42.Bölüm Sevdiğinin Gönlüne İnanmak

1.6K 177 76
                                    

Dipsiz Kuyu 29.Bölüm Kara Sevda 🍂

Bir sevda var şu zamanda
Ama nasibi de kara sevda
Iki gönül de birbirinden habersiz
Kalbinde yaşıyorlar sessizce
Sabrediyorlar haram katmadan
Ne kadar özlem korunda yansalar da
Onlar kara sevdalı ama nefsine hakim
Bu dünya geçici
Ama helal sevgileri
Ahirette kılacaktı onları ebedi
Cennetin nadide sevenleri
Zaten Allah için sevmişlerdi
Gönüllerindeki iman vekili
Dokunmadan görmeden
Harama bulaşmadan
Sevmeyi öğretti
Sensiz yaşayamam demediler
Bu sevda son nefese kadar misafirdi
Rabbim nasip buyurmuşsa
Hakiki dünyada sahici
Onlar da gençtiler
Büyüdüler
Sabrettiler yaşlandılar
Allahın izniyle
O temiz sevdayı
Iffetiyle taşıyan
Güzel insanlar
Efendimizin (sav) 'in buyurduğu
Hadisi şerif ile nasiplenenlerden
Oldu Allah'ın izniyle...

(Vaktiniz olursa şiirlerime de beklerim inşallah beğenirsiniz de vakit ayırdığınıza değer 🤗)

"Aşkını gizleyip, iffetini muhafaza ederek ölen şehiddir." (bk. Kenzu'l-Ummal, h. No: 6999-7000; Hakim, Hatib)

"Aşkını gizleyip, iffetini muhafaza ederek, sabredenin günahlarını, Allahü teâlâ affedip Cennetine koyar." (İbni Asakir)

Birgül ve Orhan bu dünyada karşılıklı sevgiyi bulanlardandı Allah'a şükür.Er ya da geç gönüllerine sevda misafir olmuştu ve Allah'ın izniyle hem dünyalık hem de ahiretlik sevdalı olacaklardı .

Elbette sevda gibi bir güzelliğin meşakkati olacaktı.Kolaylık ve zorluklar iç içeydi .Kolay olan da bir olduğun gibi ,zorluk anında da bir olmaktı mesele .Hatta kolaylıktaki andan daha da inançlı ve yürekli bir biçimde bir olmak ,birbirine kenetlenmek tabiri caizse güzelinden kör bir düğüm olmak gerekirdi .

Orhan'ın yönettiği okul inşaatı gün geçtikçe ilerliyordu.Temeli atılmış hatta zemin katı tamamlanmıştı . Güney Kore'deki okullar kendi ülkelerine göre çok kapsamlı oluyordu.Şirket olarak iki ülkenin de sistemine alışıktılar .

Kapladığı alan olarak okul arazisi çok geniş yere sahipti.Genellikle okulların yakınında ağaçlık alandan neredeyse ormana geçiş yapan yeşillik söz konusuydu.

Geniş bir spor sahası , bisiklet ve park alanları haricinde okulun binası gerek boy olarak gerekse en olarak fazlaydı .Öğrenci, öğretmen ve tüm çalışanları ile sayı açısından da kalabalık bir nüfusu barındırıyordu.

Normal ders saatleri zaten uzunken zorunlu veya isteğe bağlı olarak okulda etüt sınıfları da bulunuyordu.Dolayısıyla kapalı spor alanları hariç sadece derslik sayısı açısından da okullar hayli sınıfın sahibi oluyordu.

Orhan'ın yanında bir haftadan fazla kalıp tüm sorunları çözüme ulaştırmak konusunda yardımcı olan Mahir ülkesine gecikmeli de olsa dönüşünü tam da tevafuk bu ya Birgül'ün ülkeye dönüşü ile aynı gün içinde yaşıyordu.

Buna en çok sevinen şüphesiz Orhan olmuştu.Hem en yakın arkadaşını memlekete giderken hava alanına kadar uğurlayabilmiş hem de nişanlısı Birgül'ü karşılayabilme imkanı bulmuştu .

Gözleri parıltılar içinde yeni doğan yeğeni ile yaşadığı tüm anları harf dahi atlamadan anlatan Birgül'ü dinliyordu.İsmi nasıl bulduğunu, ailenin nasıl kabul ettiğini, hele hele  çocuk ile ilgili duyduğu altın top hikayesini seve seve Orhan ile paylaşmıştı.

Yüreğinde taşıdığı mutluluğu ,mutluluk için adım attığı nişanlısına heyecan içinde anlatan Birgül Orhan'ın halini hatrını sorduktan sonra inşaatın nasıl gittiğini özellikle sorunun hal olup olmadığını sormuş,sorunun çözüldüğünü duyunca sevinmişti.

Dilbestem "Fesleğenim" TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin