Sır {BxB}

6

[Olgu]

"Uyuma Olgu". Kafama gelen tebeşir ile hızla ayağa kalktım.

"Hocam daha dersin başlamasına 20 dakika var". Sinem hoca saatine baktı ve sinsice gülümsedi.

"Rehber hocan seni çağırıyor hepinizi çağırıyor". Sınıftaki diğer insanlara parmağını doğrulttu.

Yine ne yapmıştım! Sıkıntıyla yerimden kalktım artık her hafta en az bir kere gittiğim odanın yolunu tuttum.

İçeri iki kez tıklayıp girdiğimde rehber öğretmenin kahvesini yudumladığını gördüm. Kahve onun zaafıydı.

"Aa Olgu hoşgeldin yavrum".

"Hoşbuldum hocam". Oturduğumda kahvesinin kopüğünden büyük bir yudum aldı ve gülümsedi.

"Ee oğlum nasılsın bakalım?".

"İyi olmaya çalışıyorum hocam siz?" Rehberlik hocasını severdim birçok kez beni müdürün gazabından kurtarmıştı.

Biraz fazla kez kurtarmıştı.

"Biliyorsundur. İki gün sonra bir aktiviteye gideceksiniz. Eşleşmeler için müdür bana başvurdu". Kafamı salladım.

"Kimle eşleştirdiniz hocam?". Yanındaki kağıtları doldururken bilgisayara baktı.

"Geçen gün kardeşin ve o çocuk arasında bir husumet olmuş. Adı neydi ha Rüzgar". Kalbime yediğim ok darbesi ile aynı acıyı ifade eden sözcüklerle sarsıldım.

"Efendim hocam?"

"Rüzgar evladım kırmızı saçlı çocuk". Kafamı yavaşça salladım.

Bahtsız bedeviyi kutup ayısı bulmuştu.

"Değiştirme gibi bir imkanınız var mı?" Güldü ve ellerini birleştirdi.

"Tabikide var". Derin bir nefes aldığımda sözüne devam etti. "Ama yapmayacağım ikiniz iyi arkadaş olabilirsiniz diye düşünüyorum çünkü". Harika! İstemediğim bir etkinliğe istemediğim bir insanla gideceğim! Daha kötüsü olamaz.

"Ve bundan sonra onunla birlikte oturacaksın". Saolun hocam bir kalbimiz vardı anasını siktiniz.

"Hocam yapmayın etmeyin ben Miraç ile mutluyum".

"Allah mesut etsin yavrum ilişkinize karışmıyorum". Güldü ve önüme bir kağıt verdi.

"Bu saatli biçimde gidiş-geliş planınız arkadaşına da vericem aynı planı". Sıkıntıyla nefes verdim.

Kapıya doğru ilerledim arkadan gelen ses ile yeniden hocaya döndüm.

"Lütfen 2 normal birey gibi anlaşın ne bir üstü ne bir altı"

"Kardeş kardeş oynayalım hocam". Kafasını salladığında duraksadım.

"Hocam çocuğa ismimi söylemeyin". Eğer onunla oturacaksam ismimi bilmemesi en iyisi olurdu.

"Niye Olgu?"

"Söylemeyin işte". Güldü ve kafasını salladı. Yeniden kapıya yöneldim kapıyı açmamla yüzünü görmem bir olmuştu.

"Brrrş sakin". Umursamadan yanından geçtim ve sınıfıma doğru ilerledim. Yeni sıra arkadaşımla oturacak olmamdan dolayı aşırı heyecanlıyım (!)

Cam kenarına oturduğum anda kafamı sıraya koydum ve sonrası derin sessizlik...

*

"Abi bu kim?" Kafamı kaldırdığımda yanımda oturup müzik dinleyen Rüzgar ve aldatılan Adnan Bey gibi bakan Miraç arasında gözlerim mekik dokudu.