30

3.9K 236 41
                                    

[Yazar]

"Gelebilirsin". Olgu Gürkay'ı arayıp Rüzgar'ı alması için bilgilendirmişti. Sonrasındaki kafasını yavaşça sandalyenin baş kısmına koydu ve gözlerini kapattı. İki saat önce yaşanan olaylar...

Eli eline değdiğinde yine aynı şeyleri hissetmişti ve bir daha yapmak istiyordu. Şımarık bir çocuk gibi daha fazlasını istiyordu.

"Yine bir şeyler düşünüyorsun". Dedi Miraç bulaşıkları yıkarken. Evden çıkmadan önce herkes bir odayı toplamıştı. Ev eski hali kadar iyiydi şu anda.

"Ne düşündüğünü çok iyi biliyorsun, görmemezlikten gelme". Miraç gülümsedi ve elindeki son bulaşığı sünger ile ovalayıp suya tuttu. Biliyordu böyle bir şey olacağını aralarındaki çekimi hissetmişti. Burak ve Gürkay'da da böyle olmuştu.

Rafa dikkatlice tabakları yerleştirirken arkasından gelen "Ne zaman farkettin?" sesi ile duraksadı ve "Neyi ne zaman?" dedi.

"Nisa'ya aşık olduğunu". Miraç o anda elindeki bardağın hakimiyetini kaybedip yere düşürmüştü. Cam bardak parçalara ayrılırken Olgu hızla arkasını döndü. Miraç bu haline bir küfür savurup eğildi ve büyük parçaları dikkatle toplamaya başladı.

Olgu ise sandalyeden kalkmış anneannesinin mutfakta kullandığı el süpürgesini getirmişti.

"Bırak bi, elini keseceksin". Miraç derin bir nefes verdi ve yavaşça doğruldu. Elindeki cam parçalarını çöpe attıktan sonra deminki olay hiç yaşanmamış gibi rafa bir şeyler dizmeye devam etti.

Olgu el süpürgesi ile yerdeki irili ufaklı bütün cam parçalarını toplamış süpürgenin dolu haznesini çöpe boşaltıyordu. İşi bittikten sonra Miraç'ın yanına gitti ve ilk önce yerleştirdiği tabakalardan ellerini ayırdı. Sonrasında gözlerinin içine bakıp "Bir şey sormuştum" dedi.

"Sen abi değil misin? Ortalığı yakıp yıkman kendi standartlarım ile ilgilenmemi söylemen ve sonra benim ile arkadaşlığını kesmen gerekmiyor mu?" Olgu duraksadı ve bileklerini tuttuğu bedene baktı.

Ayberk ile Nisa'yı öğrendiğinde aynen bunları yapmıştı. Ayberk ve Olgu bir aralar arkadaştı. Yani aralarından su sızmıyor denemezdi ama en azından bir merhabaları vardı. Sonra Nisa ile sevgili olduğunu öğrenmişti. Miraç ve Gürkay ile çocuğu bir köşede sıkıştırıp tehtid etmişlerdi. Miraç bunun ne kadar yanlış olduğunu bilse de ses çıkarmamıştı. Sonra ise Ayberk'de ona gardını almış her dediği şey ile dalga geçmeye başlamıştı.

Miraç bileklerini çocuğun ellerinden kurtarıp işine devam etmeye başladı. Ne gariptir ki Nisa Ayberk'den asla vazgeçmemişti. Miraç her zaman onun için açık bir kapı olduğu halde.

"Hayır demem gerekmiyor". Olgu kendini toparlayıp konuşunca Miraç kısa ve alaya aldığını belli eden bir gülümseme ile işine devam etti.

"Hayır çünkü değiştim. Hayır çünkü iyi olduğunu bildiğim biri onu seviyor. Hayır çünkü sen güzel seviyorsun. Hayır çünkü o artık büyük bir kız. Hayır çünkü ben... ben sana güveniyorum"

Miraç birkaç saniye donakaldıktan sonra kafasını salladı. Bu konularda konuşmak ona tersti. Kendisi daha önce hiç aşık olmamıştı. Bı yüzden biraz utanıyordu. Olgu arkadaşının bu haline sırıttı ve onunla dalga geçmek istediğini belli eder bir şekilde "Sen bilirsin bay utangaç" dedi. Miraç pes etmiş şekilde güldü ve "Olgu zorlama istersen" dedi. Olgu ise buzdolabını açıp geçen günden hediye kalan yarısı içilmiş enerji içeceğini aldı ve tek dikişte bitirdi.

Sır {BxB}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin