Michael'ın yakın koruması olan Fred,onun özel işleri ile de ilgilenmeyi vazife edinmişti.Nezih,temiz bir sokakta bir apartman dairesine yerleştirdi Michael ve Janet'ı. Apartmanda oturan kişiler, sıradan insanlar değillerdi. Üstelik bu taşınma işlemi olabildiğince kısa sürmüş, 1 günün sonunda Janet ve Michael salonda sohbete dalmıştı... Janet abisine beklenmedik bir soru sordu:
"Ölmesini istediğin biri var mı, Mike"
Michael, afalladı... Ummadığı yerden yakalamıştı Janet onu. Hızlıca cevap verdi.
"Sanmıyorum, Nerden aklına geliyor böyle tuhaf sorular?"
Janet kıkırdayarak cevap verdi.
"Benim var..."
Michael, duymamazlıktan geldi, ayağa kalktı. "Bir şeyler atıştıralım ne dersin?"
Janer'ta onu duymamazlıktan geldi ve kolundan çekiştirip koltuğa oturmasını söyledi.
"Joe" dedi Janet bir çırpıda. "Mike, gözünü kapa ve hayal et. Joe ölse ağlar mıydın?" Michael ikinci şokunu yaşadı. "Her ne yaşanırsa yaşansın o bizim babamız Janet. Böyle düşünmene üzüldüm" dedi... Ayağa kalktı, Janet'a arkasını döndü ve onun dediklerini bir bir yaptı. Gözlerini sımsıkı kapattı, Joe'nun bu dünyadan göçüp anını düşündü ve kendini hayal etti. Michael'ın kalbi anlamsız bir şekilde huzurla dolmuştu. Gözlerini hemen açtı ve, "Hadi bakalım, mutfakta neler var, kontrol etme vakti" dedi. O sırada kapı anahtarla aniden açıldı. Gelen Fred'ti. Michael, "Her zaman söylerim... Zamanlamana hayranım Fred"
Janet:
"Zamansız Fred" diyerek kahkayı patlattı. Fred yarı mahçup bir ifadeyle, "Üzgünüm efendim, bir dahakine daha dikkatli olacağım. Evde bir şey unutmuşsunuz" diyerek elini cebine attı.Çıkardığı zarfı Michael'a uzatarak, "Epey etkilenmiş gözüküyordunuz. Yanınızda olmalı diye düşündüm."
Michael zarfı aldı ve kendi kendine hayıflandı... Bu gizemli hayranın dan gelen pembe mektupta, nasıl unutabilir bunu? Hiç bozuntuya vermeden Janet'a dönüp, "sana Fred hakkında hep ne derim Janet?" Janet,:Zamansız Fred dersin abi
Michael utanarak, "ooo hayır Janet hayır. Çok ayıııp. Bu dünyada bu işi Fredten daha iyi yapacak biri yok derim değil mi Janet?" Janet muzlu sütünü kafaya dikmiş, çikolatalı kurabiyesinden ısırık almak için heyecanla gözlerini büyütmüşken, '' hıı hıı evooot""dedi.
Michael gülmeye başladı. Fred'e dönüp, "Gerçekten çok teşekkürler, bunu unuttuğuma inanamıyorum. Her insanın arkasında senin gibi bir hayat toparlayıcısı olmalı" dedi. Fred gülümsedi. "Teşekkür ederim efendim. Her zaman... ''Michael:Janet lütfen kurabiyeleri i yerken boğulmamaya dikkat et olur mu? Ben Fred'i geçireyim...
Fred, bu kızın adresini nasıl bulabiliriz?
Fred:Mektuba cevap mı yazacaksınız bay Jackson?
Michael :Bilmiyorum... Adresi yok ki.
Fred zarfı Michael'ın elinden alıp inceledi." Bunun üzerinde pul ve damga var efendim. Postahanenin adresini bulduk sanırım" dedi...Michael çok mutlu oldu. "O zaman dedi, o zaman cevap yazmaya başlamalıyım. Fred, benim cevabımı postaya vereceksin değil mi?"
Fred:Memnuniyetle efendim...
Tamam dedi Michael çabuk olmalıyız. Sen burada Janet'a göz kulak ol. İçeri gel ama buradan Janet'ı kontrol edemezsin... Fred, şaşkınlıkla Michael'ı izliyor, ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.
Michael :Hadi Fred, sallanma, içeriye girsene.
Apar topar adamı tekrar içeriye sokan Michael, yatak odasına girdi, eline kağıt ve kalem aldı.
"Merhaba P. Y. T,
Bana sıradan bir şekilde hitap etmeyen farklı hayranıma teşekkürü borç bilirim. Umarım bir gün bir yerde karşılaşırız. Benimle mektup arkadaşı olurmusun desem, benim kaçık olduğumu ya da seninle dalga geçtiğimi düşünmeden korkuyorum.Not:Pyt nedir diye sorma, ben de bilmiyorum... "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Peter PAN
Fanfiction"Siz beni görmezden geldiniz diye görünmez mi oldum? " Michael Jackson