16| bir geceliğine yarışı kaybetmeye anlaşabilirdim

2.4K 198 56
                                    

Bunun kızıl saçlı olduğunu düşünün : )

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Bunun kızıl saçlı olduğunu düşünün : )

Yoongi;

Altımdaki arabayı bir kaç saat önce belirleyip babamın adamlarına gönderdiğim adrese doğru son sürat sürerken direksiyondaki parmaklarımın gerilmesi boynumun da kasılmasına neden oluyordu. Zaten tam olarak iyileşmemiş olan bedenim beni zorlarken bu kadar kasılmak bedenime fazla yük oluyordu fakat yapabileceğin bir şey yoktu. Kendime hakim olamıyordum ve bu, şu an hiç iyi bir şey değildi.

Direksiyondaki ellerimi, aklıma doluşan kızıl saçlar ve piç bakışlar ile daha fazla sıkarken eklemlerimdeki beyazlaşmalar da artıyordu. Zaten beyaz olan tenim daha da beyazlaşmıştı.

İçimdeki öfke ve adrenalin beni yakıp kavururken kendime hakim olmaya çalışıyordum çünkü biliyordum ki kendime hakim olamadığım zamanlarda hiç de iyi şeyler bırakmıyordum ardımda. Bu nedenle kendime hakim olup emin adımlar atmalıydım.

Önümde beliren keskin virajla, o günkü an zihnime doluştuğunda kulaklarımda çınlayan sesler ve gözümün önünde yer edinen savrulan beden öfkemi arttırmaya yetmişti. Kulağımdaki ses yankılanıp duruyordu ve bu, içimde kulaklarımı koparma isteği oluşturuyordu.

Hyung!

Virajı, o güne inat sertçe dönüp geçtiğimde karşımda beliren büyük bina biraz kendime gelmemi sağlayabilmişti.

Arabayı durdurup indiğimde etrafımda oluşan toz bulutlarına aldırmayıp aralarından sıyrıldım. Büyük binanın büyük çelik kapılarının önünde beni bekleyen iki adam kapıyı aralayıp geçmemi sağladığında karanlık depoda, üzerinde küçük bir aydınlatma ile aydınlanan piç suratı farketmiştim.

Yüzündeki piç ifade ve kanlı dudaklarındaki pis sırıtışı her zamanki gibiydi. Burada tahta bir sandalyede elleri kolları halatlarla bağlanmış bir halde bulunmak bile piçliğinden taviz verdirmiyordu.

Adımlarımı hızlandırıp göğsüne bir tekme geçirdiğimde yere savrulması içimdeki öfkeyi biraz olsun azaltmamıştı. Yanında beliren diğer iki adamlardan onu kaldırmalarını istediğimde suratındaki ifadenin kendini koruduğunu görmüştüm.

Adamlar geri çekildiğinde derin bir nefes verdim. Ona bakmak bile içimi alev alev yakıyordu ve şu an bu durumda bu şekilde sırıtması ve üstelik bir de buna sesli bir kahkaha bırakması kendime hakim olmamı imkansız hale getiriyordu.

Son gücümle yüzüne bir kaç yumruğumu geçirdiğimde, yüzünde yarattığım eserimi görebilmek için bir kaç adım gerilemiştim. Kaşından ve burnundan akan kanlar dudağındakilere eşlik ederken gözündeki morluk ve yüzündeki çürükler hepsini tamamlamıştı.

İşte şimdi biraz rahatladığımı hissetmiştim.

"Zavallısın, Yoongi."

Ufak bir kahkaha atıp dudağındaki kanı yaladığında kusmak istiyordum.

FIGLIASTRO ℘ yoonkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin