki büyük sehpanın üzerine hazırlanan tepside kahvaltılarını yapıyorlardı.Annesiyle sohbet ederek çayını yudumlayan Barlas, kapının tıklatma sesi ve arkasından odaya giren Nazan'ı görünce elindeki çayı sehpaya bırakarak ayağa kalktı.
Annesine "Ben gidiyorum anne. Kendine dikkat et."diyerek kapıya doğru yürüdü. Odanın kapısına yaklaştığını gören Nazan, Barlas'ın önüne geçti.
"Neden gidiyorsun Barlas, yoksa ben geldim diye mi? Ama çok ayıp insan karısından kaçar mı hiç?
Hemde anne bile yapamadığı karısından""Yeter!! Yeter!! lan yeter anladın mı yeter.
Anne olmayı çok istiyor olsaydın sen benden çok tan boşanırdın.
Hala geç kalmış sayılmazsın. Defol git hayatımdan Nazan. Benden hemen boşan. Ben dünden razıyım senden boşanmaya. Senin yüzünü görmemek için konakta bile yaşamıyorum.
Yarından tezi yok boşanalım.
Seninle evlenecek bir enayi bulabilirsen evlen çocuk yap.
Benim yakamdan düş artık.""Öyle yama yok Barlas Ağa.
Sen benden boşanıp o köylü güzelini bulacaksın. Onu bu konağa getireceksin. Ve onunla mutlu olacaksın ha.
O biraz zor Barlas. Ne seni ne bu konağı o kadına bırakmam."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALBIMIN KARASI (TAMAMLANDI)
General FictionKaranlık bir geceden kara bir leke bırakan adamdan hediye....