"Taehyung'unu sikeyim!"
Yoongi, arabadan hızla çıkıp kapıyı son sürat kapattı. Jungkook, her en kadar ne olduğunu anlasa da bu kadar tepki verecek ne olduğunu düşünüyordu. Taehyung'u sevmiyor olması ve onunla gidecek olması onun için de iyi olmaz mı...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Jungkook;
Dudaklarıma kapanan sıcaklıkla olduğum yere çakılırken zihnimin karmaşıklığını üzerimden atmak istiyordum. Beynim allak bullaktı ve dudaklarımın üzerinde sertçe hareket edip dudaklarımı okşayan sıcak baskı içimi titremişti. Alt dudağımın hafifçe ısırılmasıyla inledim ve yerimde kıpırdadım. Dudaklarının üzerindeki bu dudaklar Yoongi'nindi ve o şu an beni öpüyordu. Biliyorum anlamam veya herhangi bir tepki vermem oldukca geç olmuştu fakat içtiğim onca içkinin ardından bu oldukça normaldi ve şu an olanlar kalbimin delicesine atmasına neden oluyordu. Aklıma Taehyung'a söyledikleri doluştu. Ona beni sevdiğini söylemişti. Bunu duymuştum ve oradan hızla kaçmıştım. Bilmiyorum. Neden kaçmış olduğumu bilmiyordum fakat içimdeki o garip duygudan korkup kaçmıştım ama şu an o duyguya teslim olacaktım.
Koltuğundan ayrılıp üzerime iyice yaklaşan ve biraz sonra üzerime iyice çıkan Yoongi'yi belinden kavrayıp iyice kendime bastırdım. Kucağıma iyice yerleşen bedenini sıkıca kavradım. Yoongi'nin dudakalri dudaklarımdan yavaşça ayrıldığında ve sessizce konuştuğunda bedenimin uyuşmasına engel olmaya çalışıyordum.
"Seni seviyorum."
Sıcak nefesi yüzümü ve dudaklarımı okşarken gülümsedim. Sanki bu gün ilk defa şu an sarhoş oluyordum. Bir cevap vermediğimde kaslarını cattığını gördüm ve kıkırdayıp ellerimi ensesine çıkardım. Dudaklarına bu defa ben yaklaşırken önce kulağına uğradım. "Seni seviyorum." dedim sessizce. Bir elimi saçlarına geçirdim ve hafifçe çekiştirdim. Sabırsızca dudaklarını dudaklarıma dayadığında bu defa beceriksizce karşılık vermiştim. Elim ayağıma dolaşıyordu. Gittikçe sertleşirken daha sonra neler olacağını bilmiyordum ve düşünmek için oldukça geç olduğunu fark etmiştim.
Hafifçe geri çekilip soluklandı. "Seni Taehyung'a vermeyeceğim." Ensesinde yer edinen elimi kavrayıp dudaklarına götürdü. "Asla."dedi dudaklarını elimin üzerine bastırmadan önce. İçimde uyuşan bir kaç organın dışında bir sıkıntım yoktu şu an fakat vücudumun deli gibi titremeye başlaması beni korkutuyordu. Gözlerimi dudaklarına kaydırdım. Daha fazlasını istediğimi belli etmek istiyordum ama o benden uzaklaşmıştı. Ensesinde kalam diğer elimi beline yerleştirdigimde üzerimden kalkmaya çalıştı. Sıkıca kavrayıp iyice bedenime yaslamaya çalıştım fakat dudaklarıma küçük bir öpücük kondurup sürücü koltuğuna çoktan yerleşmişti. Dudakalrimi büzüp kollarımı önünde bağladım. Kısaca bana bakıp kıkırdadığında utandığımı hissettim. Ellerimi yanaklarına çıkarıp yüzünü gizledim. Yanaklarının sıcacık olmasını arabadaki kaloriferlere verdim.
Başımı dışarıya çevirirken gülümsememe engel olamıyordum.
"Gitmeliyiz, babamlar bu gece evde olacaklar."
Sadece başımı sallayıp onu onayladım. Ona bakmak istemiyordum. Şahsen şu an ona baktığımda kendimi her zamankinden daha garip hissediyordum ve kızarmış olabileceğim ihtimalini de katarsak ona bakmamak en iyisiydi.
