Bir kenarda oturmuş olayları düşünen Jimin, ne yapacağını bilmeden bekliyordu.
Parmaklarını saçına dalrırıp karıştırdıktan sonra başını geriye yaslayıp gözlerini kapatarak sakin kafayla düşünmeye devam etmeye çalıştı ama düşünmek hiçbir zaman sakin bırakmazdı.
"Min Jae... NEDEN! En azından sarılmama izin verseydin be kadın!"
Derin bir nefes alıp verdikten sonra oflayarak kafasını eski durumuna getirdiği anda karşısında bir bedenin ona baktığını gördü.
"Ne?"
"Sana sormalı, ne düşünüyorsun yine?" elindeki, içi yarısına kadar kahve dolu kâğıt bardak ile yavaşça karşı sandalyeye oturup Jimin'in konuşmasını bekledi.
"Ah... Hyu Ji, neden... Neden bana bunu daha önce söylemedin?"
"Söylememem gerekiyordu Jimin. Planlar..."
"Planınızdaki tek kurban Jungkook değildi Hyu Ji, ben de bu oyunun kurbanıyım. Hatta belki asıl kurban benim! Biliyorum, zamanında yaptıklarım doğru değildi ve bir cezayı hak ediyorum ama n'oldu... N'oldu birden bire de bana af çıkardınız?"
Bir şey demeden Jimin'e bir müddet baktıktan sonra elindeki kâğıt bardağa yönlendirdi odağını. Bardakla biraz oynarken Jimin'e bakmadan konuştu,
"Hatırlıyor musun, bay Jeon yanlışlık eseri seni değil de Min Jae'yi vurduğunda Min Jae sana gitmeni, oyunu kazanmanı söylemişti. Sen ise 'Oyunu değil, seni kazanmak istiyorum. Benim olmanı istiyorum.' demiştin." sonra odağını tekrar Jimin'e verip devam etti, "O, bu 6 yıl boyunca çok düşündü Jimin. Bir şeye tekrar karar vermesi gerektiğini, o şeyin hayatındaki önemini hep düşündü. Min Jae ameliyattan sağ çıktıktan hemen sonra ilk senin adını anmış, rüyalarında seni görmüştü. Bazen seni yendiğini, bazen ise aslında oyunu zaten kendisinin kazandığını düşünüp hayal ediyordu. Evet, oyunu o kazanmıştı. Çünkü elinde bir ödül vardı. Senin kalbin, sevgin, ona olan aşkın... O, baş oyuncunun kalbinde yer edinerek oyunu zaten en başından kazanmıştı ama bunu göremeyecek kadar başkasına aşıktı. O başkasının, yani Jungkook'un ise aşka dair bir gram fikri yoktu. Sadece intikam istedi. Ailesinin ölümünden sorumlu olan kişiye, sana yapacağı tüm kurguları planladı. Min Jae ise yemdi. Aslına bakarsan, her bireyin kendi hayatında kazanan, kaybeden ve ortada kalan farklı. Mesela senin hayatında kazanan sen, kaybeden Jungkook iken Jungkook için oyun yeni başlıyor, Min Jae için ise kazanan kendi olup seni ödül belliyor. Herkesin hayatı kendi içinde farklı Jimin. Tüm bu olanları, olacakları ve detayları Min Jae çok düşündü. Oyunu yeni başlayan Jungkook'un oyununu mahfedecek, ödülünü, yani seni kazanacak, şampiyon o olacaktı. Herkesin hayatında. Bu yüzden planına seni de kurban olarak dahil etti. Eğer eşit davranmasaydı şu an Jungkook kazanmanın eşiğinde olabilirdi. Oyunun asıl kurucusu sensin ama iyi bir oyuncu oyunu iyi tanırsa, o zaman oyunun yolları değişir. Oyuncuların şu an sayende senin kadar usta. Peki şimdi, oyun n'asıl bitecek, Asansör?"Pür dikkat Hyu Ji'yi dinleyen Jimin, hiç tereddütsüz cevap verdi,
"Oyunu yeni başlayan kişi level atlayamadan kaybedecek, kazanan kişi ödülüne kavuşacak ve oyunun kurucusu son hamlesi ile oyunu bitirecek. Jeon Jungkook ölecek!""Ne?"
Anlamaz ve şaşkın bakışları ile Jimin'e bakmaya başlamış, "Ne diyorsun sen? Delirdin mi?" demişti."Evet, ben bir psikopatım. Elimde raporum var Hyu Ji, bir gün sana göstereyim ve biliyorsun, ben bir katilim."
