Çete Lideri: -18-

4.2K 202 29
                                    

Lütfen oylar ve yorumlar gelsin diğer bölüm gibi sınır koymak zorunda kalmayayım. 💞

///

Bir anda iki şok yaşamak gerçekten şok vericiydi. Hangisine şaşıracağıma çoktan karar vermiştim. Tabiki de Derin ile kardeş olduğumuza. Ama bunlar kulaktan dolma söylentiler olabilirdi. Gerçek olmayan şeyler olabilirdi. Yalan söylüyor olabilirlerdi. Her şey olabilirdi.

Başımın dönmesiyle kendimi yerde bulacağım sanarken, iki çift kol belimden yakalayıp tutmuştu beni.

"Almina..."dedi fısıltı ile. Konuşamıyordum.

Baran neye sinirlendiğimi veya neden böyle olduğumu anlamış olacak ki etrafa baktı ve boğazındaki damarlar belirli olacak şekilde bağırdı

"Lan, size demedim mi bu konu ulu orta yerde konuşulmayacak diye!"

Demek kendi de biliyordu, diye geçirirken içimden bu konuyu araştırmam gerektiğini anladım. Bir şeyler bulmam gerekiyordu. Lakin bulamazsam konuşamayacak gibiydim. Kendimi hiç oldum olası bu kadar kötü hissetmemiştim.

Yavaş yavaş gıcık kaptığım, nefret ettiğim bir kız ile kardeş olduğumu duymak...

Aklıma hiç gelmeyecek şeylerdi bunlar.  Kendime gelmeye çalışarak Baranı ittirmeye çalıştım yahut olmuyordu. Fazlasıyla güçlüydü.

Ben ona bakarken o da bana bakıyordu. Göz teması kurmaya çalıştığı her halinden belli oluyordu zaten.  Ona nefretle bakmaya başladım. Başım hâlâ dönüyor gibi hissediyordum. Bir an, deprem mi oluyor? Diye düşünmeden edemedim.
"Bırak!"diye bir çığlık koptu ağzımdan. Şaşırarak baktı ve benim duyabileceğim bir ses tonuyla konuştu:

"Asıl bizim, senin yaptığın gibi davranmamız gerekmiyor muydu?" Dediğinde hiçbir tepki verememiştim.

Gözlerine bakmamaya çalıştım. Bu da kolay oldu. Ona bakmıyordum, bakışlarım yerdeydi. Hâlâ konuşulanları düşünüyordum. Gerçek olamaz diye geçirdim içimden. Gerçek olamazdı. Ne Derin ne de ben, birbirimize benzemiyorduk bile. Ben mavi gözlüydüm ve Derinden uzundum. Derin  benden 10 cm filan kısaydı. Tamam, kardeş olmamız için aynı boyda olmamız gerekmiyor. Ama en azından aramızda küçük bir benzerlik olabilir değil mi?

Barana bakmamaya devam ederken, Derinin elinde bir kağıtla ağlayarak ve sinirle buraya geldiğini gördüm. Demek o da biliyordu. E bunu bilmeyen bir tek  ben kalmışım!

"Demek burdasın, ha?!" Diyerek çığırarak geldiğinde göz devirerek ona baktım.  Şaşkınlık içerisindeydim de.

Niye böyleydi? Sanki ben istemiştim. Benim hiçbir şeyden haberim dahi yoktu ki böyle bir şey yapabilecektim. Para verseler dahi yapmazdım. O olaydan sonra Derinden nefret ettiğime karar vermiştim çünkü. Gözleri ağlamaktan şişmiş şekilde bir bana bir de Barana baktı.

"Her şeyi bildiğin halde nasıl bu kızı korursun!" Dedi elleriyle Baranı ittirerek. Çok olmaya başlıyordu. Zaten çok nefret ediyordum ondan. Bir de bu öyle üstüme gelince onu dövmemek için  kendimi acayip zor tutuyordum.

Elindeki kağıdı yüzüme attı ve "İçine bak ve gör hayatın en büyük acısını." Bu her neyse abartıyor olmalıydı. Baran ellerini yumruk yapmış sıkıyordu.

"Ne var o kağıtta?" Dedim sinirli çıkarmaya çalıştığım sesimle.  Güldü ve alaycı bir şekilde konuştu

"Kendin gör."

Kendimi sıkıyordum. Ve Derin böyle yapmaya devam edecekse sağlam kalmayacaktı. Acayip gıcık biriydi. Selin ondan her zaman daha iyiydi.

Yerden kağıdı usulca aldım, içindekilerden korkuyordum. Çünkü birazdan okuyacağım bu kağıt, hayatımı değiştirebilirdi. Sinirle soludum. Korkmamalıydım.

ÇETE LİDERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin