Elevator²

ELEVATOR'2 - 28

Medyaya ölenler derneği üyeleri, el kaldırın 🙌🏻
...

Masasındaki tüm eşyaları sinirli bir şekilde koluyla ittirip yere fırlatan Jungkook, masaya elini sertçe vurmayı ihmal etmemişti.

"Oyunu kazanan ben olmalıyım! JİMİN'İN YAŞAMINI ARTIK SONLANDIRMALIYIM!"

Odağı aynaya çıkan gözleriyle yüzünü incelemeye başlayıp konuşmaya devam etti, "Jeon Jungkook, oyunu asıl senin eline alman ve baştan yazman lazım. O herif, ölecek!"

•Jimin•

"Belki"

"Ne?"

"Belki de oyunu yeniden kuruyor gibi yapıp oyuncuyu kandırırım? Huyum kurusun böyleyim Namjoon hyung, biliyorsun."

"Jimin! Binayı yaktın ve o notu kapısına bıraktın. Polisler bunu araştırmayacak mı sanıyorsun? Öldükten sonra dirilebileceğin gerçek bir oyunun içinde değilsin Jimin, kendine gel! Bir şeyleri kurup sonra aldattım diyemezsin. ÇOCUK OYUNCAĞI DEĞİL BU!"

"Evet, belki çocuk oyuncağı değil ama bir psikopatın oyunu. Hem de hayatınızda görmeyeceğiniz kadar deli bir psikopat."

"Sen hâlâ işin ciddiyetinde değilsin. BİNAYI YAKTIN VE O NOTLA, DEĞİL POLİSLERİ, HERKESİ BU OLAYI ARAŞTIRMAK İÇİN AYAKLANDIRDIN BE ADAM!"

"Im... Sanırım bu psikopat biri için olur bir durum." diyerek sadece umursızca sırıtıyordu.

Namjoon ise kaşlarını çatmış burnundan soluyarak Jimin'e bakıyordu.

"Ne halin varsa gör Jimin!"
Yolunu çevirip ilerlemiş, oradan uzaklaşmaya başlamıştı lakin Jimin onu durdurmak için peşinden gitti.

"Hyung! Ah, nereye gidiyorsun? Bana destek olmaktan vazgeçmiş olamazsın değil mi? Hyung!"

•Hyu Ji•

"

Evet Ji Hyung, seni dinliyoruz?"

Küçük kız, bir Hyu Ji'ye bir Taehyung'a göz dolandırırken kaçışının olmadığını anlamıştı ama konuşmaya da hiç niyeti yoktu.

"Sesimi mi özlediniz? Ah, bu çok güzel." minik bir tebessümle lafını bitirmiş, onlarla göz odağı kurmuştu lakin ebeveynlerinin ondan istediği cevap bu değildi.

"Ji Hyung!"

"Anne! Farkındaysanız yeni ameliyattan çıktım! Üstelik 6 yaşındayım, ayıp ediyorsunuz! Diğer ebeveynler gibi neden 'İyi misin kızım? Bir ağrın var mı? Ya istediğin bir şey?' diye sormak yerine beni yoruyorsunuz! Nerde sizin insafınız?"

"Ji Hyung, lafı dağıtma." araya giren Taehyung'a çevrilen gözleri, aynı şeyi söyleyeceğini gösteriyordu küçük kızın.

"Baba, ameliyattan yeni çıktım diyorum. SANCIM VAR! AĞHH..." Karnını tutarak acıdan kıvranıyormuş gibi yaptığında gerçekten ameliyatlı bölgesini acıtmıştı. "Ah! Bu sefer gerçekten acıdı!'

"Yani başta yalan söylediğini kabul ediyorsun. Yalan söylemek için kıvranmasaydın acıdan da kıvranmak zorunda kalmayacaktın Ji Hyung."

"Hâlâ bana mı kızıyorsun baba? Canım acıyor!"