"...bunu unutmuştum!"
"Zamanında adamım olan şerefsize verdiğim emri şimdi kendim gerçekleştireceğim. Onu kendi ellerimle vuracak, öbür dünyaya yollayacağım! Bu sefer geri dönüşü olmayacak!"
"Jimin, temiz bir sayfa açmak varken neden elini tekrar kana buluyorsun?"
"Daha önce elimi kana hiç bulamadım Hyu Ji, hep dolaylı yollardan hallettim işimi ama bu kez bir ilki gerçekleştireceğim, elimi kana bulayacağım!"
"Yapma bunu, Min Jae güzel bir hayat kurmak istiyorken seninle, yıkma hayallerini!"
"Onunla kurulan hayalleri gerçekleştirmek istiyorsam eğer ortadan bir engelin kalkması gerekir. Jeon Jungkook'un ölümü!"
"Yanlış karar alıyorsun, yapma."
"Sana bir sır vereyim mi, Asansör hiçbir zaman doğruyu seçmedi, seçmez."
İddialı bir kalkış yaparak merdivenlere doğru ilerlediğinde Hyu Ji arkasından bağırdı,"Jimin nereye, Jimin!"
Jimin onu dinlemeden ilerlediğinde Hyu Ji kendince söylendi,
"Lütfen bir hata yapma..."Hırsla yürüdüğü yerde hastaneden çıkıp arabasına binen Jimin, Asansör binasına ilerlemişti.
Binaya geldiğinde hiç tereddütsüz, arabasını saklamadan binanın önüne park etmesi, mahalle halkının şaşırmasına sebep olmuştu. Herkes ona bakıyor, fısıldaşıyordu.
Arabasından inip insanlara bakış attıktan sonra binaya ilerleyip içeri girdiği yerde, "Celladınız geldi ahali, ama ölüm sırası sizde değil." dedi.
Herkes susmuş, siyahlar içinde binaya girişini izlemişti.
İçeri girdiğinde asansörün yanına ilerleyip ıslık çalarak düğmeye bastı ve asansörün gelmesini bekledi.
"Bakalım karşımıza ne çıkacak."
Ellerini cebine yerleştirip iddialıca nefes verdikten sonra beklemeye devam etmişti ama gelen bir asansör yoktu.
"Hım... Kontrol edeni yok demek. Im... O hâlde adaşıma ben can vereyim, hı?"
Merdivenlere ilerleyip en son kata çıktıktan ve çatı katındaki karanlık içindeki kontrol odasına girdikten sonra bilgisayar ekranlarına baktı.
"Buraya daha önce geldiğimde seni kim çalıştırıyordu asansör? Min Jae mi Jungkook mu?"
Asansörleri, ekrana bakıp gittiği yolları incelemeye başladığı yerde bir şey fark etti.
"Bu olabilir mi?"
Asansörlerden beyaz renkli olan, yerin altından bir yolla başka bir yere gidiyordu ama yolun yarısından sonrası gözükmüyordu.
"Beyaz asansör... Doğru olduğu sanılsın diye insanları tuzağa düşürüp ölüme gönderdiğim asansör. Hım... Biri görevini hakkıyla yerine getirmesi için beyaz asansörü daha ıssız bir yere gönderiyor demek. Merak etmemi sağlayarak beni tuzağa düşürmek isteyen bir oyuncu parçası. Madem Min Jae beni affetti, bu kesinlikle Jungkook. Tuzağına düşmeyeceğim Jeon Jungkook. Pekâlâ, bana ait olanı alıp gidiyorum. Şu an en ihtiyacım olanı."
Bir zaman sonra dışarı çıkmış, kendisine bakan mahalle sakinlerine seslenmişti,
"Asansör oyunu kazanmaya gidiyor oyuncaklarım~"
Ve arabasına binip uzaklaştı.Mahalle sakinleri ise arkasından,
"Yine kopacak kıyamet." demişti."Oyunun kurgusunu değiştiriyorum, Jeon Jungkook."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Elevator²
FanfictionBu sefer olaylar, farklı bir boyutta... "İntikam zamanı ha, Park Jimin?" ~×~ 1. kitabın devamıdır. Başlama tarihi: 03.09.2019 Bitiş tarihi: 06.02.2020 © sweet-kookiem