Çete Lideri: -22-

3.6K 213 34
                                    

Heyecanlı bir bölümle karşınızdayım :)

Beğenmeyi sakın unutmayın!!

Medyayı kesinlikle dinleyin..

İnsanların bir an ne olacağını Allah dışında kimse bilemezdi. Aniden ne hissedeceğini, ne yapacağını, ne söyleyeceğini... Aslında bilemezdi insanlar. Oysaki kırık kalplerle sevgiden yoksun yaşıyor olduklarını bilmiyorlardı. Bilselerdi de tepkilerinin ne olacağını önceden bilemezlerdi. Ama yalnız Allah bilirdi.
Her kimsen yüzünü göremiyorum ama sanki hissedebiliyordum. Bugün kaçıncı kez ellerimi bırakıp kaçıp gitmiştin sen? Bana yüzünü bile göstermiyordun. Ellerimi tutuyor, iltifat ediyor ve ben bir şey diyince kaçıp gidiyorsun. Niye?

YAZARDAN

Almina, çevrede bulunanların telaşla ambulansı araması üzerinde hastanede yoğun bakıma alınmıştı. Henüz kimseye haber vermemişlerdi. Taksiyi süren kişi de, yoğun bakıma alınmıştı. Ne vardı ki önüne bakmıyordu. Onun umursamazlığı yüzünden Almina ölebilirdi belki de!

Almina yoğun bakımdayken telefonundan en son aradığı, görüştüğü kişiler arandı.

Doktor Kemal Bey, bizzat ilgileniyordu.

Polis de olay yerine çağırılmıştı.

- Merhaba iyi günler. Ben Doktor Kemal. Size bir soru sormak istiyorum. Almina hanımın neyi oluyorsunuz?

Karşı taraf boğazının düğümlendiğini hissetti. Bir şey olmuş diye geçirdi istemeden içinden. Korkmaya başlamıştı oldukça.

- Bir sorun mu var, Alminanın arkadaşı oluyorum.

Almina en son Baran ile mi konuşmuştu? Baran?

Baran konuştukça sesinin kısıldığını hissetti. Ne olmuştu ki ona?

- Almina hanım kaza yaptı. Bindiği taksi de dikkatsizlikten dolayı.

Genç çocuk boğazının düğümlendiğini hissetti. Defalarca kez yutkundu, boğazındaki yumru gitmiyordu. Sesini temizleyerek konuştu

- Umarım yanlış duymuşumdur,

- Almina iyi mi!

Ani bağırmasıyla doktor telefonu kulağından çekmek zorunda kaldı. Yüzünü buruşturarak telefonu tekrardan kulağına dayadı.

- Almina Hanım yoğun bakımda şu an. Biz de sizi, telefonundaki son aramalardan bulduk.

- Hastane ismi neydi?

- Hemen geliyorum.

2 SAAT SONRA

BARAN'DAN

Kalbimin sıkıştığını hissederek elimi kalbime koyup sakinleşmeye çalıştım ama olmuyordu. Nefesim kesiliyordu ve mecalim kalmamıştı. Almimaya bir şey olursa kafayı yerdim.

Bizimkilere haber vererek yola koyulduk. Kalbim güm güm atarken kendimi hiç iyi hissetmiyordum.

Her an bir şey olacak korkusuyla, endişelenmeye devam ediyordum.

Bizimkiler duyunca şaşırmışlardı.

Ayça ve Esra ağlıyordu bile. Daha da huysuzlanmaya başladım.

"Bir şey olmayacak tamam mı?"dedim Ayçayı yatıştırmaya çalışarak. Ayça hüngür hüngür ağlıyor, Esranın sadece gözleri buğulanmıştı.

ÇETE LİDERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin