"Baba?"
Odasında bir şeylerle uğraşan Jimin'e kapı arkasından seslenmişti küçük kız.
"Müsait değilim Jae. Sonra konuşalım, olur mu?"
"Ne yapıyorsun ki? Benden önemli ne olabilir şu an senin için?"
"Jae, sadece salona git ve biraz çizgi film izle."
"İstemiyorum, seninle oynamak istiyorum."
"Üzgünüm, oyununa eşlik edebilecek durumda değilim."
"En azından içeride ne yaptığını söyle."
"Benim için mutfağa gidip aldığım kurabiyelerden yer misin?"
"Sana da getirmemi ister misin? Sen yemezsen ben de yemeyeceğim."
"Ah... Lütfen, sadece biraz yalnız kalmalıyım."
"6 yıldır zaten yalnızsın, yalnızım, yalnızız... Daha ne kadar yalnız kalmamız gerekiyor?"
"Jae, ağzımdan kalbini kıracak bir söz çıksın istemiyorum. Şimdi lütfen aşağı in ve beni yalnız bırak."
"Umrumda değil! İstediğini söyle, bir yere gitmiyorum." diyerek yere oturdu ve kollarını birbirine geçirdi.
"Neden bu kadar inatçısın?"
"Bunu anneme sor."
"Ne?"
"Ona benziyorum!"
"..."
Bir zaman sonra kapının kilidini açan Jimin, araladığı kapının arkasından Jae'ye baktı. "Buna nasıl eminsin?"
"Hyu Ji unninin dediği kadarıyla."
"Söylenilen bir şeyle bu kadar emin olmak..."
"Beni odaya alacak mısın yoksa burda greve devam mı edeyim?"
"Jae, bilmediğim bir şey var mı sende saklı olan?"
"Ne gibi?"
"Bilmem, bunun cevabı sende."
"Senden ne saklayabilirim ki?"
"Belki..."
"Belki?"
Biraz düşündükten sonra "Boşver" dedi ve kapıyı kapattı.
"Annemle ilgili bir konu mu yoksa?"
Kapının arkasından duraksamış bir şekilde Jae'nin sözüne devam etmesini bekledi.
"Annem ile ilgili bir bilgi mi almak istiyorsun yoksa?"
Gözleri büyüyen Jimin, bekliyordu. O sözü bekliyordu...
"Sen annem hakkında benden daha çok bilgiye sahipsin baba. Ben sadece 1 yaşında görmüşüm onu."
(Hemen celallenmeyin, Koreliler doğduğu günden 1 yaşında olarak hesaplıyor yaşı)Nihayet kapı arkasından cevap vermişti,
"Uzun süreli mi?""Ne?"
"Ne kadar süre anne kucağı görmüşsün?"
"Bunu bilmiyorum."
"Elbet Hyu Ji unnin sana söylemiştir Jae."
"Şu an beni odaya alman gerekirken küsmüş bir çocuk gibi kapı arkasından bana soru soruyorsun."
"Evet, biraz cins bir durum ama müsait olmadığımı söyledim."
"Kapının arkasından soru soracak kadar müsaitsin ama."
"6 yaşındaki bir kıza göre cin gibisin sen de."
"Lütfen baba, beni içeri al."
"Jae, senden bir ricam var."
"Evet?"
"Aşağı in."
Gözlerini kısarak Jimin'i göremediğinden odanın kapısına baktı. "Benden daha inatçı biri olduğunu söyleyebilirim sana." Sözünün bitiminin ardına merdivenlere ilerledi ve kapıya son bir kez baktı. Açılmadığını gördüğü gibi gözlerini devirip omuzlarını düşürerek merdivenlerden aşağı indi.
Salona geldiği gibi koltuğa kendini fırlattı ve kollarını birbirine geçirerek küsmüş bir biçimde oturdu.
Onun bu halini gören Hyu Ji konuştu,
"Ne oldu güzelim?""Babam beni odaya almadı."
"Müsait olmadığı bir zamanda gitmişsindir yanına."
"Evet öyle oldu ama ben kızıyım! Elindeki işlerden önemli olamam."
Gözü devrik bir şekilde başka yöne bakarak konuşmuştu."Haklısın güzelim ama hayatını kuran bir şeyse önünü kapatmamalısın."
"Keşke annem burada olsaydı."
"O hep burada."
"Onu özledim."
"Yanına gitmeye ne dersin?"
"Süper olur derim! Hadi gidelim."
"Önce babana haber verelim."
"Boşver, zaten o şu an MEŞGUL. Umursamaz bile. Hadi gidelim Hyu Ji unni!"
"Ah, tamam sakin ol."
Kapıya ilerlediler ve montlarını giyerek evden çıktılar.
O sırada merdivenin üst kısmında, uç köşede durup onları dinleyen Jimin, konuştuklarını dinledikten ve onların gittiğine tanık olduktan sonra kendi kendine konuştu,
"Demek annenin yanına gidiyorsun Jae. Pekâlâ, git bakalım. Planlarıma yem ver benim küçük kızım."Odanın kapısını kilitleyerek kapıya yöneldi ve siyahlarla kaplı olmuş bir şekilde dışarıya çıktı. Peşlerinden onları takip edecekti ama taksiye binmişlerdi. Bu Jimin için dert değildi. Cebinden çıkardığı anahtarın bir düğmesine basması ile ayağına kendi kendini süren siyah bir araba geldi ve arabaya bindi. Arabanın içinde bulunan ekrandaki bir uygulamaya girerek Hyu Ji ile Jung Jae'nin konumunu gösteren kırmızı iki noktayı izledi.
"Bakalım küçük kızım(!) ile kiracım Hyu Ji annesinin neredeki malikanesine gidiyor?"
Yola koyuldu ve onlardan ters bir yola saptı. Onlar gideceği yeri sürüyorken Jimin diğer planını işlemek üzere harekete geçti.
"Asansör geri döndü, Min Jae."
.
Bu bölümü bilerek kısa tuttum. Yarın bir bölüm daha atacağım.
Öpüldünüç ♥
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Elevator²
FanfictionBu sefer olaylar, farklı bir boyutta... "İntikam zamanı ha, Park Jimin?" ~×~ 1. kitabın devamıdır. Başlama tarihi: 03.09.2019 Bitiş tarihi: 06.02.2020 © sweet-kookiem