Sır {BxB}

2

[Yazar]

3 yıl sonra...

"Siktir Nisa yine mi tişörtümü giydin?" Nisa giydiği tişörtü kotunun içine sokarken merdivenlerden aşağı inen çocuğa dil çıkardı.

"Bana diyene bak beremi takmış". Olgu salak salak kıza baktı ve kafasındaki bereye donukdu. Orda olduğumu unutmuştu bile!

"Küfür yok küfür yok". Bağırarak konuşan Sevinç Teyze elindeki reçelli ekmek ile hedefi Olgu'ya ulaştı.

"Anneanne şu-". Sözünü ağzına giren portakal reçelli ekmek böldü. Nisa Olgu'nun haline güldü ve telefonundan saate baktı.

"Hay zamanlamama tüküriyim 15 dakikaya orda olmam lazım". Telaşla çantasını koluna takan kıza el salladı Sevinç Teyze.

"Görüşürüz çakma bad girl". Arkasından konuşan Olgu'ya bir adet orta parmak bahşetti Nisa. Olgu onaylamaz biçimde cıkladı.

"Hanıığm biz bunu yaparken beyini az mı koyduk". Hala ağzına reçelli ekmek sokmaya çalışan kadına döndü Olgu. Ve Sevinç Teyze'nin uzattığı reçelli ekmeği tek hamlede ağzına attı.

Korku dolu gözlerle ona bakan Sevinç Teyze ellerini çırptı ve kafasını iki yana salladı. Ne yapacaktı bu çocuklarla?

"Ben kimlerin arasına düştüm böyle yarabbim". İçeriye yavaş adımlarla yürürken yapacaklarını kafasında canlandırıyordu. Ütü yap bulaşıkları yerleştir çiçekleri sula kediyi fişe tak. Dur biraz kediyi fişe tak? Kafasını iki yana salladı ve iç geçirdi. Kocaman Sevinç Hanım ne hallere düşmüştü.

"Ben çıktım anneanne". Cevabı beklemeden kapıyı kapatan çocuğa homurdandı Sevinç Hanım. Akıllanmazdı. Annesi iğne oyası falan öğretseydi bari eli iş görürdü. Ne diyordu yine bu kadın?

Dışarı çıkan Olgu etrafa bakındı. Bir mahalle olmasına rağmen bir sürü kendi yaşıtı çocuk vardı. Bu yüzdendi utangaç olmayışı çabuk arkadaş bulmuştu.

"Lan it 2 hafta oldu oyun oynamasan sesini duymayacam". Sesin geldiği yöne kafasını çevirdi. Gürkay beline bağladığı kareli gömlekle ona doğru yürüyordu.

"O ne amk ilkokulda altına işemişsin gibi". Umursamadan yürüyen çocuğa karşı kafasını iki yana salladı. Maldı işte ne gerek vardı fazla söze?

"Oğlum Nisa niye motorun arkasında?" Gürkay titreyen parmağı ile bir motoru gösterip o şekilde kaldı.

"Lan 11 lerden Ayberk değil mi o piç". Hızlı adımlarla Gürkay'ın yanına ulaştı Olgu. O piç ne ara motor almıştı?

"Yazık daha çok gençti". Kafasıyla onayladı Olgu. Sevmiyordu Ayberk itini kaç kere kalbini kırmıştı Nisa'nın?

"Neyse,bizimkiler nerde?" Umursamamış gibi yapsada götünden kan alacaktım piçin. Bu Nisa malıda hala onunla çıkıyordu.

"Tuğkan ve Tuğberk okulun ilk günü gelmiyor biliyorsun Miraç okulda zaten. Burak'da uyanamadı babası ile gelecekmiş". Hepsini tek nefesle söylemesi dersine çalışıp geldigini belli eden Gürkay a baktı Olgu.

"Bekle Burak'ın gelip gelmeyeceğini öğrenmen için akşam onlarda olman lazım". Aklına gelen şeyle duraksadı ve arkadaşına döndü. Gürkay bunu duyunca telaşla yürümeye başladı. Olgu'unda açıkçası umrunda değildi.

İkili ellerini ceplerine sokmuş okula doğru ilerliyordu. Evlerine yakın mahalleye bağlı okula varmaları uzun sürmedi zaten.

Karşıdan gözüken yıkık dökük binaya karşı yüz buruşturdu Olgu. Okul resmen unutulmuş bina gibiydi. Gerçi bu onların işine geliyordu.