Peter PAN

Ağaçlı Yol

Herkese merhabalar. Okumalarınız ve beğenileriniz için çook teşekkür ediyorum. Yorumlarınız benim için, çok önemli. Lütfen yorum yapmayı unutmayın🤗

-İnsanın kendini tanıması ne kadar güzel bir şey, tanrım diyerek elindeki anahtarı havaya atıp yakaladı Qu.Peşinden hızlı adımlarla yürüyen, Mj'in dik bakışlarını hisseder gibiydi. Aniden arkasını dönüp,

-Evlat, bana düşman gibi bakmayı bırak. Kabul et... Garip huyların var...

-Ooo Tanrım... diyerek gülümsedi Michael. Qu'nun yanında yürüyordu. Bu kelimeyi, ömrüm boyunca kaç kez daha duyacağım acaba?

Arabanın kapısını açarken, gözlüklerinin arkasından bakan Qu:

-Torpido alışkanlığını yenersen duymayacağının garantisini verebilirim ama bu yetenekle sanırım ölene dek duyacaksın.

Qu'nun bu cümlesinin ne denli doğru olduğunu yıllar sonra anlayacaktı Michael... O an, anlam veremedi ve gülümseyerek araca bindi.

-Hala söz vermedin ama şu an arabadasın. Evet, öt bakalım evlat, şartın neydi?

Michael, elini torpido gözüne uzatır gibi yaptı,Qu çığlığı bastı

-Michaaaaaaeeeelll!

Michael kahkahalar eşliğinde, elini çekti.

-Tamam, tamam, sakin ol lütfen! Sana bir sır vereceğim. Hazır mısın?

-Michael Jackson'nın sırrını dinlemek kaç kişiye nasip olur ki evlat? Anlatmak için 3 saniyen var.

Michael, yine gülmeye başladı... Ardından ekledi.
-Geçen gün, yani epey geçen gün, Fred ve ben hayran mektuplarını okuyorduk. Qu, lafını kesti Michael'ın.

-Evet, gerçekten çok gizemli bir işe imza atmışsınız, eeee

-Qu, lütfen! Ben sanırım bir kızdan etkilendim hem de bu kız hayran

Quincy, etkilenme kelimesini duyduğu an, arabanın frenine abanmıştı. Araç, durdu.

-Bana bak Michael Jackson! Bu kırmızı bebeğin frenlerine bir şey olsun, seniii ben neyseee bir dakikaaa etkilenmek ve sen?

Michael, Quincy'nin tepkilerine gülüyor, konuşamıyordu. Quincy, meraktan gözlerini açmış, ard arda sürekli soru soruyordu

-Kimmiş? Nasıl etkilendin? Kaç yaşında? Nerde şu an? Siyahi mi? Kaaç...

-Sakin olur musun, anlatacağım.Şu  tepkilerini kendin görseydin keşke neden anlatamadığımı anlardın. Ama bir dakikaaaa... Sen bana torpidoyu açtırmıyorsan, ben neden senle sırrımı paylaşıyorum ki?

Quincy bir an düşündü. Torpidoyu açtırırsa, Michael'ın diline düşme ihtimali mi yoksa merakımı daha ağır basıyordu. Üzgün gözlerle yutkundu ve gaza basarak,

-Pes ediyorum. Şartını söyle hiç olmazsa evlat.

-Duygu sömürüsü yapma, yemem prodüktörüm.Şartım şu, eve gelmeden, ağaçlı yolda inmek istiyorum. Temiz hava alıp, yürüyüş yapacağım.

-Malzemelerin yanında mı? dedi Qu,sobelenmiş bir çocuk edasıyla.

-Malzemeye gerek yok ki. Hava kararmak üzere zaten. Korkma kaçırmazlar beni meraklı prodüktör.

Ağaçlı yola geldiler. Mj arabadan inerken,

Şu sevimli ve mahsun bakışlarla bile  anlatmamı sağlamayacaksın, o yüzden, bırak numarayı, üzgünüm
Qu dedi.

-Bir şansım da mı yok?
Michael arabanın kapısını kaparken, torpidoyu işaret ederek, karıştırırsam belki dedi.

-Avcunu yala kokmış! derken hala meraktan deliriyordu.

-Peki diyerek kapıyı kapadı Michael. Elini havaya kaldırdı, görüşürüz haftaya dedi. Qu, hızlıca uzaklaştı. Michael, onum bu çocuksu hallerini çok seviyor, neden bu kadar onunla iyi anlaştığını anlıyordu. Hava biraz esiyordu. Michael, ağaçlı yola girdi. Yürürken, Wendy 'e nasıl ulaşacağını düşünüyordu. Etrafta kimseler görünmüyordu. Bir yandan gayri ihtiyari ıslık çalıyordu. Yolun sonuna gelmesine yakın, bir ses duydu sol taraftan. Soluna çevirdi başını, durakladı. Kimse yoktu. Yola devam etti. 2.ses geldi peşi sıra. Daha duyulur, daha baskın şekilde biri ismini haykırdı adeta

-Michaaeel...

Michael, yine duraksadı. Sesin geldiği yöne doğru hızlı adımlarla yürümeye başladı. Hava iyice karardığından, net görmesi mümkün değildi ama orada biri olduğunu hissediyordu.

Michael hızlı adımlarla ilerlerken seslenmeyi ihmal etmiyordu

-Heeey, kim var orada?

Tam o sırada, bir karartının ters yöne doğru koştuğunu gördü. Michael 'da peşinden koşmaya başladı.