35

3.3K 199 53
                                    

Not:Bölümü hassas olanlar lütfen okumasın. İçerisinde çocuk tecavüzü var. Yazarken zorlandım size de bunu yaşatmak istemiyorum. İyi okumalar.

Flashback

Rüzgar amcasının elinde tuttuğu siyah kapaklı deftere korku ve çaresizlik dolu gözlerle bakıyordu. Hayır, bu olamazdı. Nasıl bulmuştu defteri?

Amcası Rüzgar'ın üstüne sinirle yürüdü ve elindeki defteri kafasına geçirdi. Çocuğun beyni sarsılırken amcası derin bir nefes verdi ve elindeki defteri yana attı. Çocuğun kollarını tutup iki yana sarstı.

"Bu yazılanlar da ne! İbne misin sen Rüzgar?!" Çocuk kollarını onun büyük ellerinden kurtarmaya çalıştıkça daha da sıkılaşıyordu.

"Amca, açıklayabilirim". Amcası onu yere itince çocuk ellerini parkeye koydu ve düşüşünü yavaşlattı. Canı yanıyordu en çok göğüs kafesi yanıyordu. İçinde binlerce ok var gibiydi nefes aldıkça bir daha çıkmamak üzere giriyordu.

"Neyi açıklayacaksın Rüzgar! Hastasın sen, ruh hastası!" Rüzgar'ı düştüğü yerden kaldırdığında Rüzgar onun gözlerinin içine baktı. Eskisinin aksine alev ve sinir dolu gözler ile bakıyordu çocuğa.

"Amca lütfen din-"

"Sus piç kurusu! Ama ben senin dilinden nasıl konuşacağımı biliyorum". Koltuktaki çocuğun kolundan tuttu ve odaya ilerlemeye başladı.

"Amca canımı yakıyorsun bırak lütfen". Sinirli adam(!) kafasını iki yana salladı ve çocuğun gözlerine bakıp "Seninle anladığın dilden konuşucam". Rüzgar içindeki çaresizlik ile yüzüne baktı amcasının. Hepsi onun yüzündendi! Defteri masasının üstüne bırakıp çıkmıştı.

Küçük çocuğu yatağa sertçe bıraktıktan sonra üstüne oturdu. Çocuğun bedeni onun kütlesi altında ezilirken "Bu hoşuna mı gidiyor ha!" Diye bağırdı.

"Amca lütfen bırak beni canımı yakıyorsun". Üstündeki beden onu yatağa bastırarak çevirdi ve "Şimdi sana ne hakettiğini göstericem ibne bundan başka bir şeyi haketmiyorsun çünkü".

Rüzgar ne kadar çırpıda da kollarından kurtulamıyordu onun çaresizce dua ediyordu içinden. Lütfen çok canımı yakmasın.

Üstündeki adam(!) Rüzgar'ın belinden eşofmanı aşağı indirdi. Rüzgar'ın gözleri büyürken amcası güldü ve "Şaşırmamak lazım karı gibisin" dedi.

"Bu canını yakabilir". Rüzgar kafasını iki yana sallayarak "Lütfen lütfen lütfen" diyordu sürekli. Yanlış olmayan bir şey için cezalandırılmak...

Üstündeki beden kendi kotunu çıkardı ve Rüzgar'ı hayatı boyunca yıkan. Ruhsal ölümünü gerçekleştiren. Kalbini binlerce parçaya bölen hamleyi yaptı.

Rüzgar'ın çığlıkları yatak yüzünden susarken kalbinin yangını artıyordu. Bir süre sonra donuklaşan bakışları ruhunun öldüğünü her halinden belli oluyordu.

Bitmişti. Hikayesi bitmişti. Hayatı, sevdiği, nefesi, kalp atışları, beyin hücreleri her şeyi. Üç dakika içinde bitmişti. Hayatını mahveden üç dakika.

Sır {BxB}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin