15. Bölüm

11.7K 1.3K 372
                                    


Selamunaleykum canlar. ❤❤❤

Güzel Okumalar... ❤❤❤

Karşımda Kahraman oturuyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Karşımda Kahraman oturuyordu. Ayaklarında ev terliği, elinde bir bardak çayıyla Meryem yengeyi dinliyordu. Onu, asla tahmin bile edemeyeceğim bir halde karşımda görmek gülme hissinin bütün vücudumu kaplayıp dışarı çıkmak için beni zorlamasına sebep oluyordu. Ancak Kahraman'ın karşısında kahkaha atmaya cesaret etmek için delirmiş olmam gerekirdi. Gerçi şu anda kalbimin Kahraman'ın sadece varlığından dolayı hop oturup hop kalkması da delirdiğimin resmiydi.

Fazla delilik göz çıkarmazdı.

Meryem yenge arada beni de muhabbete katmaya çalışsa da Kahraman'la konuşmak onu daha çok mutlu ediyor gibiydi. Kahraman'ı ilgiyle dinliyor, göremediği zamanlarda neler yaptığından bahsediyordu. Kahraman, kasabadaki herkes gibi Meryem yengeyi de etkisi altına almış olmalıydı.

Kesinlikle süper güçleri olan bir adamdı.

"Kek çok güzel olmuş Meryem yenge, ellerine sağlık," diyen Kahraman'ın sözü üzerine Meryem yengenin bana baktı. Övgü dolu bir ifadeyle, "Doktor kızım yapmış sağolsun," dediğinde Kahraman'ın oturduğumuzdan beri ilk defa bakışları bana doğru döndü. Sanki az önce Kahraman'ın tüm hareketlerini ilgiyle izlemiyormuş gibi sakince ona baktım. İçimde fırtınalar kopsa bile bunu Kahraman'ın bilmesine gerek yoktu.

"Ellerinize sağlık Reyhan hanım," dediğinde heyecanla gülümseyip, "Afiyet olsun," dedim. O sırada gözüm, bakışları ikimizin arasında fıldır fıldır dönen Nazenin'e kaydı. Ona gözlerimi belerterek baksam da fark etmedi. Heyecanı adeta dışarı fışkırıyordu. Neyse ki Kahraman'ın ilgisi bizim üzerimizde değildi ki bu ilk defa beni memnun eden bir şey olmuştu.

"Doktor kızım senin salatalıkların üzerine biraz da havuç koydum, turşuya eklersin," Meryem yengenin başıma çıkardığı işi düşününce yine üzerime sıkıntı basmıştı. Onca iş varken bir de turşu kurmakla uğraşacaktım. Salata yapmaya yeni başlamışken turşu kurmak da neyin nesiydi? Kasabada bir şeyler öğrenmek, kendimi geliştirmek istiyordum ancak turşu önümüzdeki üç yılın planlarında asla olmayan bir şeydi.

"Reyhan hanım turşu mu kuruyor?" diyen Kahraman'ın sesini duyunca ona baktım. Yüzünde şaşkın bir ifade vardı, turşu olayının gerçekliğini sorguluyordu muhtemelen. Tamam, turşu konusunda ihtisas yapmamıştım ancak Nazenin gibi bir bilgeye sahiptim.

Ona meydan okuyan bir ifadeyle bakıp, "Evet, Naze- yani kendim yapacağım. İsterseniz sizin için de bir tane yapabilirim," Gaza gelip söylediğim şeyden pişman olsam da Kahraman memnun bir ifadeyle başını salladı.

"Çok memnun oluruz," Yüzünde her an gülecekmiş bir ifade vardı. Az önce ben ona gülmemek için kendimi tutarken şimdi sıra ona gelmişti. Turşuyu düzgün yapmayı becermek benim için zorken şimdi bir de Kahraman'a beğendirecektim. Yüzde yüz emindim ki Kahraman zor beğenen bir adamdı. Bunu bilmek için onu çok iyi tanımama gerek yoktu.

Güzel Günler Bizi BeklerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin